MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Davacı ... San. ve Tic. A.Ş. vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 31/01/2013 gününde verilen dilekçe ile cebri icra satışından kaynaklanan maddi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 05/07/2017 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
1-Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.
2- Davalının diğer temyiz itirazlarına gelince;
Dava, icra memurunun kusurlu işlemi nedeniyle uğranılan maddi zararın tazmini istemine ilişkindir. Mahkemece istemin kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı ... tarafından temyiz olunmuştur.
Davacı, icra dosyasında yapılan ihale sonucu aldığı bağımsız bölümün, ihale ilanında belirtilen nitelikleri taşımadığını, ihale kesinleşip tapuya tescilinden sonra teslim aldığı taşınmazın ilânda belirtilenden daha az alana sahip olduğunu, aradaki alan (m²) farkı nedeniyle zarara uğradığını, bilirkişi raporunu denetlemeyen icra memurunun kusuru nedeniyle bu zararın gerçekleştiğini belirterek, zararının tazminine karar verilmesi isteminde bulunmuştur.
Davalı, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, dosya kapsamında aldırılan bilirkişi raporu ile cebri icra satışında davacıya eksik yüzölçümlü taşınmaz ihale edildiği, bu nedenle fazladan para ödendiği, satıcının idare olması ve bu satış ilanının, icra dairelerince, özenle ve dikkatle hazırlanmaması nedeni ile ayıptan sorumlu olduğu, davacının, zararının oluşumunda herhangi bir kusurlu eylemi ve ihmali de bulunmadığı gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Dosya kapsamından, her ne kadar mahkemece, icra dairesi tarafından, taşınmaza ait onaylı mimari proje belediyeden alınarak bilirkişinin incelemesine sunulmaması suretiyle eksik işlem tesis edildiği, dava dışı bilirkişinin de, satışa konu bağımsız bölüme ilişkin mimari projeyi incelemeden ve icra müdürlüğünden projenin bir örneğini istemeden, taşınmazın fiziki durumuna göre kıymet takdiri yaparak davaya konu dükkanın yüzölçümünü net 146,36 m² yerine, net 170,85 m² olarak belirlemek suretiyle kusurlu oldukları kabul edilerek hesaplanan zararın tamamının davalıdan tahsiline karar verilmiş ise de; dava dışı
şahıslar tarafından başlatılan icra takibinde, artırma şartnamesi ve satış ilanının davalı Bakanlığa bağlı icra müdürlüğünce gerçekleştirilmesine karşın, gerek asıl dosyada, gerekse satışın yapıldığı talimat dosyasında, satışa sunulan taşınmaza ilişkin bilgilere davacının ulaşabileceği, ayrıca tapu kayıtlarının aleniyeti de dikkate alındığında zararın meydana gelmesinde davacının da özen yükümlülüğünü yerine getirmeyerek zararın oluşmasında kusurlu olduğu anlaşıldığından, hesaplanan tazminat miktarından BK. m. 43-44 hükümleri uyarınca hakkaniyet indirimi yapılmalıdır. Mahkemece, tazminatın hesabında bunun gözetilmemiş olması, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda (2) numaralı bentte gösterilen nedenle BOZULMASINA; davalının diğer temyiz itirazlarının (1) numaralı bentteki nedenlerle reddine 18/01/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.