
Esas No: 2014/10365
Karar No: 2014/11850
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2014/10365 Esas 2014/11850 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki rücuen tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili; müvekkili şirkete sigortalı bulunan ve Kentsel Hizmetler Yapı İşletme Sanayi Tic. AŞ"nin maliki bulunduğu konutta, zemin altında geçen ana atık su rögarının 13/10/2012 tarihinde çökmesi sonucu hasar meydana geldiğini, ekspertiz raporunda davalı şirketin kusurundan kayanaklanan toplam hasar miktarının 500.00 TL olduğunun tespit edildiğini, tespit edilen tutarın 31/01/2013 tarihinde sigortalıya ödendiğini, hasara davalı şirketin kusuru sebep olduğundan TTK 1472. maddesi gereği bu davayı açtıklarını ve davanın kabulü ile 500.00 TL hasar bedelinin ödeme tarihi olan 31/01/2013 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı şirket; görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğunu belirtelerek, görevsizlik kararı verilmesini, bu nedenle davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, iddia ve savunmaya göre mahkemenin görevsizliğine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 25,20 TL peşin harcının onama harcına mahsubuna 16.9.2014 gününde Üye ..."ın karşı oyu ve oyçokluğuyla karar verildi.
KARŞI OY
Davacı vekili, 13.10.2012 tarihinde atık su rögarının çökmesi sonucu sigortalısına ait işyerinide hasar meydana geldiğini, toplam hasarın 500 TL olup bu miktarın 31.1.2013 tarihinde sigortalıya ödendiğini belirterek rücuen davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı şirket, görev itirazında bulunmuştur.
Mahkemece görevsizlik yönünde hüküm kurulmuş, bu karar davacı vekilince temyiz edilmiş, Yüksek 17. Hukuk Dairesince onama kararı verilmiştir.
Dava 17.7.2013 tarihinde açılmış; 25.3.2014 tarihinde karar bağlanmıştır. Davacı, dava dilekçesinde fazlaya ilişkin haklarını saklı tutmadan 500 TL"nin rücuen tahsilini istemiştir. Dilekçe ekindeki hasar ödeme onay makbuzu 500 TL olarak 16.1.2013"de onaylanmış ve 31.1.2013 tarihinde sigortalıya 500 TL olarak ödenmiştir.
2014 karar tarihinde temyiz kesinlik sınırı 1.893,60 TL"dir.
Mahkeme görevsizlik kararı ile davadan elini çeker, yani görevsizlik kararı bir nihai karardır. Miktar ve değeri temyiz sınırını geçmeyen taşınır mal ve alacak davalarına ilişkin görevsizlik kararı kesindir. (6100 sayılı HMK"nın geçici 3/2.mad.-1086 sayııl HUMK 427/II) Bunun dışında, bazı özel kanun hükümleri gereğince verilen ve yasada kesin olduğu belirtilen dava ve işlere ilişkin kararlar da kesindir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacı vekilinin temyiz talebinin "kesinlik nedeni ile dilekçenin reddine" karar verilmesi gerektiği görüşünde olduğumdan sayın çoğunluğun onama şeklindeki görüşüne katılmıyorum. 16.9.2014