Abaküs Yazılım
İdare Dava Daireleri Kurulu
Esas No: 2020/2947
Karar No: 2021/1391
Karar Tarihi: 05.07.2021

Danıştay İdare Dava Daireleri Kurulu 2020/2947 Esas 2021/1391 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2020/2947
Karar No : 2021/1391

TEMYİZ EDENLER :1- (DAVACI): … Sendikası
VEKİLİ: Av. …
2- (DAVALI): … Bakanlığı
VEKİLİ: Hukuk Müşaviri …

İSTEMİN KONUSU : Danıştay İkinci Dairesinin 10/03/2020 tarih ve E:2019/960, K:2020/1425 sayılı kararının davalı idare tarafından esası ve yargılama giderleri, davacı tarafından vekalet ücretine ilişkin kısmı yönünden temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: 2016 Yılı Milli Eğitim Bakanlığı Teftiş Kurulu Başkanlığı Bakanlık Maarif Müfettişi Mülakat ve Atama Kılavuzunun IV/3., V/1., VI/3-c., VIII/1., X., XV., XVI. maddelerinin, VII/birinci cümlesinin ve Kılavuzun 2 Nolu Ekinin (Takvim) ile Kılavuzun 4 Nolu Ekinin 1. sırasının (Başmüfettiş Adedi) iptali istenilmiştir.
Daire kararının özeti: Danıştay İkinci Dairesinin 10/03/2020 tarih ve E:2019/960, K:2020/1425 sayıl kararıyla;
Danıştay İkinci Dairesinin 27/06/2018 tarih ve E:2017/42, K:2018/4342 sayılı kararının redde ilişkin kısımlarının, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 13/12/2018 tarih ve E:2018/3179, K:2018/5481 sayılı kararıyla bozulması üzerine, bozma kararına uyularak;
2016 Yılı Milli Eğitim Bakanlığı Teftiş Kurulu Başkanlığı Bakanlık Maarif Müfettişi Mülakat ve Atama Kılavuzunun IV/3., VI/3-c., VIII/1., X., XV., XVI. maddelerinin, VII/birinci cümlesinin ve Kılavuzun 2 Nolu Ekinin (Takvim) iptali istemi yönünden;
Dava konusu Kılavuz hakkında açılan başka bir davada; Dairelerinin 10/03/2020 tarih ve E:2019/958, K:2020/1423 sayılı kararı ile; "Dava konusu Kılavuzun, 652 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin Geçici 12. maddesine dayanılarak çıkarıldığı anlaşılmaktadır. Anılan Geçici 12. maddede, mülakat komisyonunun oluşturulması ile komisyonun çalışma usul ve esaslarının Bakanlıkça belirleneceği düzenlenmiş olup, buna göre davalı idarece, Kılavuzla düzenlenebilecek hususlar, yalnızca Geçici 12. maddeye göre ataması yapılacaklara ilişkin mülakat komisyonunun oluşturulması ile komisyonun çalışma usul ve esasları ile sınırlı olmalıdır. Bunun dışında kalan konuları Bakanlığın Kılavuzla düzenlemesi olanaklı olmayıp, ancak Yönetmelikle düzenlenmesi gerektiği sonucuna varılmaktadır. Dava konusu Kılavuzun bir bütün olarak irdelenmesinden, dayanağı Kanun hükmüyle yetki verilmeyen ve ancak yönetmelikle düzenlenmesi mümkün olan bazı kurallara da bünyesinde yer vererek kapsamını aştığı, örneğin, mülakata başvuruya engel halleri düzenlediği anlaşılmaktadır. Belirtilen bu sebep, içeriği itibarıyla, Kılavuzun tamamını hukuka aykırı hale getirir nitelikte olduğundan, davalı idarece Kılavuzun, Kanunda verilen yetkinin kapsamına uygun olarak yeniden düzenlenmesi gerekmektedir." gerekçesiyle, 2016 Yılı Milli Eğitim Bakanlığı Teftiş Kurulu Başkanlığı Bakanlık Maarif Müfettişi Mülakat ve Atama Kılavuzunun tamamının iptaline karar verilmesi nedeniyle, bu davada dava konusu olan aynı düzenlemeler yönünden yeniden karar verilmesine gerek bulunmadığı;
Gerekçesiyle 2016 Yılı Milli Eğitim Bakanlığı Teftiş Kurulu Başkanlığı Bakanlık Maarif Müfettişi Mülakat ve Atama Kılavuzunun IV/3., VI/3-c., VIII/1., X., XV., XVI. maddelerinin, VII/birinci cümlesinin ve Kılavuzun 2 Nolu Ekinin (Takvim) iptali istemi yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENLERİN İDDİALARI :
Davacı tarafından, yargılama giderleri davalı idare aleyhine hükmedilmesine rağmen kendi lehlerine vekalet ücretine hükmedilmediği görüldüğünden, Daire kararının bu yönüyle bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

Davalı idare tarafından, Danıştay İkinci Dairesinin 10/03/2020 tarih ve E:2019/958, K:2020/1423 sayılı kararının gerekleri, herhangi bir menfaat ihlali oluşmadan yerine getirildiğinden, davacı ile dava konusu kılavuz arasında kişisel, meşru ve aktif bir menfaat ilişkisinin bulunmadığı, öte yandan idareleri aleyhine yargılama giderlerine hükmedilmesinin de hukuka aykırı olduğu belirtilerek Daire kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMALARI :
Davacı tarafından, davalı idarenin temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.

Davalı idare tarafından, savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'NUN DÜŞÜNCESİ: Temyiz istemlerinin reddi ile Daire kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Danıştay dava dairelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan;
b) Hukuka aykırı karar verilmesi,
c)Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması" sebeplerinden birinin varlığı hâlinde mümkün olduğu belirtilmiş; dördüncü fıkrasında, "Danıştayın ilk derece mahkemesi olarak baktığı davaların temyizen incelenmesinde bu madde ile ısrar hariç 50. madde hükümleri kıyasen uygulanır." denilmiş; 50. maddesinin dördüncü fıkrasında ise Danıştayın bozma kararına uyulduğu takdirde, bu kararın temyiz incelemesinin, bozma kararına uygunlukla sınırlı olarak yapılacağı hükme bağlanmıştır.
Danıştay İkinci Dairesinin temyize konu kararı; Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 13/12/2018 tarih ve E:2018/3179, K:2018/5481 sayılı bozma kararında belirtilen gerekçeler göz önüne alınarak verilmiş bir karar olduğundan, usul ve hukuka uygun bulunmakta ve bozulmasını gerektirecek bir hukuka aykırılık taşımamaktadır.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Tarafların temyiz istemlerinin reddine,
2. Danıştay İkinci Dairesinin 10/03/2020 tarih ve E:2019/960, K:2020/1425 sayılı kararının ONANMASINA,
3. Kesin olarak, 05/07/2021 tarihinde esas yönünden oybirliği, davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi yönünden oyçokluğu ile karar verildi.



KARŞI OY

X- Uyuşmazlıkta ilk olarak, Danıştay İkinci Dairesinin E:2017/42, K:2018/4342 sayılı kararıyla "kısmen iptal, kısmen ret" hükmü kurulmuş ve kararın verildiği tarihteki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre davacı ve davalı idare lehine …-TL vekalet ücretine hükmedilmiştir. Anılan kararın iptale ilişkin kısmı temyiz edilmeksizin kesinleşmiş, redde ilişkin kısmı ise Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 13/12/2018 tarih ve E:2018/3179, K:2018/5481 sayılı kararıyla bozulmuştur.
Danıştay İkinci Dairesinin 10/03/2020 tarih ve E:2019/960, K:2020/1425 sayılı temyizen incelenen kararında ise bozulan kısım hakkında, davacının lehine sonuç doğuran nitelikte, karar verilmesine yer olmadığına hükmedilmiştir.
Bu durum, bakılan davanın nihayetinde, 10/03/2020 tarihinde tümüyle davacının lehine sonuçlanması sonucunu doğurmuştur. Her ne kadar davacıya 2018 yılı tarifesine göre …-TL vekalet ücretine hükmedilmiş ise de; 2020 yılında davacı lehine verilen karardan dolayı, vekilin emeğinin bu tarihe kadar devam ettiği hususu da göz önüne alındığında, mükerrerliğe yol açmayacak şekilde, ilk kararın verildiği 13/12/2018 tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi ile son kararın verildiği 10/03/2020 tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinde öngörülen tutarlar arasındaki farkın ödenmesine karar verilmesi gerekmektedir.
Bu nedenle, temyize konu Daire kararının, davacı lehine fark vekalet ücretine hükmedilmemesine ilişkin kısmının bozulması gerektiği oyuyla, onama kararının bu kısmına katılmıyorum.





Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi