Abaküs Yazılım
10. Daire
Esas No: 2016/15485
Karar No: 2021/3232
Karar Tarihi: 10.06.2021

Danıştay 10. Daire 2016/15485 Esas 2021/3232 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2016/15485
Karar No : 2021/3232

DAVACI : … Başkanlığı

VEKİLİ : Av. …

DAVALI : … Bakanlığı / ANKARA

VEKİLİ : Av. …

DAVANIN KONUSU : 01/10/2016 tarih ve 29844 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Hukuk Muhakemeleri Kanunu Gider Avansı Tarifesi'nin 4. maddesi ile 5. maddesinin 1. fıkrasında yer alan "Gider avansının kullanılmayan kısmı hükmün kesinleşmesinden sonra davacıya iade edilir." cümlesindeki "...hükmün kesinleşmesinden sonra..." ibaresinin iptali istenilmektedir.

DAVACININ_İDDİALARI : Dava konusu düzenlemelerin, dayanağı 6100 sayılı Kanun'un 120. maddesinin amacına aykırı olduğu, gider avansının amacının yargılamanın hızlandırılması olduğu, yargı yolunun kapatılması olmadığı, avans miktarının dava yolunu engelleyecek ölçüde fazla belirlendiği, bu durumun Anayasa'da düzenlenen hak arama özgürlüğüne aykırılık oluşturduğu, tanık, keşif, bilirkişi ücretlerinin dava öncesi alınmasının 6100 sayılı Kanun'un amacını aştığı, gider avansından sadece posta ücretinin anlaşılması gerektiği; gider avansının kullanılmayan kısmının iade edilmesi için hükmün kesinleşmesinin beklenilmesinin hukuka aykırı olduğu ileri sürülmektedir.

DAVALININ_SAVUNMASI : Hukuk Muhakemeleri Kanunu Taslağını hazırlayan Bilim Komisyonunca, yargılama giderlerinin peşin istenilmesinin kararlaştırıldığı, avansın yetmemesi durumunda başvurulan davacılara tamamlatılması yönteminin yargılamanın uzamasına sebebiyet verdiği, düzenlemenin mevzuata uygun olduğu savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …

DÜŞÜNCESİ : Davanın reddi gerektiği düşünülmektedir.

DANIŞTAY SAVCISI : …
DÜŞÜNCESİ : Dava; 01/10/2016 tarih ve 29844 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Hukuk Muhakemeleri Kanunu Gider Avansı Tarifesinin 4. maddesinin ve 5. maddesinin 1. fıkrasının "gider avansının kullanılmayan kısmı hükmün kesinleşmesinden sonra davacıya iade edilir" cümlesinde yer alan "hükmün kesinleşmesinden sonra" ibaresinin iptali istemiyle açılmıştır.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun "Harç ve Avans Ödenmesi" başlıklı 120. maddesinde, "(1) Davacı, yargılama harçları ile her yıl Adalet Bakanlığınca çıkarılacak gider avansı tarifesinde belirlenecek olan tutarı, dava açarken mahkeme veznesine yatırmak zorundadır. (2) Avansın yeterli olmadığının dava sırasında anlaşılması hâlinde, mahkemece, bu eksikliğin tamamlanması için davacıya iki haftalık kesin süre verilir." hükmü, "Avansın İadesi" başlıklı 333. maddesinde ise; hükmün kesinleşmesinden sonra mahkemenin kendiliğinden, yatırılan avansın kullanılmayan kısmının iadesine karar vereceği hükmü yer almaktadır.
Anılan Yasa hükmüne dayanılarak hazırlanan ve 01/10/2016 tarih ve 29844 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Hukuk Muhakemeleri Kanunu Gider Avansı Tarifesinin "Gider avansı miktarı" başlıklı 4. maddesinde, "(1) Davacı;
a) Taraf sayısının beş katı tutarında tebligat gideri,
b) Dava dilekçesinde tanık deliline dayanılmış ve tanık sayısı belirlenmiş ise tanık sayısınca tanık asgari ücreti ve tebligat gideri; tanık sayısı belirtilmemiş ise en az üç tanık asgari ücreti ve tebligat gideri,
c) Dava dilekçesinde keşif deliline dayanılmış ise keşif harcı avansı ile birlikte 85 TL ulaşım gideri,
ç) Dava dilekçesinde bilirkişi deliline dayanılmış ise Bilirkişi Ücret Tarifesinde davanın açıldığı mahkeme için öngörülen bilirkişi ücreti,
d) Diğer iş ve işlemler için 55 TL,
toplamını avans olarak öder.'' düzenlemesine, aynı Tarifenin "Gider avansının iadesi" başlıklı 5. maddesinin 1. fıkrasında ise, "Gider avansının kullanılmayan kısmı hükmün kesinleşmesinden sonra davacıya iade edilir." düzenlemesine yer verilmiştir.
6100 sayılı Kanun'un 120. maddesinin lafzı ile anılan Kanun'un genel gerekçesi ve madde gerekçesi birlikte incelendiğinde; madde ile, dava açılırken yargılama harçlarının mahkeme veznesine yatırılması zorunluluğunun düzenlendiği, maddede ayrıca, 1086 sayılı Kanun'da yer almayan, yeni bir düzenleme yapılarak, her türlü tebligat ücretleri, keşif giderleri, bilirkişi ve tanık ücretleri gibi giderleri karşılayacak tutarın, avans olarak davacı tarafından dava açarken yatırılması zorunluluğunun getirildiği, avans miktarının, davanın türü ve özelliklerine göre her yıl Adalet Bakanlığınca ilân edilecek tarifeye göre belirleneceği, maddede yapılan bu düzenlemeyle, gerekli masrafların zamanında yatırılmamasından dolayı davaların gecikmesinin önüne geçilmesinin amaçlandığı anlaşılmıştır.
Hukuk muhakemelerinin genel bir ilkesi olarak ve 6100 sayılı Kanun'un 324. maddesinde belirtildiği gibi, tarafların ikamesini talep ettikleri deliller için belirlenen avans miktarını mahkeme veznesine yatırmak zorunda oldukları, bu ilke doğrultusunda Tarifenin 4. maddesinde; dava dilekçesinde dayanılan delillere göre avans miktarının belirleneceğinin düzenlendiği, maddenin (a) bendinde düzenlenen tebligat giderine ilişkin avans miktarının ise dava dosyalarının tekemmül süreci düşünüldüğünde makul düzeyde olduğu ve ayrıca maddenin, Tarifenin dayanağı olan Kanun hükmünün konuluş amacına paralel hükümler içerdiği görülmüştür.
Tarifenin "Gider avansının iadesi" başlıklı 5. maddesinin 1. fıkrasının "Gider avansının kullanılmayan kısmı hükmün kesinleşmesinden sonra davacıya iade edilir." cümlesinde yer alan "...hükmün kesinleşmesinden sonra..." ibaresinin iptali istemi yönünde ise, 6100 sayılı Kanun'un "Avansın İadesi" başlıklı 333. maddesinde; hükmün kesinleşmesinden sonra mahkemenin kendiliğinden, yatırılan avansın kullanılmayan kısmının iadesine karar vereceği düzenlemesine yer verilmiş olup, bu doğrultuda, artan gider avansının, hükmün kesinleşmesinden sonra iadesine ilişkin dava konusu tarife düzenlemesi de dayanağı olan yasa hükümlerine uygundur.
Bu durumda, Hukuk Muhakemeleri Kanunu Gider Avansı Tarifesinin iptali istenen hükümlerinin, Tarifenin dayanağı olan 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun amacına uygun olduğu ve dava konusu düzenlemelerde hukuka ve mevzuata aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Açıklanan nedenlerle, davanın reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

MADDİ OLAY VE HUKUKİ SÜREÇ :

01/10/2016 tarih ve 29844 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Hukuk Muhakemeleri Kanunu Gider Avansı Tarifesi'nin 4. maddesi ile 5. maddesinin 1. fıkrasında yer alan "Gider avansının kullanılmayan kısmı hükmün kesinleşmesinden sonra davacıya iade edilir." cümlesindeki "...hükmün kesinleşmesinden sonra..." ibaresinin iptali istemiyle bakılmakta olan dava açılmıştır.

İNCELEME VE GEREKÇE:

İLGİLİ MEVZUAT:
04/02/2011 tarih ve 27836 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak, 01/10/2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun dava konusu Tarifenin tesis edildiği tarihte yürürlükte olan haliyle "Harç ve Avans Ödenmesi" başlıklı 120. maddesinde, "(1) Davacı, yargılama harçları ile her yıl Adalet Bakanlığınca çıkarılacak gider avansı tarifesinde belirlenecek olan tutarı, dava açarken mahkeme veznesine yatırmak zorundadır. (2) Avansın yeterli olmadığının dava sırasında anlaşılması hâlinde, mahkemece, bu eksikliğin tamamlanması için davacıya iki haftalık kesin süre verilir." hükümlerine; "Avansın iadesi" başlıklı 333. maddesinde ise, "(1) Hükmün kesinleşmesinden sonra mahkeme kendiliğinden, yatırılan avansın kullanılmayan kısmının iadesine karar verir. Bu kararın tebliğ gideri iade edilecek avanstan karşılanır." hükmüne yer verilmiştir.
06/08/2015 tarih ve 29437 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Bölge Adliye ve Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdarî ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin "Harç, gider avansı ve delil avansının ödenmesi" başlıklı 205. maddesinin 1. fıkrasında "(1) Davacı, yargılama harçları ile her yıl Bakanlıkça çıkarılacak gider avansı tarifesinde belirlenecek olan tutarı dava açarken mahkeme veznesine yatırmak zorundadır. Gider avansı, her türlü tebligat ve posta ücretleri, keşif giderleri, bilirkişi ve tanık ücretleri gibi giderler için davacıdan alınan meblağı ifade eder." düzenlemesine yer verilmiş ve 262. maddesinde 03/04/2012 tarih ve 28253 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Hukuk Muhakemeleri Kanunu Yönetmeliğinin yürürlükten kaldırıldığı belirtilmiştir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun yukarıda yer verilen 120. maddesinin 1. fıkrasına dayanılarak, dava açılırken mahkeme veznesine yatırılacak olan gider avansının miktarı ile avansın ödenmesine ilişkin usul ve esasları belirlemek amacıyla hazırlanan ve 01/10/2016 tarih ve 29844 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Hukuk Muhakemeleri Kanunu Gider Avansı Tarifesi'nin "Gider avansı miktarı" başlıklı 4. maddesinde, "(1) Davacı; a) Taraf sayısının beş katı tutarında tebligat gideri, b) Dava dilekçesinde tanık deliline dayanılmış ve tanık sayısı belirlenmiş ise tanık sayısınca tanık asgari ücreti ve tebligat gideri; tanık sayısı belirtilmemiş ise en az üç tanık asgari ücreti ve tebligat gideri, c) Dava dilekçesinde keşif deliline dayanılmış ise keşif harcı avansı ile birlikte 85 TL ulaşım gideri, ç) Dava dilekçesinde bilirkişi deliline dayanılmış ise Bilirkişi Ücret Tarifesinde davanın açıldığı mahkeme için öngörülen bilirkişi ücreti, d) Diğer iş ve işlemler için 55 TL toplamını avans olarak öder." düzenlemesine; aynı Tarifenin "Gider avansının iadesi" başlıklı 5. maddesinin 1. fıkrasında ise "Gider avansının kullanılmayan kısmı hükmün kesinleşmesinden sonra davacıya iade edilir." düzenlemesine yer verilmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Kanunların uygulanmasını göstermek üzere çıkartılan yönetmelik tebliğ ve tarifelerin dayandıkları yasalara uygun düzenlemeler taşımaları gerektiği idare hukukunun bilinen ilkelerindendir.
Bakılan davada; Tarifenin dayanağı olan 6100 sayılı Kanun'un 120. maddesinin lafzı ile anılan Kanun'un TBMM'ye sunulan tasarısında ve Kanunla ilgili TBMM Adalet Komisyonu Raporunda belirtilen Kanunun genel gerekçesi ve madde gerekçesi incelendiğinde; madde ile dava açılırken yargılama harçlarının mahkeme veznesine yatırılması zorunluluğunun düzenlendiği, maddede ayrıca, 1086 sayılı Kanun'da yer almayan yeni bir düzenleme yapılarak, her türlü tebligat ücretleri, keşif giderleri, bilirkişi ve tanık ücretleri gibi giderleri karşılayacak tutarın, avans olarak davacı tarafından dava açarken yatırılması zorunluluğunun getirildiği, avans miktarının, davanın türü ve özelliklerine göre her yıl Adalet Bakanlığınca ilân edilecek tarifeye göre belirleneceği, maddede yapılan bu düzenlemeyle, gerekli masrafların zamanında yatırılmaması sebebiyle davaların gecikmesinin önüne geçilmesinin amaçlandığı ve tarifenin, dayanağı olan Kanun hükmünün konuluş amacına paralel hükümler içerdiği görülmüştür.
Tarifenin "Gider avansının iadesi" başlıklı 5. maddesinin 1. fıkrasının "Gider avansının kullanılmayan kısmı hükmün kesinleşmesinden sonra davacıya iade edilir." cümlesinde yer alan "...hükmün kesinleşmesinden sonra..." ibaresinin iptali istemi yönünden ise 6100 sayılı Kanun'un yukarıda incelenen "Avansın İadesi" başlıklı 333. maddesinde, mahkemenin, hükmün kesinleşmesinden sonra kendiliğinden, yatırılan avansın kullanılmayan kısmının iadesine karar vereceği düzenlemesine yer verilmiş olup, bu doğrultuda, artan gider avansının, hükmün kesinleşmesinden sonra iadesine ilişkin dava konusu ibarenin, dayanağı olan kanun hükümlerine paralel mahiyette düzenlendiği anlaşılmıştır.
Bu durumda, Hukuk Muhakemeleri Kanunu Gider Avansı Tarifesinin iptali istenen hükümlerinin, Tarifenin dayanağı olan 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun amacına uygun olduğu ve dava konusu düzenlemelerde hukuka ve mevzuata aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.

KARAR SONUCU :

Açıklanan nedenlerle;
1. DAVANIN REDDİNE,
2. Ayrıntısı aşağıda gösterilen toplam … TL yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
3. Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca … TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalı idareye verilmesine,
4. Posta gideri avansından artan tutarın kararın kesinleşmesinden sonra davacıya iadesine,
5. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen 30 (otuz) gün içerisinde Danıştay İdari Dava Daireleri Kuruluna temyiz yolu açık olmak üzere, 10/06/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.



Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi