Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/309
Karar No: 2017/2204
Karar Tarihi: 20.02.2017

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2017/309 Esas 2017/2204 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davalı borçlu itirazında, kira sözleşmesi ve teknik şartnameye göre yapı kullanma izin belgesi alma yükümlülüğünün kiraya verenlere ait olduğunu, bu yükümlülüğün yerine getirilememesi nedeniyle müvekkili şirketin kira borcu doğmadığını, ayrıca kira sözleşmesinde başlangıç tarihinin 15.10.2014 olarak belirlenmesine rağmen kiralanana ancak 23.02.2015 tarihinde taşınabildiğini ileri sürerek asıl alacağa, faize ve ferilerine itiraz etmiştir. Mahkeme, davalının taşınmazı 23.02.2015 tarihinde kullanmaya başladığı, taşınmazın yapı kullanım izin belgesinin ise 06.03.2015 tarihinde alındığı gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir. Ancak karar temyiz edilmiştir. Taraflar arasında 15.10.2014 başlangıç tarihli, 5 yıl süreli kira sözleşmesi hususunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Davaya konu mecur ile ilgili kira sözleşmesinin davacı kiraya verenler ... ve ... ile dava dışı kiraya veren ... İnşaat Petrol Otelcilik Ltd. Şti. ile davalı kiracı .... arasında yapıldığı anlaşılmaktadır. Yukarıdaki durum
8. Hukuk Dairesi         2017/309 E.  ,  2017/2204 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : İtirazın Kaldırılması ve Tahliye

    Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.

    KARAR

    Dava, kira alacağının tahsili için başlatılan takibe itirazın kaldırılması ve kiralananın tahliyesi istemlerine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, karar davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Davacı alacaklılar vekili 13.04.2015 tarihinde başlattığı haciz ve tahliye istemli icra takibi ile 15.10.2014 başlangıç tarihli sözleşmeye dayanarak aylık 16.000,00 TL’den 2015 yılı Şubat ve Mart ayları kira bedeli 32.000,00 TL’nin işlemiş faiziyle tahsilini talep etmiş, davalı borçlu vekili takibe itiraz dilekçesinde; kira sözleşmesi ve teknik şartnameye göre yapı kullanma izin belgesi alma yükümlülüğünün kiraya verenlere ait olduğunu, bu yükümlülüğün kiraya verenlerin kusuru ile yerine getirilememesi nedeni ile müvekkili şirketin kira borcu doğmadığını, ayrıca kira sözleşmesinde başlangıç tarihinin 15.10.2014 olarak belirlenmesine rağmen müvekkili şirketin kiralanana ancak 23.02.2015 tarihinde taşınabildiğini, yapı kullanma izin belgesinin ise 06.03.2015 tarihinde alındığını, kiralanan taşınmaz 23.02.2015 tarihinden itibaren kullanılmaya başlandığından 2015/Şubat ayına ilişkin kira bedeli borcunun doğmadığını, 2015/Mart ayına ilişkin kira bedelinin ise 19.03.2015 tarihinde davacılar adına ayrı ayrı 16.000,00 TL olmak üzere toplamda 32.000,00 TL ödeme yapıldığını, müvekkili şirketin 23.02.2015 tarihinden sonra iyiniyet çerçevesinde kira bedellerini ödemeye devam ettiğini, müvekkili şirketin ödenmemiş kira borcu bulunmadığını ileri sürerek asıl alacağa, faize ve ferilerine itiraz etmiştir.
    Davacı alacaklılar İcra Mahkemesi"ne başvurarak itirazın kaldırılması ve tahliye isteminde bulunmuştur.
    Mahkemece, davalının taşınmazı 23.02.2015 tarihinde kullanmaya başladığı, taşınmazın yapı kullanım izin belgesinin ise 06.03.2015 tarihinde alındığı, sözleşme teknik şartnamesine göre kira borcu yapı kullanım belgesinin davacı tarafça alınmasından sonra başlayacağı, bu nedenle, sözleşme uyarınca kira borcunun doğup doğmadığı daha evvel davalı tarafından 15.12.2014 tarihinde “Aralık 2014 kira bedeli” adı altında ödenen paranın kira borcuna mahsubunun gerekip gerekmediği yönündeki ihtilafların yargılamayı gerektirdiği ve ortada tartışmasız ödenmemiş net bir kira bedeli bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Taraflar arasında 15.10.2014 başlangıç tarihli, 5 yıl süreli kira sözleşmesi hususunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Davaya konu mecur ile ilgili kira sözleşmesinin davacı kiraya verenler ... ve ... ile dava dışı kiraya veren ... İnşaat Petrol Otelcilik Ltd. Şti. ile davalı kiracı .... arasında yapıldığı anlaşılmaktadır. Davalı borçlu itirazında, kira ilişkisine itiraz etmemiş, aksine alacaklılar ile aralarında kira ilişkisi bulunduğunu ve aylık kira bedelinin davacı kiralayanlar için 32.000,00 TL olduğunu kabul etmiştir. Davalı borçlunun bu şekildeki itirazı akde değil, borca itiraz niteliğindedir. İİK.nun 269/2 maddesi hükmüne göre borçlu itirazında sözleşmeyi ve sözleşmedeki imzasını açık ve kesin olarak reddetmezse akdi kabul etmiş sayılır. Davalı borçlu takibe itirazında açıkça imzasına ve sözleşmeye karşı çıkmadığına göre kira ilişkisi kesinleşmiştir. Uyuşmazlıkta yargılamayı gerektirir bir durum bulunmamaktadır. Alacaklı davacının, itiraz üzerine davalı ile aralarındaki kira ilişkisine istinaden itirazın kaldırılmasını istemesinde bir usulsüzlük bulunmamaktadır.
    Türk Borçlar Kanunu"nun 315.maddesi hükmü uyarınca temerrüt nedeniyle açılacak tahliye davasının kural olarak kiraya verenler tarafından açılması gerekir. Kiraya verenler birden fazla ise aralarında zorunlu dava arkadaşlığı bulunduğundan ihtarnameyi birlikte göndermeleri ve yine davayı da birlikte açmaları zorunludur. Kiraya veren durumunda olmayan malik veya kiralananı sonradan iktisap eden yeni malikin önceden kiracıya ihbar göndererek kira paralarının kendisine ödenmesini istemesi bu ihbarın sonuçsuz kalması halinde yasal içerikli ihtarname tebliğ ettirmek suretiyle dava açması gerekir. Kiralanan paylı mülkiyete konu ise pay ve paydaş çoğunluğunun sağlanması, elbirliği mülkiyetine konu teşkil ediyorsa tüm ortakların davaya katılmaları gerekir. Dava hakkına ilişkin bu husus mahkemece kendiliğinden göz önünde bulundurulmalıdır.
    Davacılar iş bu dava ile itirazın kaldırılması ile birlikte tahliye isteminde de bulunmuşlardır. Dava dışı kiraya veren şirket tarafından da aynı taşınmaza ilişkin olarak...İcra Dairesinde tahliye istemli olarak takip başlatılmış, takibe itiraz üzerine itirazın kaldırılması ve tahliye istemi ile...İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2015/324 esas sayılı dosyasında dava açılmıştır. Davacılar vekili aynı taşınmaza ilişkin açılan bu davaların birleştirilmesini talep etmiş ise de mahkemece birleştirme talebi kabul edilmemiştir. Bu durumda dayanağı aynı olan, aralarında irtibat bulunan ve verilen kararların diğer dosyalardaki davaya etkisi olma ihtimali nedeniyle aynı taşınmaza ilişkin “tahliye” istemli olarak açılan davaların birleştirilerek birlikte değerlendirilmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde uyuşmazlığın yargılamayı gerektirdiğinden bahisle istemin reddine karar verilmesi doğru değildir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca kararın BOZULMASINA,taraflarca İİK"nun 366/3. maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 20.02.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi