Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/12258
Karar No: 2020/3988
Karar Tarihi: 01.06.2020

Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2019/12258 Esas 2020/3988 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Şüphelilerin bedelsiz senedi kullanma suçundan dolayı yapılan soruşturma sonucunda Cumhuriyet Başsavcılığınca kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yapılan itirazın mahkeme tarafından reddedilmesi üzerine, Yüksek Adalet Bakanlığı kanun yararına bozma talebinde bulunmuştur. Müştekilerin şüphelilerden aldığı paranın kredi olarak verildiği iddiası doğrulanamamıştır. Ancak, şüphelilerin hesaplarına yatırılan paranın müştekilere verilip verilmediği konusunda dosya kapsamında bir belge bulunmamaktadır ve toplanan deliller, şüphelilerin bedelsiz senedi kullanma suçundan dolayı kamu davası açılmasını gerektirir nitelikte bulunmaktadır. Bu nedenle, 2. Sulh Ceza Hâkimliğinin verdiği karar bozulmuş ve mahkemece yapılacak işlemler belirlenmiştir.
Kanun maddeleri:
- 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 160. maddesi
- 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 170/2. maddesi
- 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 172. maddesi
- 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 173/3. maddesi
- 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 309. maddesi
15. Ceza Dairesi         2019/12258 E.  ,  2020/3988 K.

    "İçtihat Metni"



    Bedelsiz senedi kullanma suçundan şüpheliler ... ve ... haklarında yapılan soruşturma evresi sonucunda ... Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 16/11/2018 tarihli ve 2018/12722 soruşturma, 2018/13582 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı yapılan itirazın reddine ilişkin mercii ... 2. Sulh Ceza Hâkimliğinin 12/12/2018 tarihli ve 2018/3468 değişik iş sayılı kararı aleyhine, Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 15/10/2019 gün ve 94660652-105-46-12923-2019 sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 22/10/2019 gün ve 2019/100891 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
    Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
    5271 sayılı Kanun’un 160. maddesi uyarınca, Cumhuriyet savcısının, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlaması gerektiği, aynı Kanun’un 170/2. maddesi gereğince yapacağı değerlendirme sonucunda, toplanan delillerin suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturduğu kanısına ulaştığında iddianame düzenleyerek kamu davası açacağı, aksi halde ise anılan Kanun’un 172. maddesi gereği kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar vereceği, buna karşın Cumhuriyet savcısının 5271 sayılı Kanun’un kendisine yüklediği soruşturma görevini yerine getirmediği, ortada yasaya uygun bir soruşturmanın bulunmadığı durumda, anılan Kanun’un 173/3. maddesindeki koşullar oluşmadığından, itirazı inceleyen merciin Cumhuriyet savcısının soruşturma yapmasını sağlamak maksadıyla itirazın kabulüne karar verebileceği yönündeki açıklamalar karşısında,
    Dosya kapsamına göre, müştekilerin şüphelilerden 250.000,00 Türk lirası karşılığında gayrımenkul satın aldıkları, söz konusu gayrımenkulü satın alırken kullandıkları 146.000,00 tutarındaki kredinin müştekilerin hesabına geçtiği, kalan miktar için ise ödeme taahhüdünde bulunup 30.000,00 ve 100.000,00 Türk lirası tutarında iki adet teminat senedi verdikleri, müştekilerin kalan borç miktarı için çek vermek suretiyle, 18.000,00 Türk lirası, 20.000,00 Türk lirası ve 15.000,00 Türk lirası şeklinde 3 defa şüphelilere ödemede bulundukları, yine müşteki ..."ün Megan Marka otomobilini borcu karşılığında şüphelilere verdiği ve şüphelilerin bahsedilen arabayı 27.000,00 Türk lirası karşılığında satıp parasını borca saymalarını müteakip, belirtilen ödemeleri düşmeksizin müştekilerden daha önce almış oldukları teminat senetlerini, tamamı üzerinden ... 5. İcra Müdürlüğünün 2018/28350 sayılı dosyasına konu ederek müştekilerden söz konusu teminat senetlerini tahsil etmeye çalıştıkları, bu şekilde kısmen bedelsiz kalmış senetlerin tamamını icraya koymak suretiyle üzerilerine atılı suçu işlediklerini iddia edildiği somut olayda, müştekilerin söz konusu bononun bedelini ödediklerine ilişkin herhangi bir yazılı delil ibraz etmedikleri ve elde edilen delillerin şüpheliler hakkında kamu davası açmaya yeterli şüphe oluşturacak nitelikte ve yeterlilikte bulunmadığından bahisle Cumhuriyet Başsavcılığınca kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiş ise de; soruşturma sırasında kolluk tarafından ifadesine başvurulan şüphelilerin müştekiler tarafından kendilerine banka kredisi ve kredi haricinde yapılan ödemeleri doğruladıkları, her ne kadar şüphelilerin Denizbank tarafından hesaplarına yatırılan kredinin çekildikten sonra müştekilere verildiği, bu nedenle müştekilerin hâlen kendilerine borçlu bulundukları ve teminat senetlerinin icraya konulduğu yönünde beyanları var ise de, şüphelilerin hesabına yatırılan bahsedilen kredi tutarının müştekilere verildiğine dair dosya kapsamında bir belge bulunmadığı, anılan miktardaki paranın yazısız ve belgesiz bir şekilde verilmesinin hayatın doğal akışına da uymadığı anlaşılmakla, şüpheliler haklarında toplanan delillerin üzerilerine atılı bedelsiz senedi kullanma suçundan kamu davası açılmasını gerektirir nitelikte bulunduğu ve bu delillerin mahkemesince değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeksizin, itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmemiştir.
    5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbarolunmuştur.
    GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
    Müştekilerin şüphelilerden 250.000 TL "ye anlaşarak ev aldıkları, bu paranın 146.000 TL"si için müştekilerin kredi çektiği ve bunun şüphelilerin hesabına aktarıldığı, kalan kısım için ise müştekiler tarafından toplamda 150.000 TL değerinde 3 adet teminat bonosu verildiği, ancak kalan kısım için aynı zamanda müştekilerin 3 adet çek ve bir araba (18.000, 20.000 ve 15.000 TL "lik 3 adet çek ve ortalama 30.000 TL değerinde araba devri) ile ödeme yaptıkları ve çok az miktar borçları kaldığı halde şüphelilerin 150 000 TL "lik bonolarla icra takibi başlattığı ve bedelsiz senedi kullanma suçunu işlediği iddiası karşısında; müştekilerin söz konusu bononun bedelini ödediklerine ilişkin herhangi bir yazılı delil ibraz etmedikleri ve elde edilen delillerin şüpheliler hakkında kamu davası açmaya yeterli şüphe oluşturacak nitelikte ve yeterlilikte bulunmadığından bahisle Cumhuriyet Başsavcılığınca kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiş ise de; soruşturma sırasında kolluk tarafından ifadesine başvurulan şüphelilerin müştekiler tarafından kendilerine banka kredisi haricinde yapılan ödemeleri doğruladıkları, her ne kadar şüphelilerin Denizbank tarafından hesaplarına yatırılan kredinin çekildikten sonra müştekilere verildiği, bu nedenle müştekilerin hâlen kendilerine borçlu bulundukları ve teminat senetlerinin icraya konulduğu yönünde beyanları var ise de, şüphelilerin hesabına yatırılan bahsedilen kredi tutarının müştekilere verildiğine dair dosya kapsamında bir belge bulunmadığı, anılan miktardaki paranın yazısız ve belgesiz bir şekilde verilmesinin hayatın doğal akışına da uymadığı anlaşılmakla, şüpheliler haklarında toplanan delillerin üzerilerine atılı bedelsiz senedi kullanma suçundan kamu davası açılmasını gerektirir nitelikte bulunduğu ve bu delillerin mahkemesince değerlendirilmesi gerektiği gerektiğinden ... 2. Sulh Ceza Hâkimliğinin 12/12/2018 tarihli ve 2018/3468 değişik iş sayılı kararının BOZULMASINA, aynı maddenin 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca müteakip işlemlerin mahallinde merciince yerine getirilmesine, 01/06/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi