
Esas No: 2013/5919
Karar No: 2014/1202
Karar Tarihi: 23.01.2014
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2013/5919 Esas 2014/1202 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı adına Av. ... ile 1-... adına Av. ... 2-... 3-... AŞ adına iflas idare memuru Av. ... 4-Güvence Hesabı adına Av. ... aralarındaki dava hakkında Bursa 4. İş Mahkemesinden verilen 17.01.2013 tarih ve 2009/1073 Esas, 2013/5 Karar sayılı hükmün, davacı Kurum ve davalılardan Güvence Hesabı vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
Bazı maddeleri dışında 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanunun 3. maddesi ile değişik 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 10/2. maddesine göre “bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır.”; yine, 6099 sayılı Kanunun 5. maddesi ile 7201 sayılı Kanunun 21. maddesine eklenen ikinci fıkrasına göre, “gösterilen adres muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olup, muhatap o adreste hiç oturmamış veya o adresten sürekli olarak ayrılmış olsa dahi, tebliğ memuru tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir veya memurlarına imza karşılığında teslim eder ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırır. İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih, tebliğ tarihi sayılır.”; ayrıca, 6099 sayılı Kanunun 9. maddesi ile değişik 7201 sayılı Kanunun 35. maddesinin ikinci fıkrasına göre, “adresini değiştiren kimse yenisini bildirmediği ve adres kayıt sisteminde yerleşim yeri adresi de tespit edilemediği takdirde, tebliğ olunacak evrakın bir nüshası eski adrese ait binanın kapısına asılır ve asılma tarihi tebliğ tarihi sayılır.” düzenlemelerine yer verilmiştir.
Ayrıca, Tebligat Kanununun 35. maddesine göre, yapılan tebliğin geçerli olabilmesi için, dosyada, aynı adrese, evvelinden usulüne uygun tebligatın yapılmış olması gerekir.
Davalılardan ..."e Tebligat Kanunun 21. maddesine göre yapılan dava dilekçesi tebliğinin usulsüz olması nedeniyle, işbu dava dosyasında daha önce usulüne uygun tebligat yapılmadığından Tebligat Kanununun 35. maddesine göre yapılan tebligatın usulsüz olduğu anlaşılmaktadır.
Davalı ..."e bazı maddeleri dışında 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanun"un 3. maddesiyle değişik 7201 sayılı Kanunun 10/2. maddesine göre, yapılacak araştırma sonucu tespit edilirse adres kayıt sistemindeki bulunan son yerleşim yeri adresinde yöntemince; tespit edilemezse gazete ilanıyla, gıyabi hükmün tebliğ edilerek, yasal temyiz süresi geçtikten ve gerektiğinde Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 432. maddesindeki prosedür işletildikten sonra gönderilmek üzere, dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 23.01.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.