17. Hukuk Dairesi 2013/21053 E. , 2014/19844 K.
"İçtihat Metni"
Davacılar Tasfiye Halinde ... A.Ş.,... A.Ş. ile davalılar ..., ...,...mirasçıları ..., ... ile diğer davalılar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ...,..., ..., ..., ..., ... aralarındaki dava hakkında ... 2. Asliye Ticaret Mahkemesininden verilen 24.12.2009 gün ve 2001/612 Esas ve 2009/686 Karar sayılı (Birleştirlen ... 1.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2002/552 Esas 2008/137 Karar) hüküm Dairemizin 15.11.2012 gün, 2012/10519 Esas ve 2012/12597 sayılı kararı ile davalılar ... ve ... vekili, ... vekili ve ... vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile aleyhlerindeki hükmün onanmasına, davacılar vekillerinin davalılar ..., ..., ... ve ...’e yönelik temyiz itirazlarının reddine, davacılar vekillerinin sair temyiz itirazlarının kabulü ile ... ada 54 sayılı parsel üzerindeki 6 nolu bağımsız bölümün 1/2 payı, ... ada 8 sayılı parsel üzerindeki 6 nolu bağımsız bölüm, ... ada 9 sayılı parsel üzerindeki 1 nolu bağımsız bölüm ile ... ada 16 sayılı parsel üzerindeki 2 nolu bağımsız bölüm ve 1250 sayılı parsele ilişkin hükmün bozulmasına, bozma nedenine göre davalı ...’in temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar verilmiş; davacılar Tasfiye Halinde ... A.Ş., ...A.Ş. vekilleri ile davalılar ...,..., ..., ... mirasçısı ..., ..., ..., ..., ... vekilleri tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekilleri ayrı ayrı verdikleri dava dilekçelerinde davalılar ..., ... ve ...’in müvekkillerine olan borçları nedeniyle haklarında yaptıkları ... takibi sırasında borçlarına yetecek haczi kabil mallarının bulunmadığını ancak alacaklılardan mal kaçırmak amacı ile kendilerine ait taşınmazları diğer davalılara sattıklarını öne sürerek yapılan tasarrufların iptalini talep etmişler, yargılama sırasında dava dosyaları birleştirilmiştir.
Davalılar davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece davalılardan ... ile ...’in borçlu davalılar ile olan akrabalıkları nedeniyle bu davalılara yönelik davanın kabulüne ve taşınmazları ellerinden çıkardıklarından taşınmazların gerçek değeri olan 30.500.00 TL.nin kendilerinden ayrı ayrı tahsiline, diğer taşınmazlar ve davalılara yönelik davanın kanıtlanamaması nedeniyle reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekilleri ile davalılar ... ve ... vekili, ... ve ... vekili, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dairemizin 15.11.2012 gün ve 2012/10519E-12597 K sayılı kararıyla; üçüncü kişi konumundaki davalılar ... ve ...’in borçlu davalılar ile olan akrabalıkları nedeniyle borçluların mali durumu ile alacaklıları ızrar kastını bilen veya bilmesi gereken kişilerden olduklarının anlaşılmasına ve kararda yazılı diğer gerekçelere göre davalılar ... ve ... vekili, ... vekili ve ... vekilinin temyiz itirazlarının reddine, davacılar vekillerinin davalılar ..., ..., ... ve ...’e yönelik temyiz itirazları yönünden; adı geçen davalıların kötü niyetli olduklarına ilişkin kanıt bulunmamasına göre davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddine, davacılar vekillerinin davalı ... tarafından satın alınan 1250 sayılı parsele ilişkin temyiz itirazları yönünden; Davalı ... ile borçlular arasında akrabalık ilişkisi olduğu ve ...’in borçluların mali durumu ile alacaklıları ızrar kastını bilen veya bilmesi gereken kişilerden olduğu anlaşılmakla dava konusu 1250 sayılı parsele ilişkin davanın kabulü ile yapılan tasarrufun iptaline karar verilmesi gerekirken yanlış değerlendirme sonucu davanın reddine karar verilmesinin doğru olmadığı, davacılar vekillerinin davalı ... tarafından satın alınıp davalı ...’e satılan 842 ada 54 sayılı parsel üzerindeki 6 nolu bağımsız bölümün 1/2 payı, davalı ... tarafından satın alınarak davalı ...’a satılan ... ada 8 sayılı parsel üzerindeki 6 nolu bağımsız bölüm, davalı ... tarafından satın alındıktan sonra davalı ...’e satılan ... ada 9 sayılı parsel üzerindeki 1 nolu bağımsız bölüm ile ... ada 16 sayılı parsel üzerindeki 2 nolu bağımsız bölüme ilişkin temyiz itirazlarına gelince; Taşınmazları satın alan davalılar ... ve ...’ın borçlu davalılar ile olan akrabalık derecelerinin araştırılması, akraba olduklarının anlaşılması halinde borçlu davalıların alacaklılarına ızrar kastını bilen veya bilmesi gereken kişilerden olup olmadıklarının karar yerinde tartışılması, yine taşınmazların satın alındıktan sonra kim yada kimler tarafından kullanıldığı haciz tutanaklarından da yararlanılmak suretiyle irdelenmesi, sözü edilen taşınmazların borçlu davalılara kiraya verildiklerinin anlaşılması halinde kira ilişkisine ilişkin gerçek ve inandırıcı delillerin ibrazının istenilerek bu durumun hayatın olağan akışına uygun olup olmadığının değerlendirilmesi, dördüncü kişiler yönünden iptalkararıverilebilmesinin üçüncü kişilerin de kötü niyetli olduklarının kabulüne bağlı olduğunun göz önünde tutulması ondan sonra toplanan ve toplanacak tüm delillerin birlikte değerlendirilerek hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme sonucu karar verildiği gerekçesiyle; hükmün bozulmasına, bozma nedenine göre davalı ...’in temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Davacılar Tasfiye Halinde ... A.Ş.,...A.Ş. vekilleri ile davalılar ...,..., ..., ... mirasçısı ..., ..., ..., ..., ... vekilleri tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
1-... ilamında belirtilen gerektirici sebeplere göre, 6100 sayılı HMK"nın geçici 3/2 maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK"nın 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirisine uymayan davacılar Tasfiye Halinde ... A.Ş.,... A.Ş. vekilleri ile davalılar ..., ..., ..., ... vekillerinin tüm, davalılar ..., ..., ... mirasçısı ... ve ... vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair karar düzeltme isteminin reddi gerekmiştir.
2-Dava konu ... ... ada 9 parsel yönünden davalı ... , ... ada 14 ada 1 parsel yönünden davalı ...İİK 283/2 madde gereğince esas ve birleştirilen davalar yönünden ayrı ayrı 30.500,00 TL tazminatla sorumlu tutulmuşlar ve anılan parseller yönünden kurulan hüküm Dairemizce onanmıştır. Ancak adı geçen davalıların aynı taşınmaza ilişkin iki davadan da (esas ve birleştirilen dava) tahsilde tekerrür oluşturacak şekilde tazminatla sorumluluklarına karar verilmesi doğru değil bozma nedeni ise de bu yanlışlığın giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden hükmün, 6100 sayılı HMK"nın geçici 3/2 maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK"nun 438/7. maddesi gereğince düzeltilerek onanması uygun bulunmuştur.
SONUÇ:1-Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar Tasfiye Halinde ... AŞ., ... AŞ vekilleri ile davalılar ..., ..., ..., ... vekillerinin tüm karar düzeltme istemlerinin reddine,
2- (2) nolu bentte yazılı nedenlerle davalılar ..., ..., ... mirasçısı ... ve ... vekilinin karar düzeltme istemlerinin kabulü ile Dairemizin 15.11.2012 tarih 2012/10519 Esas 2012/12597 Karar sayılı ilamının 1.bendindeki “temyiz itirazların reddi gerekmiştir“ ibaresinin kaldırılarak yerine “aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazların reddi gerekmiştir” ibaresinin yazılmasına, 2 bent olarak “yerel Mahkemenin 2001/612 Esas 2009/686 karar sayılı hükmüne 5 paragraf olarak “Davalılar ... ve ..."in tazminat sorumluluğunun ... 1.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2002/552 Esas 2008/137 Karar sayılı ilamındaki tazminatla tekerrür oluşturmamasına”, Mahkemenin birleştirilen ... 1.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2002/552 Esas 2008/137 Karar sayılı hükmüne 5. paragraf olarak “Davalılar ... ve ..."in tazminat sorumluluğunun ... 2.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2001/612 Esas 2009/686 Karar sayılı ilamındaki tazminatla tekerrür oluşturmamasına” ibaresinin yazılmasına; 2.bendin 3.bent, 3.bendin 4.bent, 4.bendin 5.bent olarak numaralarının düzeltilmesine, sonuç kısmında da 1 nolu bendin sonundaki “temyiz itirazlarını reddi ile aleyhlerindeki hükmün onanmasına“ ibaresinin çıkarılarak yerine “sair temyiz itirazlarının reddine" ibarelerinin yazılmasına, hükmün değiştirilmiş bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, tashihi karar peşin harcının istek halinde davacı ...Ş, davalılar ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ..."ye geri verilmesine, 29.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.