
Esas No: 2017/133
Karar No: 2020/512
Karar Tarihi: 04.11.2020
BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/133 Esas 2020/512 Karar Sayılı İlamı
T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/133 Esas
KARAR NO : 2020/512
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 10/02/2017
KARAR TARİHİ : 04/11/2020
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 02/09/2016 tarihinde müvekkilinin sahibi olduğu şirkete ait ... plakalı aracı ile seyir halindeyken ... plakalı aracın şoförü ... ...'ın 152 promil alkollü vaziyette ters şeride girmek suretiyle müvekkilin aracın ön ve yan kısımlarına çarptığını ve çarpmanın etkisiyle orta refüje savrulması neticesinde yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, bu kaza ile ilgili davalı şoför ... hakkında ceza soruşturması ... Cumhuriyet Başsavcılığında 2016/... sayılı dosyada devam ettiğini, ceza yargılamasında ki soruşturmanın hala devam etmesi nedeniyle tarafların kusur durumuna ilişkin raporun henüz alınmadığını, 18/03/1987 doğumlu müvekkilin geçirdiği trafik kazası nedeniyle olay günü sol omuz ve kolundan ameliyat olduğunu, bu ameliyat neticesinde 5 gün hastanede yattığını daha sonra taburcu olduğunu, ... Bölge Hastanesi Sağlık Kurulu tarafından müvekkilin tedavisinin hala devam etmesi nedeniyle belirli aralıklarla kontorl edilmek suretiyle geçici iş göremezlek raporları verildiğini, müvekkilin yaşının ilerleyen dönemlerinde de birden fazla ameliyat olma riski söz konusu olduğunu tedavisinin belirli bir süre ile ölçülmesi mümkün olmadığını, müvekkilin sol omuz ve koluna platin takıldığını ilerleyen dönemlerde platinin tekrar çıkartılması için ameliyat olması ve aynı zamanda kemilrenini kaynaması gerekeceğini, tüm bu sebeplerden ötürü henüz müvekkilin beden gücü kaybına ilişkin rapor tanzim edilmediğini, müvekkilin bir iş adamı olduğu ve yemek sektöründe faaliyet gösteren ... San. Ve Ticl ltd. Şti'nin sahibi olduğunu, müvekkilin sahibi olduğu şirket ile kurum ve kuruluşlara ihale usulü ile yemek hizmeti verdiğini, müvekkilin aylık kazancının 30.000,00 TL civarında olduğu trafik kazası nedeniyle müvekkilin şirketi ile ilgilenememesi nedeniyle şirketin zarar ettiğini, trafik kazasının meydana gelmesinde tarafların kusuru ile ağır bir şekilde sakatlanan müvekkilin maluliyet oranının tespitine, trafik kazasında yaralanarak TBK md. 54'te hüküm altına alınan kazanç kaybına, çalışma gücünün azalması ve kaybedilmesinden doğan kayıplara, ekonomik geleceğinin sarsılmasından doğan kayba uğrayan davacı için fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere, HMK md. 107 hükmü uyarınca yapılacak yargılama sonucu belirlenecek maddi tazminata karşılık şimdilik 10.000,00 TL nin işleten ve sürücü yönünden olay tarihinden sigorta şirketi yönünden sigorta limiti alışmamak üzere temerrüt tarihinden itibaren işletilecek avans faizi , yargılama giderleri ve avukatlık ücretiyle birlikte ortaklaşa ve zincirleme tahsiline, işleten ve sürücünün taşınır, taşınmaz malları ile üçüncü kişilerdeki hak ve alacakları üzerine ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkil sigorta şirketinin unvanının 12/10/2016 günü Ticaret Sicil Gazetesinde yayımlanan ilan ile resmen ... Sigorta A.Ş.olarak değiştiğini, davacı tarafından müvekkil şirkete başvuru yapılmış olsa da dosyanın sonuçlanması için gerekli olan belgeleri ibraz edilmediğinden başvuru şartı gerçekleşmediğini öncelikle davanın usulden reddi gerektiğini, uygulamada da bu hususun kabul edilmekte olduğunu ve aynı konulu davaların dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddi gerektiğini, işbu davanın müvekkil sigorta şirketi yönünden esas hakkında inceleme yapılmaksızın usulden reddine karar verilmesi gerektiğini, davacı vekilinin dava dilekçesinde 02/09/2016 tarihinde yaralanmalı trafik kazasına karıştığını belirttiği ... plakalı aracın, 23/05/2016 başlangıç 23/05/2017 bitiş tarihleri arasında geçerli olmak üzere ... numaralı Zorunlu Mali Mesuliyet (Trafik) Sigorta Poliçesi ile ... ... adına maluliyet halinde kaza tarihi itibariyle şahıs başına 310.000,00 TL azami sorumluluk hadleri ile müvekkil şirkete sigortalı olduğunu, söz konusu maddi teminat miktarı davalı müvekkil sigorta şirketinin işbu poliçeden doğan sorumluluğunun üst limiti olduğunu, öncelikle dava şartı gerçekleşmemiş olduğundan davanın usulden reddine, aksi halde davanın esastan reddine yahut diğer cevapları da dikkate alınarak hüküm tesis edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davanın, 02/09/2016 tarihinde gerçekleşen trafik kazası nedeniyle davacının davalıya sigortalı aracın kusuru nedeniyle yaralanmasından kaynaklanan maddi tazminat dosyası olduğu anlaşıldı.
Hasar dosyası, poliçe, soruşturma dosyası ve davacının tedavi evrakları celp edilerek dosyamız arasına alınmış, SGK'ya müzekkere yazılarak dava konusu kaza ile ilgili olarak davacıya rücuya tabi ödeme yapılıp yapılmadığı ve gelir/aylık bağlanıp bağlanmadığı sorulmuş, müzemmere cevabında davacıya rücuya tabi herhangi bir ödeme yapılmadığı ve gelir/aylık bağlanmadığı bildirilmiştir.
02/09/2016 tarihli kazada, davacının maluliyet oranının belirlenmesi için dosya Adli Tıp Kurumu'na gönderilmiş, ATK... İhtisas Kurulu 20/06/2019 tarihli maluliyet oranına ilişkin raporunda; ... oğlu 18/03/1987 doğumlu Mehmet ... ...'in 02/09/2016 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı gelişen yaralanması nedeniyle 11/10/2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerinden yararlanılarak ve mesleği bildirilmemekle Grup1 kabul olunarak; Gr1 VII (12Aa...10) %14 E cetveline göre %12.1 (yüzdeonikinoktabir) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağını, iyileşme (işgöremezlik) süresinin 02/09/2016 tarihinden itibaren 4 aya kadar uzayabileceği oy birliğiyle mütalaa olunduğu tespit ve rapor edilmiştir.
27/11/2019 tarihli Trafik bilirkişisi ... raporunda özetle; Kazanın meydana gelmesinde ... plaka sayılı araç sürücüsü ... ...'ın 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanununun 47-1/C (Trafik işaret levhaları, cihazları ve yer işaretlemeleri ile belirtilen veya gösterilen hususlara) maddesine uymadığını ve birinci derecede tali kusurlu olduğunu, ... plaka sayılı araç sürücüsü ... ...'in ise kusurunun bulunmadığı tespit ve rapor edilmiştir.
05/02/2020 tarihli Yüksek Mühendis Tazminat Hesap Uzmanı bilirkişisi ... 'ın raporunda özetle ; 02/08/2016 tarihli Resmi Gazetede yayınlanan Sigorta Genel Şartları ekinde maddi zarar hesabına esas sakatlıklarının "Özürlülük Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkındaki Yönetmeliği Göre" tespit edilmesi gerektiğinin belirtildiğini, dosyadaki maluliyet raporunun Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı olarak belirlendiği, davacının talep edebileceği geçici iş göremezlik maddi zararının kalmadığını, davacının nihai ve gerçek sürekli iş göremezlik maddi zararının 100.071,52 TL olduğunu, temerrüt başlangıcının davalı sigorta şirketi yönünden 10/02/2017 dava tarihi, davalı sürücü ve işleten yönünden ise 02/09/2016 kaza tarihi ve faiz nevinin yasal faiz olduğunu, davacının ekonomik geleceğinin sarsıldığının ve ekonomik kayba uğradığının belgelerle ispatı halinde anılan hususta hesaplama yapılabilmesinin mümkün olabileceğini ancak davacının ekonomik geleceğinin nasıl sarsıldığına ilişkin dosyada belge olmadığından hesaplama yapılabilmesinin bu aşamada mümkün olmadığı tespit ve rapor edilmiştir.
10/08/2020 tarihli Yüksek Mühendis Tazminat Hesap Uzmanı bilirkişisi ...'ın Ek raporunda özetle ; 02/08/2016 tarihli Resmi Gazetede yayınlanan Sigorta Genel Şartları ekinde maddi zarar hesabına esas sakatlıklarının "Özürlülük Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkındaki Yönetmeliği Göre" tespit edilmesi gerektiğinin belirtildiğini, dosyadaki maluliyet raporunun Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı olarak belirlendiği, kök raporda tespit edildiği gibi davacının talep edebileceği geçici iş göremezlik maddi zararının kalmadığını, kök raporda tespit edildiği gibi davacının nihai ve gerçek sürekli iş göremezlik maddi zararının 100.071,52 TL olduğunu, kök raporda tespit edildiği gibi temerrüt başlangıcının davalı sigorta şirketi yönünden 10/02/2017 dava tarihi, davalı sürücü ve işleten yönünden ise 02/09/2016 kaza tarihi ve faiz nevinin yasal faiz olduğunu, kök raporda tespit edildiği gibi davacının ekonomik geleceğinin sarsıldığının ve ekonomik kayba uğradığının belgelerle ispatı halinde anılan hususta hesaplama yapılabilmesinin mümkün olabileceğini ancak davacının ekonomik geleceğinin nasıl sarsıldığına ilişkin dosyada belge olmadığından hesaplama yapılabilmesinin bu aşamada mümkün olmadığı tespit ve rapor edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte incelendiğinde ve değerlendirildiğinde;
02/09/2016 tarihinde, davalı ... ... idaresindeki ... plakalı araç ile davacı ... ... idaresindeki ... plakalı aracın çarpışması neticesinde iki taraflı, yaralamalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiği, kazaya ilişkin ... CBS 2016/20370 soruşturma nolu dosyasında soruşturma başlatıldığı ve soruşturma neticesinde kamu davası açıldığı, ... Asliye Ceza Mahkemesinin 2018/... esas sayılı dosyasında ATK trafik İhtisas Dairesinden kusur durumuna ilişkin rapor alındığı, 25/01/2019 tarihli ATK raporunda Sürücü ... ...'ın sevk ve idaresindeki otomobille bölünmüş yolda nizamlara aykırı şekilde ters istikamette seyrettiği, karşı taraftan gelen sürücü Mehmet ... ...'in sevk ve idaresindeki otomobilin şeridini kapatarak çarpıştıkları kazada ... ...'ın asli ve tam kusurlu olduğu değerlendirilmiş, Mahkememizce Trafik bilirkişisi ... 'ten alınan kusur raporuna göre; Kazanın meydana gelmesinde ... plaka sayılı araç sürücüsü ... ...'ın 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanununun 47-1/C (Trafik işaret levhaları, cihazları ve yer işaretlemeleri ile belirtilen veya gösterilen hususlara) maddesine uymadığını ve birinci derecede tali kusurlu olduğunu, ... plaka sayılı araç sürücüsü ... ...'in ise kusurunun bulunmadığı tespit ve rapor edilmiştir. ...'in 27/11/2019 tarihli raporu bir bütün olarak değerlendirildiğinde, raporda sehven tali kusurlu olduğu ifadesinin yazıldığı kanaatine varılmıştır. Zira Sürücü ... ...'ın ters şeritte ilerlediği ve davacı sürücü ... ...'in kendi ilerleme şeridinde seyrettiği hususları ile ... ...'ın birinci derece kusurlu olduğu ve ... ...'in kusurunun bulunmadığı tespitleri de dikkate alındığında davalı ... ...'ın asli kusurlu olduğu sonucuna varılmakta ve tali ifadesinin kullanılmasının sehven yapılmış bir yazım hatası olduğu anlaşılmaktadır. Netice olarak Mahkememizce alınan tarafların kusur durumuna ilişkin bilirkişi raporunun ... Asliye Ceza Mahkemesince ATK'dan alınan kusur raporu ile çelişmediği, aynı doğrultuda olduğu anlaşılmaktadır.
