Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/13089
Karar No: 2014/11725

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2014/13089 Esas 2014/11725 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2014/13089 E.  ,  2014/11725 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi
    TARİHİ : 21/02/2014
    NUMARASI : 2014/100-2014/98

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın usulden reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    -K A R A R-

    Davacılar vekili, davalıların trafik (Z....) sigortacısı oldukları araçların çarpışması sonucu meydana gelen trafik kazasında, davalı A.. A.. ne sigortalı aracın sürücüsü ve davacıların eşi/babası M. A.r"ın vefat ettiğini ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 200,00 TL. destekten yoksun kalma tazminatının faiziyle davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Mahkemece evrak üzerinde yapılan inceleme sonunda; HMK"nin 7/1 ve 16. maddeleri uyarınca mahkemenin yetkisizliğine, HMK"nin 114/c maddesi uyarınca olayda kesin yetki kuralının uygulanması gerektiği ve bu husus dava şartı olduğundan anılan yasanın 115/2. maddesi uyarınca davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine, kararın kesinleşmesi ve talep halinde dosyanın (kazanın gerçekleştiği yer olan) yetkili ve görevli Bolu Asliye (Ticaret) Hukuk Mahkemesi"ne gönderilmesine karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.
    6100 sayılı HMK."nun genel yetkiyi düzenleyen 6. maddesinin 1. fıkrasına göre; "Genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir."
    Yine aynı Yasa"nın 16. maddesinde ise, "Haksız fiilden doğan davalarda, haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer ya da zarar görenin yerleşim yeri mahkemesi de yetkilidir." hükmü yer almaktadır.
    Diğer taraftan 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu"nun 110. maddesi ile Z... Genel Şartlarının C.7. Maddesinde ise "Motorlu araç kazalarından dolayı hukuki sorumluluğa ilişkin davalar, sigortacının merkez veya şubesinin veya sigorta sözleşmesini yapan acentenin bulunduğu yer mahkemelerinden birinde açılabileceği gibi, kazanın vuku bulduğu yer mahkemesinde de açılabilir." ifadesine yer verilmiştir.
    Bir davada, birden fazla genel ve özel yetkili mahkeme varsa, davacı bu mahkemelerden birinde dava açmak hususunda bir seçimlik hakka sahiptir. Davacı, davasını bu genel ve özel yetkili mahkemelerden hiçbirinde açmaz ve yetkisiz bir mahkemede açarsa, o zaman seçme hakkı davalılara geçer.
    Somut olayda, kaza Bolu"da meydana gelmiş ise de; her iki davalı yönünden de davanın sigortacının bir acenteden daha yetkili organı olan İç Anadolu Bölge Müdürlüğü"nün bulunduğu Ankara"da açıldığı gözetilerek mahkemece işin esasına girilmesi gerekirken, olayda kesin yetki kuralı bulunmadığı ve davalı yanın yetki itirazı olmadığı halde yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir. (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu"nun 16.4.2014 gün, 2013/17-2098 Esas, 2014/541 Karar sayılı kararı da bu yöndedir.)
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 15.9.2014 gününde Üye .ve Üye . karşı oyu ve oyçokluğuyla karar verildi.

    KARŞI OY

    Davalıların, Z. M. S.Sigortacısı oldukları araçların neden olduğu trafik kazasında davacılar desteğinin vefat etmesi nedeniyle davacıların destekten yoksunluk zararlarının tazmini istemi ile davacılar tarafından davalılar aleyhinde Ankara Asliye 5.Ticaret Mahkemesinde 11.2.2014 tarihinde dava açılmış,
    Mahkemece tensiben; 6100 sayılı HMK 7/1 maddesinde yetkili kılınan haksız fiilin vuku bulduğu yer mahkemesi olan Bolu Asliye Hukuk Mahkemesinin ortak ve kesin yetkili mahkeme olduğu gerekçesiyle re"sen yetkisizlik kararı verilmiş,
    Davacı vekilinin temyizi üzerine sayın çoğunluğun "HMK 7/1 maddesinde getirilen yetki kuralınının kesin yetki olmadığı, süresinde usulüne uygun yapılmış bir yetki itirazı bulunmadığı" görüşü doğrultusunda yerel mahkeme kararı bozulmuştur.
    Sayın çoğunluğun HMK 7/1 maddesinde öngörülen yetki kuralının kesin yetki olmadığına ilişkin görüşüne katılamıyoruz.
    Dava 6100 sayılı HMK yürürlüğünden sonra 11.2.2014 tarihinde açılmıştır.
    6100 sayılı HMK"daki yetki kuralları ve niteliğinin değerlendirilmesinden önce mülga 1086 sayılı HUMK ile 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunundaki yetki kuralları ve niteliğinin gözden geçirilmesinde yarar bulunmaktadır.
    Motorlu aracın neden olduğu kazalardan doğan hukuki sorumluluğa ilişkin davalar, davalının yerleşim yeri (HUMK 9, KTK 110/2), haksız fiilin vuku bulduğu yer (HUMK 21, KTK 110/2), sigortacının merkez veya şubesi veya sigorta sözleşmesini yapan acentenin bulunduğu yer (KTK 110/2) mahkemesinde açılabileceği düzenlenmiştir. Seçimlik hak davacıya aittir.
    Birden fazla sorumlunun bulunduğu davalarda ise davanın ortak yetkili mahkeme olan haksız eylemin gerçekleştiği yer mahkemesinde açılması gerektiği HUMK 9/2 maddesinde düzenlendiği gibi bir kısım Yargıtay kararlarında da (YHGK. 24.2.1984 gün 1981/11-772 esas, 1984/153 karar, Y.4.HD"nin 23.9.2003 gün 2003/8610 esas, 2003/10502 karar, Y.4.HD 15.7.2004 gün 2004/8738 esas, 2004/9550 karar) vurgulanmıştır.
    Davalıların birden fazla olması durumunda davanın ortak yetkili mahkemede açılması gerektiğine ilişkin HUMK 9/2 maddesinde öngörülen kuralın uygulanabilmesi elbetteki tarafların süresinde yetki itirazında bulunmalarına bağlıdır.
    Birden fazla davalının olduğu ve davalılardan yalnız birisinin yerleşim yerinde açılan davada diğer davalıların yerleşim yeri nedenine dayalı haklı yetki itirazları karşısında HUMK 9/2 maddesi gereğince haksız fiilin vuku bulduğu yer mahkemesi ortak yetkili mahkemedir.
    Mülga 1086 sayılı HUMK 9/2 maddesinde düzenlenen ortak yetkili mahkemenin yetkisi kesin yetki olarak düzenlenmediğinden bu konuda uygulamada karşılaşılan ve yukarıda değinilen bazı Yargıtay kararlarına da konu edilen sakıncaların giderilmesi için 6100 sayılı HMK 7/1 maddesi ile getirilen yeni düzenleme ile ortak yetkili mahkemenin yetkisi artık kesin yetki olarak düzenlenmiştir.
    Diğer taraftan birden fazla davalının olduğu haksız fiile dayalı davalarda, haksız fiilin vuku bulduğu yerin kesin yetkisi nedeniyle davalıların yerleşim yer mahkemeleri yetkili olmaktan çıkarılarak davalılar yönünden yetkili mahkeme daraltılmış ise de 6100 sayılı HMK 16 maddesinde getirilen yeni düzenleme ile davacıya haksız fiilden doğan davalarda haksız fiilin işlendiği yerin yanısıra zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer veya zarar görenin yerleşim yeri mahkemesi de yetkili kılınmak suretiyle yeni alternatifler getirilmiş, haksız fiil mağdurunun yetkili mahkeme yönünden adalete erişimi daha da kolaylaştırılmıştır.
    6100 sayılı HMK 7/1 maddesinde "davalı birden fazla ise bunlardan birinin yerleşim yeri mahkemesinde davanın açılabileceği; Ancak, dava sebebine göre kanunda, davalıların tamamı hakkında ortak yetkiyi taşıyan bir mahkemenin belirtilmiş olması durumunda davaya o yer mahkemesinde bakılacağı" öngörülmüştür.
    Yasalarda kesin yetki olduğu anlaşılan hallerde başka yer mahkemesinde dava açılması mümkün değildir.
    Yetkinin kesin olduğu bazen yasa metninde açıkça ifade edilmekte, bazende maddenin düzenleme şeklinden anlaşılabilmektedir.
    HMK 7/1 maddesindeki "... Davaya ancak o yer mahkemesinde bakılır" şeklindeki mutlak ifadeden, yetkinin kesin yetki olduğu sonucu çıkmaktadır.
    HMK 7/1 maddesinin hükümet gerekçesinde de (madde 12) öngörülen yetki kuralının kesin yetki kuralı olduğu vurgulanmıştır.
    Ortak yetkili mahkemenin yetkisi, hükmün gerekçesinde de ifade edildiği üzere kesin yetkidir. (Ejder Yılmaz HMK sayfa 120)
    Somut uyuşmazlıkta davacıların yerleşim yeri K.../Isparta, davalıların yerleşim yeri İstanbul olup, davaya konu trafik kazası da Bolu"da gerçekleşmiştir.
    Bolu Asliye Hukuk Mahkemesi haksız fiilin vuku bulduğu yer mahkemesi olarak tüm davalılar yönünden ortak yetkiyi taşıyan mahkeme olup, yerel mahkemenin HMK 7/1 maddesinde öngörülen yetki kuralının kesin olması nedeniyle re"sen yetkisizlik kararı vermesinde hukuka aykırı bir yön bulunmadığından yerel mahkeme kararının onanması gerekirken bozulmasına ilişkin sayın çoğunluk görüşüne karşıyız.

    Karşı Oy Karşı Oy
    ... ...








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi