
Esas No: 2021/1075
Karar No: 2021/3183
Karar Tarihi: 09.06.2021
Danıştay 10. Daire 2021/1075 Esas 2021/3183 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2021/1075
Karar No : 2021/3183
DAVACI : … Barosu Başkanlığı
DAVALI : … Bakanlığı / ANKARA
DAVANIN_ÖZETİ : 29/12/2020 tarih ve 31349 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Gözlem ve Sınıflandırma Merkezleri ile Hükümlülerin Değerlendirilmesine Dair Yönetmeliğin 3. maddesinin 1. fıkrasının (i) bendi, 4. maddesi, 9. maddesi, 14. maddesi, 16. maddesi, 17. maddesi, 31. maddesi ve 41. maddesinin iptali ve yürütmesinin durdurulması istenilmektedir.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : 2577 sayılı Kanun'un 3. maddesine uygun bulunmayan dava dilekçesinin reddi gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 14. maddesi uyarınca Tetkik Hakiminin raporu ve sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra, davacının yürütmenin durdurulması istemi hakkında bir karar verilmeksizin, dava dilekçesi öncelikle 2577 sayılı Kanun'un 3. maddesine uygun olup olmadığı yönünden incelenerek gereği görüşüldü:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 2. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinde, iptal davaları; idari işlemler hakkında yetki, şekil, sebep, konu ve maksat yönlerinden biri ile hukuka aykırı olduklarından dolayı menfaatleri ihlal edilenler tarafından açılan davalar olarak tanımlanmış; 3. maddesinin 2. fıkrasının (b) bendinde davanın konu ve sebepleri ile dayandığı delillerin dava dilekçelerinde gösterileceği; 14. maddesinin 3. fıkrasının (g) bendinde, dilekçeler üzerinde bu Kanun'un 3. ve 5. maddelerine uygun olup olmadığı yönünden inceleme yapılacağı; 15. maddesinin 1. fıkrasının (d) bendinde, 14. maddenin 3/g bendinde yazılı halde otuz gün içinde 3 ve 5. maddelere uygun şekilde yeniden düzenlenmek veya noksanları tamamlanmak üzere dilekçelerin reddine karar verileceği kuralları yer almış; aynı maddenin 5. fıkrasında ise, 1. fıkranın (d) bendine göre dilekçenin reddedilmesi üzerine, yeniden verilen dilekçelerde aynı yanlışlıklar yapıldığı takdirde davanın reddedileceği hükme bağlanmıştır.
Yargılama hukukunun temel ilkelerinden biri taleple bağlılıktır. Bu ilke uyarınca iptali istenen idari işlemle sınırlı olarak mahkemelerce inceleme yapılması gerekmekte olup, talebin incelemeye konu olabilecek nitelikte açık, her türlü tereddütten uzak, belirli ve somut olması gerektiği kuşkusuzdur.
Bir düzenleyici işleme karşı açılan iptal davasında da, düzenleyici işlemin tamamının, belirli maddelerinin veya maddelerin belirli kısımlarının iptalinin istenebilmesi mümkün olup, dava dilekçesinde iptal isteminin açıkça belirtilmesi gerekmektedir.
Dava dilekçesinin incelenmesinden; dilekçenin sonuç ve istem kısmında Yönetmeliğin 3. maddesinin 1. fıkrasının (i) bendi, 4. maddesi, 9. maddesi, 14. maddesi, 16. maddesi, 17. maddesi, 31. maddesi ve 41. maddesinin iptaline karar verilmesinin istenildiği; dilekçe içeriğinde ise Yönetmeliğin 4. ve 9. maddelerine yönelik hukuka aykırılık iddiaları belirtilmek suretiyle açıklama yapıldığı görülmektedir.
Bu haliyle; dava dilekçesinde, hukuka aykırılık iddiaları her bir madde için ayrı ayrı belirtilmek suretiyle, iptal isteminin hangi kısımlara ilişkin olduğuna yönelik kuşkuya yer vermeyecek açıklamaların yapılmadığı görüldüğünden; dava dilekçesinin 2577 sayılı Kanun'un 3. maddesine uygun biçimde düzenlenmediği sonucuna varılmaktadır.
Bu nedenle, dava konusu düzenleyici işlemin hangi kısım veya kısımlarının dava konusu edildiği açıkça gösterilmek ve dilekçenin konu, içerik ve sonuç bölümleri çelişkili olmayacak şekilde açıklanmak ve belirtilen bu hususlar açıklığa kavuşturulmak suretiyle, 2577 sayılı Kanun'un 3. maddesine uygun olarak yenilenen, Danıştay Başkanlığına hitaben yazılmış açık ve anlaşılabilir bir dilekçeyle dava açılması gerekmektedir.
Öte yandan, dava dilekçesi ekinde Diyarbakır Barosu Başkanı tarafından Av. …'a verilmiş yetki belgesi bulunmakla birlikte; davanın adı geçen avukat tarafından davacı Baro adına temsilen açılmadığı, davacı Baroya vekaleten açıldığı ve dosya içerisinde, adı geçen avukatın vekaleten dava açmaya yetkili olduğunu gösterir herhangi bir belge bulunmadığı anlaşıldığından; Av. …'ın davacı Diyarbakır Barosu Başkanlığı adına vekaleten dava açmaya yetkili olduğunu gösterir baro pulu yapıştırılmış vekaletname aslının veya suret olması halinde ayrıca harçlandırılmış onaylı bir örneğinin yenilenen dava dilekçesinin ekinde sunulmasının gerektiği açıktır.
Açıklanan nedenlerle, 2577 sayılı Kanun'un 15. maddesinin 1. fıkrasının (d) bendi uyarınca bu kararın tebliğ tarihinden itibaren 30 (otuz) gün içerisinde yukarıda belirtilen eksiklikler giderilmek suretiyle 3. maddeye uygun şekilde düzenlenecek dilekçe ile harç yatırılmaksızın yeniden dava açmakta serbest olmak üzere DAVA DİLEKÇESİNİN REDDİNE, aynı Kanun'un 15. maddesinin 5. fıkrası hükmüne göre yeniden verilen dilekçede aynı yanlışlıklar yapıldığı takdirde davanın reddedileceğinin davacıya bildirilmesine, davanın yenilenmemesi durumunda yapılan yargılama giderlerinin davacının üzerinde bırakılmasına ve kullanılmayan … TL yürütmenin durdurulması harcı ile posta gideri avansından artan miktarın istemi halinde davacıya iadesine, 09/06/2021 tarihinde oy birliğiyle, kesin olarak karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.