17. Hukuk Dairesi 2016/4174 E. , 2019/442 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki maddi tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda, kararda yazılı nedenlerle, davanın kabulüne ilişkin verilen hüküm, davacı vekili ve davalı vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davacının 15.05.2010 tarihinde ... plakalı aracın sebebiyet verdiği tek taraflı trafik kazası sonucunda ağır yaralanıp malul kaldığını, kazanın oluşumunda araç içerisinde 3. kişi konumunda bulunan davacının herhangi bir kusurunun bulunmadığını, kazaya neden olan aracın trafik sigorta poliçesi mevcut olmadığını bu sebeple davalının sorumluluğunun bulunduğunu, davacının kaza tarihi itibariyle motor ustası olarak çalıştığını, belirsiz alacak olarak davanın açıldığını beyanla, sakatlık, geçici ve sürekli iş göremezlik maddi tazminatına mahsuben şimdilik 10.000,00 TL maddi tazminatın 30.05.2012 tarihinden itibaren faizi ile birlikte davalıdan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece; iddia, savunma, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; iş bu asıl ve ıslahla açılan davanın kabulü ile 71.317,00 TL"nin dava tarihinden itibaran yasal faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
Davacı taraf dava dilekçesinde; davacının yolcu olarak bulunduğu aracın neden olduğu trafik kazası nedeniyle cismani zarara uğradığını ve aracın trafik sigortasız olması nedeniyle davalı ..."ndan maddi tazminat isteminde bulunmuştur. Davalı ..., davacının meydana gelen zararının trafik kazası nedeniyle meydana geldiğini ispat etmesi gerektiğini beyanla davanın reddini savunmuştur. Mahkemece bu hususta herhangi bir araştırma ve değerlendirme yapılmadan alınan hesap raporuna göre davanın kabulüne karar verilmiştir. Davacı vekili beyan dilekçesinde; davaya konu trafik kazasına ilişkin kaza tespit tutanağı bulunmadığını, 16.05.2010 tarihli konsültasyon kağıdında Dr. ... tarafından araç dışı trafik kazası olarak olay anlatıldığını, hastane tarafından İskenderun Cumhuriyet Başsavcılığı"na gönderilen hasta dosyası üst yazısında da 15.05.2010 tarihli trafik kazası olarak bahsedildiğini, sürücünün ... olduğunu ve ekinde aracın fotoğrafları olduğunu beyan ettiği ancak dosya kapsamında fotoğrafların bulunmadığı görülmüştür. Tedavi evraklarının incelenmesinde; davacının hastaneye düşme olarak giriş yaptığı, daha sonraki kayıtlarda araç dışı trafik kazası olarak geçtiği görülmüştür. Davacı tarafın Hastaneye giriş kaydının düşme olarak girilmesiyle ilgili ve doktorların yanlış müdahale yaptığını iddia ederek dava dışı şahıslar hakkında davacının şikayette bulunması üzerine takipsizlik kararı verildiği görülmekle, soruşturma dosyasının tamamı dosya kapsamında bulunmamaktadır. Eksik inceleme ile karar verilemez. Bu durumda mahkemece yapılacak iş; 2010/ 6457 soruşturma numaralı İskenderun Cumhuriyet Başsavcılığı soruşturma dosyası da getirtilerek, davacı vekilinden beyan dilekçesinde bahsi geçen kazaya konu motosikletin fotoğrafları dosyasına alınarak, motosiklete ilişkin inceleme yapılarak hasar meydana gelip gelmediği belirlenmeli, mahallinde keşif yapılarak davacının iddialarının irdelenmesi ve ATK"dan rapor alınarak davacının yaralanmasının ve dalağının alınmasının düşme sonucu mu trafik kazası sonucu mu meydana geldiğinin belirlenmesinden sonra karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile davalı ..."nın sorumluluğuna karar verilmesi doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir.
2-Bozma neden ve şekline göre davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının ve davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının ve davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı ve davalıya geri verilmesine 22.01.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.