Davalı sigorta şirketinden celp edilen poliçe ve hasar dosyası incelendiğinde davalı ... ... sevk ve idaresindeki ... plakalı aracın 23/05/2016-25/05/2017 tarihleri arasında ZMMS poliçesi ile davalı Sigorta Şirketi tarafından sigortalandığı ve 02/09/2016 tarihli kazanın poliçe vadesi içinde gerçekleştiği anlaşılmıştır.
Trafik Sigortası (Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası) motorlu bir aracın karayolunda işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya birşeyin zarara uğramasına neden olması halinde o aracı işletenin zarara uğrayan 3.kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan sorumluluk sigortasıdır. Trafik Sigortacısının Sorumluluğunun sınırı ise KTK'nın 92. Maddesinde belirlenmiş olup meydana gelen olayın poliçe teminatı kapsamında kaldığı ve dolayısıyla davalı sigorta şirketinin, sigortalısının sebep olduğu zarardan kusuru oranında sorumlu olduğu sonucuna varılmıştır.
Aktüer bilirkişi raporu ile davacının talep edebileceği geçici iş göremezlik maddi zararının kalmadığı, davacının nihai ve gerçek sürekli iş göremezlik maddi zararının 100.071,52 TL olduğu tespit edilmiş olup, davacının talep edebileceği maddi zararının bakiye teminat limiti altında kaldığı, davacının dava tarihinden önce davalı sigorta şirketine başvurduğuna dair dosyada belge bulunmadığından davalı Sigorta yönünden dava tarihinden itibaren faiz işletilebileceği tespit ve rapor edilmiş olup raporun denetime açık ve hüküm kurmaya elverişli olduğu kanaatine varıldığından, davacının 100.071,52 sürekli iş göremezlik maddi zararın davalı ... Sigorta A.Ş. yönünden dava tarihi olan 10/02/2017 tarihinden itibaren, davalılar ... ... ve ... ... yönünden 02/09/2016 kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda izah olunan nedenlerle;
1-DAVANIN KABULÜNE,
2-Sürekli iş göremezlik maddi zararına ilişkin 100.071,52-TL maddi tazminatın davalı ... Sigorta A.Ş. yönünden dava tarihi olan 10/02/2017 tarihinden itibaren, davalılar ... ... ve ... ... yönünden 02/09/2016 kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Karar tarihi itibariyle alınması gereken 6.835,88 TL harçtan peşin alınan 34,16 TL harcın mahsubu ile bakiye 6.801,72 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan 31,40-TL başvurma harcı, 9,80-TL vekalet harcı, bilirkişi ücreti 1.000,00 , 615,91 -TL posta masrafı olmak üzere toplam 1.657,11 TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
4-Kendisini vekille temsil ettiren davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 13.456,79 TL nispi vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
5-Yatırılan gider avansından artan bakiyenin karar kesinleştiğinde yatırana/vekiline iadesine,
Dair, Davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı tarafların gerekçeli kararı tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya başka bir mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderecekleri dilekçe ile HMK 341. madde uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yoluna başvurma hakları hatırlatılmak suretiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 04/11/2020
Katip ...
-imzalıdır.
Hakim
e-imzalıdır.
"5070 sayılı yasanın 5. Ve 22. Maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur."¸
"Bu belge elektronik imza ile imzalanmış olup ayrıca ıslak imza uygulanmayacaktır"