16. Hukuk Dairesi 2016/15807 E. , 2020/2838 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Yargıtay bozma ilamında özetle; "çekişme konusu taşınmazın bulunduğu bölgeye ait ve dere yatağının güzergahını gösterir memleket haritası ile 1997 yılından geriye doğru 15-20-25 yıl öncesine ve en az üç ayrı evreye ilişkin yüksek çözünürlüklü hava fotoğraflarının ve aynı tarihler arasında düzenlenen fotoplan, fotometrik ve fotogrametrik paftaların getirtilerek dosya arasına konulduktan sonra keşif yapılması,zilyetlik ve sürdürülüş biçimi konusunda ayrıntılı beyan alınması; jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişisinden getirtilen memleket haritası, planlar ve hava fotoğrafları ile uydu fotoğrafları üzerinde inceleme yaptırılmak suretiyle, taşınmazın bu harita, plan ve fotoğraflarda ne olarak gözüktüğü hususlarında denetime elverişli rapor düzenlenmesinin istenmesi, ziraat bilirkişi kurulundan çekişmeli taşınmazın öncesi, niteliği ve kullanım durumunu kesin olarak belirleyen raporlar alınması, alınacak raporda çekişme konusu taşınmaz üzerindeki bitki örtüsünün ne olduğunun ve niteliğinin belirlenmesi, davacı tarafa dava dilekçesi açıklattırılarak aktif dava ehliyetinin olup olmadığı üzerinde durulması, hüküm gününden sonra yürürlüğe giren 6360 sayılı Kanun"un 1. maddesi uyarınca ... ile ... Belediye Başkanlığına husumet yöneltilmesi" gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın ispatlanamadığından reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, verilen kesin süre içerisinde keşif giderinin yatırılmadığından söz edilerek, ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de, verilen hüküm, usul ve yasa hükümlerine uygun bulunmamaktadır. Şöyle ki, keşif kararı verilen 09.03.2016 tarihli celse tutanağının keşfe ilişkin 1 nolu ara kararında ayrı kalemler halinde belirtilen giderlerin “... keşif gününden evvel davacı tarafça yatırılmasına” denildikten sonra, devamında “mahkememiz veznesine iki haftalık kesin sürede yatırılmasına, sürenin kesin olarak belirlenmesine, kesin sürede yapılmayan delilden vazgeçeceğinin ihtarına (ihtar edildi)....” denilmek suretiyle kurulan ara karar, kesin sürenin ne zaman sona ereceği hususunda kendi içerisinde çelişkili olduğu gibi, hükmüne uyulan bozma ilamında davacıya dava dilekçesinin açıklattırılması ve aktif dava ehliyetinin bulunup bulunmadığı üzerinde durulması gereğine işaret edildiği halde, bu hususta açıklama yapması için davacı tarafa süre ve imkan tanınmamış; taşınmazın bulunduğu bölgeye ait ve dere yatağı güzergahını gösterir memleket haritasının dosya arasına getirtilmesi bozma ilamında belirtildiği halde, bu harita dosya arasına getirtilmemiş; yine söz konusu keşif ara kararında, usule aykırı olarak, keşif gün ve saatinin davacı tanıklarına meşruhatlı davetiye ile bildirilmesine de karar verilmemiştir. Bu haliyle, dosya keşfe hazır hale getirtilmediği gibi, tanıklara davetiye çıkartılmadan yapılacak olan keşfin uyuşmazlığın çözümü için yeterli ve sağlıklı olacağından da bahsedilemez.
Hal böyle olanca; Mahkemece, verilecek kesin sürenin sonuç doğurabilmesi için, öncelikle yukarıda bahsedilen eksikliklerin tamamlanarak dosya keşfe hazır hale getirilmesi, bundan sonra HMK’nın 324. maddesi uyarınca usulüne uygun olarak, keşif giderlerinin kalemler halinde açıkça yazılması ve davacı tanıklarına keşif gün ve saatinin meşruhatlı davetiye ile bildirilmesine de karar verilmek suretiyle, hesaplanacak giderin belirlenecek kesin süre içerisinde yatırması gerektiği ve süresinde yatırılmamasının hukuki sonuçlarının açıkça belirtilmesi ve bundan sonra ara kararın gereğinin yerine getirilmesi için davacı tarafa makul ve kesin bir süre verilmesi gerekirken, usulüne uygun şekilde verilmeyen ara karar esas alınmak suretiyle yazılı olduğu şekilde karar verilmiş olması isabetsiz olup, davacı vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 09.07.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.