17. Hukuk Dairesi 2011/6726 E. , 2012/973 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı ve davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalı şirkete trafik sigortalı aracın, müvekkiline ait araca çarparak hasarlandığını, aracın pert olduğunu, ihbara rağmen davalının hasarı ödemediğini, davalı hakkında İzmir 24.İcra Müdürlüğü"nün 2010/10768 sayılı dosyasında icra takibi yapıldığını itiraz üzerine takibin durduğunu belirterek davalının itirazının iptaline, takibin devamına, inkar tazminatına ve tesbit giderine (338,05 TL) karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili kaza ile araçtaki hasarın ve davacı aracındaki hasar ile sigortalı araçtaki hasarın uygun olmadığını, davacının doğru ihbar mükellefiyetine uymadığını, hasar miktarının fahiş olduğunu, ticari faiz istenemeyeceğini, inkar tazminatının şartlarının oluşmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile davalının İzmir 24.İcra Müdürlüğünün 2010/10768 sayılı dosyasında yetkiye, asıl alacağın 17.500 TL"sına, faizin 26 TL kısmına itirazın iptali ile takibin 17.500 TL asıl alacak, 26 TL işlemiş faiz ve takip tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi üzerinden devamına ve icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davacı ve davalı vekillerinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan itirazın iptali şeklinde açılan maddi tazminat istemine ilişkindir. Davalı
sigorta şirketi, zarar veren aracın ZMSS"cısı olup sigortalının kusuru oranında azami poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere 3.şahsın aracında meydana gelen gerçek zararı ödemekle yükümlüdür. Riziko sebebiyle araç tam ziyaa uğramışsa, sigortacının poliçede belirlenen azami sorumluluk sınırını aşmamak üzere, hasar anındaki gerçek değeri ödenir. Onarım masrafları taşıtın rizikonun gerçekleştiği tarihteki değerini aşar yada taşıt onarım kabul etmez bir hale gelirse taşıt tam ziyaa uğramış sayılır.
Somut olayda; dosyada mevcut ekspretiz raporuna göre davacı aracında 33.148,35 TL tutarında hasar meydana geldiği, aracın pertinin uygun olduğu, onarım bedelinin aracın piyasa rayiç değerine yaklaştığı aracın 2.el piyasa rayicinin 18.000 TL, sovtaj bedelinin 6.000 TL olduğu bakiye 12.000 TL"nın mağdur tarafa ödenmesi gerektiği belirtilmiştir. Davalı ... şirketinin araç başına azami poliçe limiti 17.500 TL"dır. Davacı vekili davalı hakkında 17.500 TL asıl alacak ve ferileri yönünden icra takibi yapmıştır.
4.4.2011 tarihli bilirkişi raporunda davalıya trafik sigortalı aracın sürücüsünün olayda şeride tecavüz etme kuralını ihlalden asli ve tam kusurlu olduğu, davacı aracında 33.148,35 TL tutarında hasar meydana geldiği, emsal aracın piyasa rayicinin 20.000 TL, sovtaj bedelinin 7.000 TL olduğu, aracın onarımının ekonomik olmadığı, tamir bedeli piyasa rayiç değerinden fazla olduğundan pertinin uygun bulunduğu, zarar miktarının 13.000 TL olacağı belirtilmiştir.
Bu durumda mahkemece davacı zararının, dolayısıyla asıl alacak miktarının 13.000 TL olarak kabulü ile sonucuna göre bir karar vermek gerekirken yazılı olduğu biçimde onarım bedeli 33.148,35 TL"nın hasar miktarı kabul edilerek, davalının azami poliçe limiti 17.500 TL asıl alacak ve ferileri yönünden sorumluluğuna karar verilmesi doğru görülmemiştir.
3-Davacı vekilinin temyizine gelince; 2918 sayılı KTK"nun 98/1. ve 99/1.maddeleri ile ZMSS poliçesi genel şartlarının B.2.maddesi uyarınca, rizikonun bilgi ve belgeleri ile birlikte sigortacıya ihbar edildiği tarihten itibaren 8 işgünü içinde sigortacının tazminatı ödeme yükümlülüğü bulunmakta bu sürenin sonunda ödememe halinde temerrüt gerçekleşmektedir.
Somut olayda davaya konu trafik kazası 5.5.2010 tarihinde meydana gelmiş, eksper raporuna göre 6.5.2010 tarihinde ekspertiz incelemesi talep edilmiş, 7.10.2010 tari-
hinde ekspertiz raporu düzenlenmiş, 15.7.2010 tarihinde davalı ... şirketi davacıya tazminatın ödenmeyeceğini bildirmiştir. Davacı vekili davalıya 6.5.2010 tarihinde kazanın ihbar edildiğini, buna göre temerrüt tarihinin belirlenmesini talep etmiş ise de bu tarihte davalı ... şirketine incelemeye esas alınacak gerekli bilgi ve belgelerle ihbarın tebliğ edildiğine dair dosyada delile rastlanmadığı gibi mahkemecede bu konuda inceleme yapılmamıştır. Bu durumda mahkemece KTK"nun 98/1 ve 99/1.maddeleri ile ZMSS poliçesi genel şartlarının ilgili hükmü uyarınca davalının temerrüt tarihinin tespit edilmesi ve sonucuna göre bir hüküm kurulması gerekirken yazılı olduğu biçimde 15.7.2010 tarihinin temerrüde esas alınarak karar verilmesi isabetli görülmemiştir.
4-Kabule göre de, davacı vekili dava dilekçesinde 338,05 TL tesbit giderinin davalıdan tahsilini talep etmesine göre söz konusu İzmir 3.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2010/44 Değişik iş sayılı tesbit dosyasının merciinden getirtilerek davacı talebi hakkında bir karar verilmesi gerekirken bu hususta olumlu yada olumsuz hiçbir hüküm kurulmaması da doğru değildir.
SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle taraf vekillerinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin, 3 ve 4 nolu bentlerde açıklanan nedenlerle davacı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı ve davalı"ya geri verilmesine 2.2.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.