Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/21294
Karar No: 2014/1940
Karar Tarihi: 31.01.2014

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2013/21294 Esas 2014/1940 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2013/21294 E.  ,  2014/1940 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi : Ankara 5. İş Mahkemesi
    Tarihi : 08.07.2013
    No : 2013/194-2013/905

    Davacı, Hollanda ülkesinde çalışmaya başladığı 23.04.1979 tarihinin Türkiye’de sigorta başlangıcı olduğunun ve yaşlılık aylığı bağlanması gerektiğinin tespitini istemiştir.
    Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    1- Dava, Türkiye Cumhuriyeti ile Hollanda Devleti arasındaki Sosyal Güvenlik Sözleşmesinin 29’uncu maddesi hükmü gereğince, Hollanda ülkesinde çalışmaya başlanılan 23.04.1979 tarihinin Türkiye’de sigorta başlangıcı olduğunun ve yaşlılık aylığı bağlanması gerektiğinin tespiti istemine ilişkin olup; Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Anılan sözleşmenin 29’uncu maddesine uygun şekilde yurtdışı çalışmalarını gösterir çalışma belgeleri celbedilmeksizin karar verilmiş olması eksik inceleme ve araştırmaya dayalıdır.
    Her ne kadar T.C Rotterdam Başkonsolosluğu Çalışma ve Sosyal Güvenlik Ataşeliği yazısıyla, davacının 23.04.1979 – 30.04.2010 tarihleri arası dönemde Hollanda’da çalıştığı işyerleri ve dönemi gösterilmiş ise de, anılan belge davacının Ataşeliğe ibraz ettiği belgeler üzerine düzenlenmiş olması, Hollanda sigorta Merciine ait bulunmaması ve Hollanda yaşlılık sigorta rejimi bilgilerini içermemesi karşısında hükme esas alınamaz.
    Türkiye Cumhuriyeti ile Hollanda Devleti arasında imzalanan Sosyal Güvenlik Sözleşmesinin, konuya ilişkin 29’uncu maddesi hükmü, malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları hakkındaki Türk mevzuatının uygulanmasında, sigortalı, Türkiye’de yaşlılık sigortasına tabi işe girmeden önce, Hollanda’da bir yaşlılık sigortasına tabi olmuşsa, bahis konusu Hollanda rejimine tabi olduğu ilk günün, Türk mevzuatına göre yaşlılık sigortasına tabi işe ilk defa girdiği gün olarak kabul edileceğini öngörmüştür.
    2- 3201 sayılı Kanunun 1. maddesi gereğince, “Türk vatandaşlarının yurt dışında 18 yaşını doldurduktan sonra, Türk vatandaşı iken geçen ve belgelendirilen sigortalılık süreleri ve bu süreleri arasında veya sonunda her birinde bir yıla kadar olan işsizlik süreleri ile yurt dışında ev kadını olarak geçen süreleri, bu Kanunda belirtilen sosyal güvenlik kuruluşlarına prim ödenmemiş olması ve istekleri halinde, bu Kanun hükümlerine göre sosyal güvenlikleri bakımından değerlendirilir.” anılan düzenleme gözetildiğinde, 18 yaşın doldurulmasından önceki süre borçlanılamayacağı gibi, 3201 sayılı Kanunun uygulanmasında borçlanılamayan sürenin sigorta başlangıcına esas alınamayacağı gözetildiğinde, 20.07.1963 tarihinde doğmuş olan davacının 18 yaşını doldurduğu 20.07.1981 tarihi öncesi tarihin sigorta başlangıcı olduğunun tespitine karar verilmiş olması, isabetsiz bulunmuştur.
    Şu halde yapılması gereken iş; yukarıdaki açıklamalar çerçevesinde, öncelikle, davacıya ait Hollanda yaşlılık sigorta rejimine tabi sigortalılık sürelerini gösterir Hollanda Sigorta Mercii hizmet cetvelleri gibi ilgili kayıt ve belgeler davalı Kurum’dan usulünce celbedilerek, Hollanda yaşlılık rejimine ilk tabi olunan tarih belirlenmeli; Türkiye Cumhuriyeti ile Hollanda arasındaki Sosyal Güvenlik Sözleşmesinin sigorta başlangıcına dair 29’uncu madde hükmünün uygulanmasını gerektirecek nitelikte bir sigorta girişinin bulunması halinde, 18 yaşın doldurulmasından önceki tarihin sigorta başlangıcına esas alınamayacağı gözetilerek, sigorta başlangıcı ve yaşlılık aylığı konusunda sonucuna göre karar verilmelidir.
    Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın, eksik inceleme ve araştırmayla yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O hâlde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün BOZULMASINA, 31.01.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi