Abaküs Yazılım
10. Daire
Esas No: 2019/6584
Karar No: 2021/3585
Karar Tarihi: 23.06.2021

Danıştay 10. Daire 2019/6584 Esas 2021/3585 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2019/6584
Karar No : 2021/3585

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Bakanlığı (… Kurumu)
VEKİLİ : Hukuk Müşaviri …

KARŞI TARAF (DAVACILAR) : Kendi adına asaleten, …, …, … ve …'ya velayeten …
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN_KONUSU : ... İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının kabule ilişkin kısmının davalı idare tarafından temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacılar tarafından, yakınları (anne/eş) ...'nın, 08/08/2012 tarihinde doğum yaptıktan ve 10/08/2012 tarihinde taburcu olduktan sonra rahatsızlanarak kaldırıldığı Ardahan Devlet Hastanesinde gerçekleştirilen tedavisinde kusurlu davranılarak ölümüne sebebiyet verildiği, olayda idarenin hizmet kusuru bulunduğu iddia edilerek uğranıldığı ileri sürülen zarara karşılık 177.092,00 TL maddi ve 320.000,00 TL manevi tazminatın ölüm tarihi olan 13/08/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte ödenmesine karar verilmesi istenilmektedir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; Adli Tıp Kurumu 1. İhtisas Kurulunun … tarih ve … sayılı raporunda, "hastanın Ardahan Devlet Hastanesinde kadın doğum kliniğinde, kadın doğum uzmanı .... tarafından muayenesinin yapıldığı, USG olarak değerlendirildiği, laboratuvar tetkiklerinin yatışında yapıldığı, ileus ön tanısıyla takibe alınmasının uygun tıbbi bir yaklaşım olduğu ancak USG değerlendirmesinde batın içinde mayii ve adneksial hematom şüphesi bulunan kişiye 11/08/2012 tarihinde saat 12.40 ile 12/08/2012 tarihi saat 00.12'de hemogram takibinin 2 kez yapılmış olduğu, kanama şüphesi olan hastanın daha sık aralıklarla laboratuvar tetkiklerinin yapılması gerektiğinden, adı geçen doktorun kusurlu olduğu, ebe ve hemşirelerin hekimin tavsiyelerine uygun bir şekilde hastayı takip ettikleri cihetiyle kendilerine atfı kabil kusur bulunmadığı" yönünde tespitlere yer verildiği, raporun hükme esas alınabilecek nitelikte olduğu ve buna göre olayda davalı idarenin hizmet kusurunun bulunduğu gerekçesiyle 177.092,82 TL maddi ve 260.000,00 TL manevi tazminatın idari başvuru tarihi olan 25/02/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davacılara ödenmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, davacıların yakınlarına uygulanan tedavinin tıbbi ilke ve kurallara uygun olarak gerçekleştirildiği, olayda hizmet kusurunun bulunmadığı, tazmin şartlarının gerçekleşmediği, aleyhlerine tazminata hükmedilmesinin hukuka aykırı olduğu, kararın kabule ilişkin kısmının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI_TARAFIN_SAVUNMASI : Davacılar tarafından savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …

DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu'na ekli (I) sayılı cetvelde yer aldığı cihetle 659 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin 2/1-ç ve 6/1 maddeleri uyarınca taraf sıfatını haiz bulunduğundan bakılan davada hasım mevkiinde olan Türkiye Kamu Hastaneleri Kurumunun, 25/08/2017 tarih ve 30165 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 694 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin 203/1-ğ maddesi ile 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu'na ekli (I) sayılı cetvelden çıkartılarak anılan Kanun Hükmünde Kararname'nin 184. maddesi ile Kamu Hastaneleri Genel Müdürlüğü adıyla Sağlık Bakanlığının hizmet birimi olarak teşkilatlandırıldığı anlaşıldığından, dosya Sağlık Bakanlığı husumetiyle ele alınıp, tetkik hakiminin açıklamaları dinlenerek dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
MADDİ OLAY :
1) Davacıların yakını ... 08/08/2012 tarihinde Ardahan Devlet Hastanesinde sezaryen ile doğum yapmış ve 10/08/2012 tarihinde taburcu edilmiştir.
2) Ardından 11/08/2012 tarihinde gaz, gaita çıkarama şikayeti ile anılan hastaneye yeniden müracaat etmiş, yapılan ultrasonografide "batında minimal serbest mai ve sol adneksiyal lojda 5 cm organize hematom? yapı" tespit edilmiş, "ileus?" ön tanısı ile kadın hastalıkları ve doğum servisine yatırılmış, 11/08/2012 saat 12:40'da alınan kan sonuçlarında Hgb:8,1 g/dl, 13/08/2012 saat 00:17'de alınan kan sonuçlarında Hgb:4,6 g/dl olarak ölçülmüş, takibi esnasında durumunun ağırlaşması üzerine 12/08/2012 tarihinde 00:45'te pelvik hematom tanısı ile eritrosit süspansiyon takılarak Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesine sevk edilmiştir.
3) 05.45'de Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi kadın hastalıkları ve doğum kliniğine yatışı yapmış, çekilen ultrasonografide batında 16 cm hematom ve yaygın mai izlenmiş, operasyon hazırlığı aşamasında ani solunum arresti gelişen ... saat 08:00 itibarıyla vefat etmiştir.
4) Davacılar tarafından, ...'ya ait hasta dosyasında ölümünden sonra değişiklik yapıldığı yönündeki şikayet üzerine başlatılan soruşturma üzerine olayda idarenin kusurunun bulunduğunun öğrenildiğinden bahisle 25/02/2014 tarihinde tazminat istemiyle idareye başvurulmuştur.
5) Başvurunun Sağlık Bakanlığının … tarih ve … sayılı işlemi ile reddi üzerine de görülen dava açılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT:
Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın "Hak arama hürriyeti" başlıklı 36. maddesinde, herkesin, meşru vasıta ve yollardan faydalanmak suretiyle yargı mercileri önünde davacı veya davalı olarak iddia ve savunma ile adil yargılanma hakkına sahip olduğu hükme bağlanmıştır.
20/01/1982 tarih ve 17580 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 31. maddesinin 1. fıkrasında, bu Kanun'da hüküm bulunmayan hususlarda; hakimin davaya bakmaktan memnuiyeti ve reddi, ehliyet, üçüncü şahısların davaya katılması, davanın ihbarı, tarafların vekilleri, dosyanın taraflar ve ilgililerce incelenmesi, feragat ve kabul, teminat, mukabil dava, bilirkişi, keşif, delillerin tespiti, yargılama giderleri, adli yardım hallerinde ve duruşma sırasında tarafların mahkemenin sukünunu ve inzibatını bozacak hareketlerine karşı yapılacak işlemler, elektronik işlemler ile ses ve görüntü nakledilmesi yoluyla duruşma icrasında Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu hükümlerinin uygulanacağı; ancak, davanın ihbarının Danıştay, mahkeme veya hâkim tarafından re'sen yapılacağı kurala bağlanmıştır.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 31. maddesinde atıfta bulunulan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 450. maddesi ile yürürlükten kaldırılmış ve aynı Kanun'un 447. maddesinin 2. fıkrası ile mevzuatta 1086 sayılı Kanun'a yapılan atıfların, 6100 sayılı Kanun'un bu hükümlerin karşılığını oluşturan maddelerine yapılmış sayılacağı hüküm altına alınmıştır.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 27. maddesinin 1. fıkrasında, davanın taraflarının, müdahillerin ve yargılamanın diğer ilgililerinin, kendi hakları ile bağlantılı olarak hukuki dinlenilme hakkına sahip olduğu; 61. maddesinin 1. fıkrasında, taraflardan birinin, davayı kaybettiği takdirde, üçüncü kişiye veya üçüncü kişinin kendisine rücu edeceğini düşünüyorsa, tahkikat sonuçlanıncaya kadar davayı üçüncü kişiye ihbar edebileceği; 66. maddesinde ise, üçüncü kişinin, davayı kazanmasında hukuki yararı bulunan taraf yanında ve ona yardımcı olmak amacıyla, tahkikat sona erinceye kadar, fer'î müdahil olarak davada yer alabileceği hükümleri yer almaktadır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Davacılar tarafından, yakınları ...'nın Ardahan Devlet Hastanesinde gerçekleştirilen tedavisinde kusurlu davranılarak ölümüne sebebiyet verildiği, olayda idarenin hizmet kusuru bulunduğu iddiasıyla davalı idare aleyhine açılan tam yargı davasında, yapılacak yargılama sonucunda idarenin tazmin yükümlülüğünün olduğuna hükmedilmesi halinde, davalı idarenin dava konusu olaya ilişkin olarak sorumluluğu olan kişi veya kişilere rücu edebileceği dikkate alındığında, bakılan davada bu kişilerin menfaatlerinin etkileneceği açıktır.
Bu itibarla; yukarıda belirtilen Kanun hükümlerinde öngörülen davanın ihbarı için geçerli koşulların oluştuğu anlaşılmakta olup, Mahkemece, esastan yeniden karar verilirken dava konusu olayda idare ile arasında rücu ilişkisi doğabilecek kişi veya kişilerin tespit edilerek davanın res'en ilgililere ihbar edilmesi gerektiğinden, belirtilen husus gözetilmeksizin davanın esası hakkında karar verilmesinde hukuka uygunluk görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalı idarenin temyiz isteminin kabulüne,
2. Davanın kısmen kabulü ile kısmen reddi yolunda verilen temyize konu ... İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının kabule ilişkin kısmının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
4. 2577 sayılı Kanun'un (geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin birinci fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 23/06/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.



Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi