Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/14061
Karar No: 2014/12426
Karar Tarihi: 23.9.2014

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2014/14061 Esas 2014/12426 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2014/14061 E.  ,  2014/12426 K.

    "İçtihat Metni"



    Davacı Maliye Hazinesine izafeten ... Muhakemat Müdürlüğü ile davalılar ...,... AŞ.(Birleşik Fon Bankası) dahili davalılar ..., ... ve ihbar olunan Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu aralarındaki dava hakkında ... 11. Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 22.12.2011 gün ve 2006/3 Esas 2011/665 Karar sayılı hüküm Dairemizin 19.12.2013 gün, 2013/17101 Esas ve 2013/18007 sayılı Kararı ile bozulmasına karar verilmişti. Süresi içinde davacı idare vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    -K A R A R-

    Davacı vekili davalı ..."nın müvekkiline olan borcu nedeniyle hakkında yaptıkları icra takibi sırasında borcuna yetecek haczi kabil malının bulunmadığını ancak alacaklılardan mal kaçırmak amacı ile kendisine ait taşınmazları ......"a sattığını onunda davalı ... ...ne sattığını öne sürerek yapılan tasarrufların iptalini talep etmiş, mahkemece davanın reddine karar verilmiş, karar taraf teşkili yönünden Yargıtay 15. Hukuk Dairesince bozulmuş olup mahkemece bozmaya uyulduktan sonra ivazlar arasında fahiş fark olması nedeniyle dahili davalılar ... ve ... hakkındaki davanın KABULÜNE ve taşınmazların rayiç değeri olan 93.000,00.-TL"nin (Hazine alacağı ve fer"ileri ile sınırlı olaraktan) dahili davalılar ... ve ..."tan alınarak davacı Maliye Hazine"sine verilmesine, davalı ... yönünden ise davanın reddine karar verilmiş,hüküm davacı vekili ile davalılar ... ve ... tarafından ayrı ayrı temyiz edilmiş:Dairemizin 19.12.2013 gün 2013/17101 Esas, 2013/18007 Karar sayılı ilamı ile;
    1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına ve kararda yazılı diğer gerekçelere göre davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddine,
    2-Davalılar ... ve ..."ın temyiz itirazlarına gelince; Dava 6183 sayılı yasanın 24 ve devamı maddeleri uyarınca açılan tasarrufun iptali isteğine ilişkindir. İptal davasından maksat İİK.nun 27, 28, 29 ve 30. maddelerinde yazıldığı gibi alacağın tahsilini temin için borcun doğumundan sonra yapılan tasarruflarının iptaline hükmettirmektir. Bu davanın önkoşulu ise, borçlu hakkında yapılıp kesinleşen bir alacağın bulunmasıdır. Ön koşulun bulunması halinde ise 6183 sayılı yasanın 27, 28, 29 ve 30. maddelerinde yazılı iptal şartlarının bulunup bulunmadığı araştırılmalıdır. Özellikle 6183 sayılı yasanın 28.maddesinde akdin yapıldığı sırada kendi verdiği şeyin değerine göre borçlunun ivaz olarak pek aşağı bir fiyat kabul ettiği ve yasanın bağışlama hükmünde olarak iptale tâbi tuttuğu tasarrufların iptali gerektiğinden mahkemece ivazlar arasında fark bulunup bulunmadığı incelenmelidir. Aynı maddede sayılan akrabalık derecesi vs. araştırılmalıdır. Keza İİK.nun 30.maddesinde malvarlığı borçlarına yetmeyen bir borçlunun alacaklılarına zarar vermek kastıyla yaptığı tüm işlemler, borçlunun içinde bulunduğu mali durumu ve zarar verme kastının işlemin diğer tarafınca bilindiği veya bilinmesini gerektiren açık emarelerin bulunduğu hallerde tasarrufun iptal edileceği hususu düzenlendiğinden yapılan işlemde mal kaçırma kastı irdelenmelidir. Öte yandan İİK.nun 29.maddesinde de iptal nedenleri sayılmış olup bu maddede yazılan iptal nedenlerinin gerçekleşip gerçekleşmediği de takdir olunmalıdır. Aynı yasanın 25. maddesine göre iptal davası borçlu ve borçlu ile hukuki işlemde bulunan kimselerle bunların mirasçılarına karşı açılır. Ayrıca, kötü niyetli üçüncü şahıslar hakkında da iptal davası açılabilir. Buradaki üçüncü kişiden maksat, borçlu ile doğrudan işlem yapan değil, borçlu ile işlemde bulunan kişiden mal veya hakkı satın alan kişi olup uygulamada buna dördüncü kişi denilir. Borçlu ile işlemde bulunmayan dördüncü kişiler hakkında dava açılıp açılmaması davacının isteğine bağlıdır ve bu kişiler yönünden iptal kararı verilebilmesi kötü niyetli olduklarının yani borçlunun alacaklılara zarar verme kastı ile hareket ettiğini bilen veya bilmesi gereken kişilerden olduklarının kanıtlanmasına bağlıdır. İİK’nın 283/II maddesine göre de iptal davası, üçüncü şahsın elinden çıkarmış olduğu mallar yerine geçen değere taalluk ediyorsa, bu değerler nispetinde üçüncü şahıs nakden tazmine (davacının alacağından fazla olmamak üzere) mahkûm edilmesi gerekir. Bu ihtimalde 3. kişinin sorumlu olduğu miktar, elden çıkarılan malın elden çıkardığı tarihteki gerçek değeridir. Somut olayda dava konusu 462 ada 1 sayılı parsel üzerindeki 1-2 ve 3 nolu bağımsız bölümler 09.08.1996 tarihinde üzerindeki 100 Milyar TL (Yeni 100.000.00 TL) ipotekle birlikte 500.000.000.00"er TL (Yeni 500 TL) bedelle borçlu davalı ... tarafından davalı ......"a satılımış, onun tarafından da 07.11.1996 tarihinde 1 ve 3 nolu bağımsız bölümler 20"er Milyar TL.(Yeni 20.000.00 TL), 2 nolu bağımsız bölüm 40 Milyar TL (Yeni 40.000.00 TL) bedeller ve üzerindeki İİK.nın 150/c maddesi şerhi ile yine 100 Milyar TL ipotek bedeli ile birlikte ...a A.Ş."ye satılmıştır. ..."a TMSF tarafından yasa uyarınca el konulmasından sonra taşınmazlar TMSF adına tescil edilip 18.09.2003 tarihinde dava dışı kişilere satılmışlardır. Davalı ... tarafından ... 6. icra müdürlüğünün 1996/11679 sayılı dosyası ile dava konusu taşınmazlar yönünden ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip ...latılmış ise de bu takip sonuçlanmadan borçlu davalı ... ve davalı ......"ın aralarında bulunduğu kişilerle bir satış protokolü düzenlenerek taşınamazları satın alma hususunda anlaşma yapılmış, bu anlaşma uyarınca alacağını tahsil ettikten sonra 39.790.500.000 TL.nin davalı ...... adına ... Mercan Şubesinde açılan hesaba 07.11.1996 tarihinde yatırılmış olduğu dosya içeriğinden anlaşılmış, ancak 3. kişi konumundaki davalı ...tarafından taşınmazlar daha satın alınmadan üzerlerinde bulunan ipotekler nedeniyle icra takibi yapıldığı ve satış parasının en azından bir bölümünün alacağa mahsup edildiği, geri kalan paranın ise Yusuf"un hesabına yatırıldığı bildirilmiş ise de bu paranın ...tarafından tahsil edilip edilmediği anlaşılamamaktadır. Bu durumda mahkemece davalı ...tarafından taşınmazların bir protokol çerçevesinde satılmış olması ve ipotek bedelinin bu satıştan mahsup edildiği bildirildiğine göre davalı ...... hesabına yatırılan paranın kim ya da kimler tarafından bankadan çekildiği, satış parasından davalı Yusuf"un malvarlığında kalan bir para olup olmadığının araştırılması, davalı ...... tarafından çekilen para olmaması veya mal varlığında kalan bir para olmaması halinde davanın konusuz kalacağının düşünülmesi ondan sonra toplanan ve toplanacak tüm delillerin birlikte değerlendirilerek hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken eksik araştırma ve inceleme sonucu yazılı olduğu üzere karar verilmesi doğru bulunmamıştır gerekçesiyle davacı vekilinin temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalılar ... ve ..."ın temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün bu davalılar lehine BOZULMASINA karar verilmiştir. Süresi içinde davacı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:
    1-Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair karar düzeltme isteminin 6100 sayılı HMK"nın geçici 3/2 maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK"nın 440. maddesi gereğince reddine,
    2-1136 Sayılı Avukatlık Kanunun 168.maddesinde değişiklik yapan 5904 Sayılı yasanın 35.maddesi “6183 sayılı Yasanın uygulanmasından doğan her türlü davalar için avukatlık ücreti tutarı maktu olarak belirlenir”hükmü gereğince kendisini vekille temsil ettiren davalı Birleşik Fon Bankası yararına maktu vekalet ücreti takdiri gerekirken nispi vekalet ücreti takdiri doğru değil bozma nedeni ise de yapılan yanlışlığın giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden hükmün vekalet ücreti yönünden 6100 sayılı HMK"nın geçici 3/2 maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK"nun 438/7. maddesi gereğince DÜZELTİLEREK ONANMASINA gerektiğinden davacı vekilinin vekalet ücretine yönelik karar düzeltme isteminin kabulü gerekmiştir.
    SONUÇ:Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair karar düzeltme isteminin reddine ,2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin vekalet ücretine ilişkin karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 19.12.2013 gün 2013 17101 Esas 2013/18007 Karar sayılı ilamının 1.bendinin kaldırılarak yerine;
    1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına ve kararda yazılı diğer gerekçelere göre davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine, 2.bent olarak;
    2- 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle adı geçen davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün 3.bendindeki “9.490,00 TL“ ibaresinin çıkarılarak yerine “1.200 TL maktu“ ibaresinin yazılmak suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 3 bent olarak 2. bendin aynen bırakılmasına, 23.9.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.











    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi