Abaküs Yazılım
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 44. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/811
Karar No: 2022/348
Karar Tarihi: 03.03.2022

BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 44. Hukuk Dairesi 2020/811 Esas 2022/348 Karar Sayılı İlamı

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
44. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F M A H K E M E S İ K A R A R I
DOSYA NO: 2020/811
KARAR NO: 2022/348
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul 1.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi
TARİHİ: 27/02/2018
NUMARASI: 2016/218 E. 2018/54 K.
DAVANIN KONUSU: Marka (Maddi Tazminat İstemli)| (Manevi Tazminat İstemli)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 03/03/2022
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin ... Ltd. Şti'nin ortağı ve yetkilisi, TPE nezdinde ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... tescil numaralı markaların sahibi olduğunu, müvekkilinin yetkilisi olduğu firma ile davalı ...’ın yetkilisi olduğu ... San. ve Tic. Ltd. Şti. arasında 07/09/2015 tarihli Franchise Sözleşmesi imzalandığını, müvekkillerinin kiracı konumunda bulunduğu taşınmazın 11.11.2015 tarihli Alt Kiralama Muvafakati gereğince davalı ... Şirketi'ne kiralandığını, müvekkillerinin bir süre ticaretten çekilme kararı aldığını, bu konuda davalılara bildirimde bulunduklarını, davalı ... Şirketi'ne yeni bir marka /şirketle anlaşma yapmasına kadar alt kiralamaya konu mağaza ve kira sözleşmesinin süresi ile sınırlı olmak üzere kalan malların satışı için ... markasını kullanmasına izin verildiğini, davalıların izin sınırlı olarak verildiği halde aykırı hareket ve tutumlarda bulunduklarını, müvekkillerinin kendi markalarının başkaca mağazalarda kullanılmasına hiçbir şekilde izin verilmediğini, davalıların ... markasına ... kelimesini eklemek suretiyle başka yerlerde mağazalar açtığını, ... Şirketi'nin ... adı altında kullanımını yaygınlaştırmak suretiyle kötü niyetli davrandığını, ... ibaresinin tek başına herhangi bir ayırt ediciliğinin bulunmadığını, davalı adına www...com uzantılı alan adına erişimin engellenmesine, davalı eylemlerinin haksız rekabet ve marka hakkına tecavüz teşkil ettiğinin tespiti, men’i ve durdurulmasını, 50.000 TL maddî, 200.000 TL manevi, 50.000 TL marka itibar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının sahibi olduğunu beyan ettiği markanın davacı tarafından ... (...) isimli kişiye dava açılmadan önce devredilerek TPE kayıtlarına işlenmiş olduğunu, dava açma ehliyetinin bulunmadığını, ... tescil numaralı ... markası dışındaki tüm ... markasına ait hakların dava açılmadan satılmış/devredildiğini, hangi gerekçelerle tazminat talep ettiği konusunda dilekçede açıklık olmadığını, davacı ile ... Ltd. Şti. arasında, İzmir ili Karşıyaka ilçesi ... Bölgesi ... Alışveriş Merkezi ... Kat B.... nolu ( ... Blok ... Kat no ...) adresindeki 94.78 m² alanlı mağaza ile ilgili olarak franchise sözleşmesi imzalanmadığını, davacının da bu şirketi davaya konu etmediğini, davacının tek ortağı olduğu ... Tic Ltd Şti ile müvekkili ... Sistemleri Organizasyon San. ve Tic. Ltd. Şti. ile sözleşme imzalamaksızın sözlü ve uygulamalı olarak franchise/bayilik sözleşmesi çerçevesinde anlaşmaya vardıklarını, bu anlaşma çerçevesinde müvekkilinin 50.000 TL peşin ve devamında yaklaşık 60.000 TL ödeyerek, ... tabelalı mağazasında davacının ... ürünlerini satmaya başladığını, davacının özel nedenlerden dolayı 25.04.2013 tarihinden itibaren şirketi kapatma aşamasına girmiş olan ...'ın, bu durumu gizleyerek elindeki malları müvekkiline satışını gerçekleştirdikten kısa bir süre sonra şirketi tamamen kapatacağını beyan etmesi üzerine kapatılacak bir şirket/markayı kendisine pazarladığı için zarara gireceğini davacıya beyan etmesi üzerine ... tarafından, ... adı altında beş yıl boyunca bu markayı kullanabileceğini, yeni bir marka yaratılması konusunda yardımcı olacağını beyan ettiğini, ... Ltd. Şti. tarafından üretilen ve müvekkiline satılan ... markalı bir çok ürünün de müvekkilinin elinde kaldığını, davacının da önerisi ile ... markasını oluşturduğunu, ... başvuru numarasıyla <<...>> markasının 26 ve 24 nice koduyla tescil başvurusunda bulunduklarını, 03.03.2016 tarihinde markanın koruma altına alındığını ve 01.04.2016 tarihinde ilan edilmesine karar verildiğini, ... Alışveriş Merkez Müdürlüğüne ... imzalı 01.04.2016 tarihinde yapılan başvuru ile; müvekkili şirketin ... markalı ürünleri satmasına, ... markasına ait tabelayı da 24.08.2020 tarihine kadar kullanmasına izni olduğunun bildirildiğini, ... başvuru numarasıyla <<...>> markasının 02.05.2016 tarihinde, ... başvuru numarasıyla <<...>> markasının 02.05.2016 tarihinde, ... başvuru numarasıyla <<...>> markasının 02.05.2016 tarihinde koruma altına alındığını, davacı tarafından, şirketler yetkilisi müvekkili ...'e, ... markasının satın alınmasının teklif edildiğini ve yüksek bedel talep edildiğini, markanın talep edilen yüksek bedel ile satın alınmayacağının ifade edilmesi üzerine, ..., ... markasının ... İnş. Otomotiv Güvenlik Sistemleri Organizasyon San. ve Tic. Ltd. Şti. tarafından kötüniyetli olarak ... markası yaratılarak kullanıldığı iddiasında bulunulduğunu, markası tescil edilen ve dantel kaynaklı <<..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... >> isimli tescil edilmiş bir çok marka olduğunun da T.P.E. kayıtlarında yer aldığını, ... markasının, ... Ltd Şti tarafından kullanılmasına izin verilmiş olduğunu, ... Ltd. Şti. tarafından müvekkiline satılan ürünlere ait faturaların üzerinde de, ... markasının şirkete ait olduğunun anlaşıldığını, davanın reddi gerektiğini beyan etmiştir. İlk Derece Mahkemesince; "Davanın, davalı adına www...com uzantılı alan adına erişimin engellenmesi, davalı eylemlerinin haksız rekabet ve marka hakkına tecavüz teşkil ettiğinin tespiti, men’i ve durdurulması, 50.000 TL maddî, 200.000 TL manevi, 50.000 TL marka itibar tazminatına hükmedilmesine ilişkin olduğu, ... tescil numaralı davacı adına tescil edilmiş şekil markasının 45. sınıfta 01.12.2016 tarihinde dava dışı ... İsimli kişiye devir edildiği, ... kod numaralı dantell şekil markasının 35. sınıfta davacı adına tescil edildiği, 05.12.2016 tarihinde dava dışı ...‘a devir edildiği, ... nolu D ibareli şekil markasının 03 / 04 / 05 / 08 / 15 / 16 / 20 / 21 / 22 / 27 / 39 ve 43. sınıflarında davacı adına tescilli olduğu ve 3 2.2016 tarihinde dava dışı ... İsimli kişiye devir edildiği, ... nolu ... şekil markasının 35. sınıfta tescilli olduğu ve 01.12,2016 tarihinde dava dışı ... İsimli kişiye devir edildiği, ... nolu ... şekil markasının 35.sınıfda tescilli olduğu ve 05.12.2016 tarihinde dava dışı ... İsimli kişiye devir edildiği, ... nolu ... şekil markasının 35.sınıfda tescilli olduğu ve 05.12,2016 tarihinde dava dışı ... İsimli kişiye devir edildiği, ... nolu ... markasının 3,4,5,8,15,16,20,21,27,39,43, sınıfta tescilli olduğu ve 01.12.2016 tarihinde dava dışı ... İsimli kişiye devir edildiği, ... nolu ... markasının 43. .sınıfda tescilli olduğu ve 01.12,2016 tarihinde dava dışı ... İsimli kişiye devir edildiği, dolayısıyla 18.11.2016 tarihinde devri talep edilen markaların tamamının dava dışı ... isimli şahsa devir edildiği anlaşıldığı, davacının devir tarihinden önceye ilişkin olarak, markaların sahibi olduğu döneme ilişkin taleplerde bulunabileceği, Davalıların 2016/19112 kod numaralı ve ... ibareli şekil markası yönünden 26. sınıfda “Danteller ve nakıslar (aplikeler) güpürler, fistolar, dar dokumalar, şeritler ve kurdeleler, ekstraforlar, fitilller, giysiler için kumaştan yapılmış hazır harfler ve rakamlar, armatör, rütbe işaretleri, vatkalar” emtiaları bakımından 28.03.2016 tarihinde tescil müracaatında bulundukları ve markanın 15.08.2017 tarihinde davalı adına tescil edildiğinin anlaşıldığı, İzmir FSHHM'nin 2016/80 D. iş sayılı tespit dosyası ile; davalılardan ... San ve Ltd. Şti'ne ait olduğu tespit edilen "... Mahallesi ... Sokak No:... Bornova İZMİR adresli mağazada: davalı yanın işyeri bahçesindeki tabelalar üzerinde, işyeri tabelası, bahçedeki flamalar üzerinde ve işyeri içerisindeki pankart üzerinde "..." yazısının yer aldığı, işyerinde bir kısım ev tekstil ve dekorasyon ürünleri üzerindeki etiketlerde, kartvizitlerde "..." yazılarının yer aldığı, davalılardan... Ltd. Şti.'ne ait ... AVM Karşıyaka İZMiR" adresli mağazada; işyeri tabelasında ... yazısının yer aldığı, işyerinin ev tekstili, bornoz, havlu dekorasyon mağazası olarak işletilmekte olduğu, işyerinde bir kısım ev tekstil ve dekorasyon ürünleri üzerindeki etiketlerde, kartvizitlerde ‘'..." yazılarının yer aldığı, işyeri kartviziti üzerinde ... yazısının yer aldığının tespit edildiği, erişimin engellenmesi talep edilen www...com uzantılı alan adı bakımından ise sitenin başvurucusunun dava dışı bir şahsa ait olduğu, site içinde ... ibarelerinin kullanıldığının tespit edildiği, Davalı ...’nın ... ibareli kullanımlarının tescilli bir marka hakkına dayalı olduğundan marka hakkını ihlal yada haksız rekabet söz konusu olmadığı, ...Ltd, Şti’nin ... Alışveriş Merkezi ... Kat No:... numaralı adreste ... markalı ürünler satmasına, ... markasını sadece belirtilen adreste tabela olarak kullanmasına 24/03/2020 tarihine kadar tarafımızdan izin verilmiştir....'’şeklinde tanzim edilmiş olan evrak kapsamı dikkate alındığında da davalıya açıkça izin verilmiş olması karşısında, marka hakkını ihlalin gerçekleşmediğinin de sabit olduğu, Diğer davalı ... ve ... yönünden de marka hakkını ihlal fiiilinin gerçekleşmediğinin, toplanan deliller ve bilirkişi raporu kapsamı ile sabit olduğu, Davacının kullandığı ... markasına ayırt edicilik sağlayacak bir unsur katılmadığından markanın zayıf marka olduğu, her ikisi de tescilli marka olsa da, ayırt edici gücü zayıf bir markanın yararlanacağı koruma düzeyinin, ayırt edici gücü yüksek bir markanın yararlanacağı koruma düzeyiyle eşit olmayacağı, davacının ... ibareli markası ile davalı adına tescilli ... ibareleri arasında karıştırılma ihtimali bulunmadığı, ... ibaresinin zayıf bir marka olduğu, davalılardan ... Güv. Sistemleri Org. San. Ve Tic. Ltd. Şti/rin tescilli markası ve davacı yanın evvelce verilmiş olan yazılı muvafakati ile kullanımlarını sürdürdüğü; davalıların sair kullanımlarının nihai tüketici nezdînde iltibasa sebebiyet vermeyeceği, www... ibareli alan adı üzerinde gerçekleştiren kullanımların hukuka aykırılık teşkil etmediği tespit edildiğinden toplanan deliller kapsamına göre davanın redddine "karar verilmiştir. Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; 1-Mutlak ve itiraza tabi tescil engelleri bulunsada, herhangi bir ibare/şekil marka olarak tescil edildiğinde marka korumasından faydalanacağını, tescil ile koruma sağlandığından ve müvekkiline ait marka tescilli olduğundan, tescil aşamasında ileri sürülebilecek itirazların varlığı gerekçe gösterilerek korumadan faydalanmasının engellenemeyeceğini, yasal düzenlemede zayıf marka tanımı bulunmadığından, ilk derece mahkemesinin zayıf marka ile ilgili açıklamalarının yasal dayanağı olmadığını, tescilli markanın korunma talebi reddedildiğinde, yasal dayanağının gösterilmesi gerektiğini, gerekçeli kararda açık bir yasal düzenleme göstermek yerine tartışmaya açık kısmi bir yorum ile yetinildiğinden, ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılması gerektiğini, Davalı tarafça, ... ibaresi ile birlikte yazı stili, kullandığı renk ve figürler olmak üzere müvekkiline ait markanın tüm özellikleri ile birlikte kullanıldığını, 2-Muvafakatin sınırlı bir süre, yer ve ürün/tabela ile ilgili olup, sadece elindeki ürünleri satmak için verilmiş kısıtlı yetki olduğunu, üretimde, birden çok yerde ve üründe kullanmasına izin verilmediğini, bilirkişi raporunda bu hususun incelenmediğini, gerekçeli kararda tartışılmadığını, 3-Davalılar hakkında İzmir 2. FSHCM'nin 2017/146 Esas sayılı dosyasından açılan davanın sonucu beklenmeksizin hüküm kurulmasının doğru olmadığını, 4- ... soruşturma dosyasına sunulan ve bilirkişi raporu ile bu davada alınan bilirkişi raporları arasında fark bulunduğunu, raporların taraf ve konuları aynı olduğundan her iki rapor arasındaki çelişki giderilmeden hüküm kurulmasının hatalı olduğunu, 5-Davalılar, müvekkiline ait markanın varlığını bilerek aynısını kullandıklarından, kötü niyetli olduklarını, 6-Müvekkiline ait marka bir bütün olarak dikkate alındığında, davalı tarafın aynı şekildeki kullanımının tüm tüketiciler üzerinde karıştırma ihtimalini doğuracağını, soyut bir anlatım ile aksinin iddia edilmesinin kabul edilemeyeceğini, usul ve yasaya aykırı olan ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını, davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. İnceleme, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK)355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Davacı tarafın talebi; ... Şirketi'ne yeni bir marka /şirketle anlaşma yapmasına kadar alt kiralamaya konu mağaza ve kira sözleşmesinin süresi ile sınırlı olmak üzere kalan malların satışı için sahibi olduğu TPE nezdinde tescilli ... markasını kullanmasına izin verildiği halde, davalıların ... markasına ... kelimesini eklemek suretiyle başka yerlerde mağazalar açmak, ... Şirketi'nin ... adı altında kullanımını yaygınlaştırmak suretiyle kötü niyetli davranarak marka hakkına tecavüz ettiğinden, haksız rekabette bulunduğundan, davalı adına www...com uzantılı alan adına erişimin engellenmesine, davalı kullanımının haksız rekabet ve marka hakkına tecavüz teşkil ettiğinin tespitine, men’ine, durdurulmasına, 50.000 TL maddî, 200.000 TL manevi, 50.000 TL marka itibar kaybı tazminatının tahsiline ilişkindir. Mahkemece; Davalı ...’nın ... ibareli kullanımlarının tescilli bir marka hakkına dayandığından marka hakkını ihlal yada haksız rekabet söz konusu olmadığı, ...Ltd, Şti’nin ... Alışveriş Merkezi'ndeki adreste ... markalı ürünler satmasına, ... markasını sadece belirtilen adreste tabela olarak kullanmasına 24/03/2020 tarihine kadar izin verildiğinden, marka hakkını ihlalin gerçekleşmediği, Diğer davalı ... ve ... yönünden de marka hakkını ihlal fiiilinin gerçekleşmediğinin, toplanan deliller ve bilirkişi raporu ile sabit olduğu, Davacının ... markasına ayırt edicilik sağlayacak bir unsur katılmadığından markanın zayıf marka olduğu, davacının ... ibareli markası ile davalı adına tescilli ... ibareleri arasında karıştırılma ihtimali bulunmadığı, ... ibaresinin zayıf bir marka olduğu, davalılardan ... San. Ve Tic. Ltd. Şti/rin tescilli markası ve davacı yanın evvelce verilmiş olan yazılı muvafakati ile kullanımlarını sürdürdüğü; davalıların sair kullanımlarının nihai tüketici nezdînde iltibasa sebebiyet vermeyeceği, www.... ibareli alan adı üzerinde gerçekleştiren kullanımların hukuka aykırılık teşkil etmediği tespit edildiğinden toplanan deliller kapsamına göre davanın redddine karar verilmiştir. Karar aleyhine davacı vekili istinaf yasa yoluna başvurmuştur. 1-Davalı ... Şti "..." markası için 28.03.2016 tarihinde tescil başvurusunda bulunduğu ve 15.08.2017 tarihinde davalı adına tescil edildiği tespit edildiğinden, bu marka davacının muvafakat verdiği 01/04/2016 tarihinden önceki tarih olan 28/03/2016 başvuru tarihinden itibaren korunduğundan, tescilli markanın sahibi tarafından kullanılması hükümsüzlük kararı verilinceye kadar engellenemeyeceği gibi, tescilli başka marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet oluşturmayacağından, davacı tarafın ... markasının kullanımı sebebiyle marka hakkına tecavüzün ve haksız rekabetin varlığına ilişkin istinaf sebebinin reddine karar verilmesi gerekmiştir. ... ibaresi, davalılardan ... Tic. Ltd. Şti.'ne ait ... AVM Karşıyaka İZMiR" adresli mağazada, işyeri tabelasında kullanıldığı tespit edildiğinden ve bu kullanım 01/04/2016 tarihli muvafakat kapsamında kaldığından, marka hakkına tecavüzün ve haksız rekabetin varlığına ilişkin istinaf sebebinin reddine karar vermek gerekmiştir. İlk derece mahkemesinin zayıf marka tanımı ülkemiz yasalarında açıkça yer almamakla birlikte, Ülkemizin de kabul edip imzaladığı 02.10.2014 tarihinde yayınlanan "Nispi Red Nedenlerine İlişkin Ortak Uygulama Hakkında Ortak İletişim- Karıştırılma İhtimali(Ayırt edici olmayan/zayıf bileşenlerin etkisi) başlıklı mutabakat metninde: “OHİM ve Avrupa Birliği'ne bağlı marka ofisleri, Avrupa Marka ve Tasarım Ağı yoluyla uygulanacak Uyumlaştırma Programı kapsamında işbirliğini sürdürme taahhütleri doğrultusunda, karıştırma ihtimalinin (nispi ret nedenleri) incelemesinde markaların ayırt edici olmayan/zayıf bileşenlerinin etkisine ilişkin ortak bir uygulama konusunda ortak bir mutabakata varmıştır. Ortak uygulama, uzmanların ve aynı şekilde kullanıcıların faydalanması için şeffaflığı, hukuki kesinliği ve tahmin edilebilirliği daha fazla artırmak amacıyla bir Ortak İletişim yayınlanarak kamuya duyurulmuştur. Bu ortak uygulamanın amacı markaların ayırt edici olmayan/zayıf bileşenlerinin karıştırılma ihtimali değerlendirilmesinde etkisine yönelik yaklaşımda bir bütün sağlamaktadır” maddesiyle amacı açıklanan metinde yer almakta olduğundan, ülkelerin kabul edip imzaladıkları uluslararası mutabakatlar da imzalayan ülkeler için ulusal mevzuat gibi değerlendirilmesi gerekeceğinden, zayıf marka kavramının yasal mevzuatta olmadığı, tartışmaya açık yorum olduğuna ilişkin istinaf sebebinin reddine karar verilmiştir. Davacı markası ... olup, bu şekli ile kullanıldığından, hükümsüzlük kararı verilinceye kadar kullanımı engellenemeyeceğinden, davalı markası halen koruma altında olduğundan, davacı markasının tüm özellikleri ile birlikte yer alması sonuca etkili oladığından bu yöne ilişkin istinaf sebebinin reddi gerekmiştir. 2-Dosya içerisinde mevcut 01/04/2016 tarihli ... tarafından "... Alışveriş Merkezi Müdürlüğü'ne" verilmiş muvafakatnamede; "Sahibi olduğum ... markası ile ... Alışveriş Merkezinde kiracınızım.... özel sebeplerden dolayı firma olarak sektörden çekilme kararı almış bulunmaktayız. Bayimizin ve alışveriş merkezinizin bu karardan mağdur olmamaları için; ... LTD.ŞTİ.'nin hali hazırda mağazamız bulunan ... Alışveriş Merkezi ... Kat No: ... numaralı adreste ... markalı ürünler satmasına, ... markasını sadece yukarıda belirtilen adreste tabela olarak kullanmasına 24/08/2020 tarihine kadar tarafımızdan izin verilmiştir." ibarelerinin bulunduğu tespit edilmiştir.Muvafakatnamede ... markası için verilen izin; sadece ... Alışveriş Merkezi ... Kat No: ... numaralı adreste tabela olarak kullanılması, ... markalı ürünlerin satılmasına, ilişkindir. Davalı ... Şti "..." markası için 28.03.2016 tarihinde tescil başvurusunda bulunduğu ve 15.08.2017 tarihinde davalı adına tescil edildiği tespit edildiğinden, bu marka davacının muvafakat verdiği 01/04/2016 tarihinde önceki tarih olan 28/03/2016 başvuru tarihinden itibaren korunduğundan, tescilli markanın sahibi tarafından kullanılması marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet oluşturmayacağından, davacı tarafın ... markasının kullanımına ilişkin olarak verilen iznin aşımı suretiyle marka hakkına tecavüzün ve haksız rekabetin varlığını ilişkin istinaf sebebinin reddine karar verilmesi gerekmiştir. İzmir FSHHM'nin 2016/80 D. iş sayılı tespit dosyası ile; davalılardan ... San ve Ltd. Şti'ne ait olduğu tespit edilen "... Mahallesi ... Sokak No:... Bornova İZMİR adresli mağazada: davalı yanın işyeri bahçesindeki tabelalar üzerinde, işyeri tabelası, bahçedeki flamalar üzerinde ve işyeri içerisindeki pankart üzerinde "..." yazısının, işyerinde bir kısım ev tekstil ve dekorasyon ürünleri üzerindeki etiketlerde, kartvizitlerde "..." yazılarının yer aldığı tespit edilmiş olup, "..." markası davalı yana ait olduğundan, davacının ... markasına ilişkin kullanım bulunmadığından, ...'ın kişisel kullanımına ilişkin delil olmadığından, ayrıca davalılardan ... Tic. Ltd. Şti.'ne ait ... AVM Karşıyaka İZMiR" adresli mağazada, işyeri tabelasında ... yazısının yer aldığı, işyerinde bir kısım ev tekstil ve dekorasyon ürünleri üzerindeki etiketlerde, kartvizitlerde ‘'..." yazılarının yer aldığı, işyeri kartviziti üzerinde ... yazısının yer aldığının tespit edilmiş ise de; adres davacının muvafakat verdiği ... alışveriş merkezi olması nedeniyle izin kapsamında kaldığından, marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet oluşturmayacağından, davacı vekilinin ... markası yönünden izin aşımı suretiyle marka hakkına tecavüzün ve haksız rekabetin varlığını ilişkin istinaf sebebinin reddine karar verilmesi gerekmiştir. 3- İzmir 2. FSHCM'nin 2017/146 Esas sayılı dosyası iken mahkemenin kapatılarak dosyanın devredildiği İzmir 1. FSHCM'nin 2017/342 esas numarasını alan davasının ...'ın 13/07/2016 tarihli şikayeti üzerine, şüpheliler ... ve ... aleyihen, marka hakkına tecavüz suçundan 23/06/2017 tarihinde açılmış kamu davası olduğu, C. Savcılığı'nca alınan 23/03/2017 tarihli raporda ... tescil numaralı ..., ... tescil numaralı ..., ... tescil numaralı ... markasına iktibas ve iltibasa sebebiyet verdiği, markanın ... tarafından dava dışı kişiye devredildiğinden, hukuki nitelendirmenin C. Savcılığı'na ait oldu görüşünün bildirildiği tespit edilmiştir. Dava ve şikayete dayanak yapılan 2016/80 D. İş dosyasında talep tarihinin; 06/09/2016, mahallinde inceleme tarihi, 20/09/2016 olup, görülmekte olan dava 16/11/2016 tarihinde açılmış, C. Sacılığı'na şikayet 13/07/2016 tarihinde, mahallinde inceleme 23/09/3016 tarihinde yapılmıştır. Davacı tarafından, tecavüz edildiğini iddia ettiği tüm markalar, dava dışı, ...ın 18/11/2016 tarihli tam devir talebi üzerine değişik tarihlerde adına tescil edilmiş olup, davalı tarafın bu yöndeki itirazı üzerine davacı tarafın verdiği cevaba cevap dilekçesi ile dava açılmadan önce markaların devir edildiği, talebin devirden önceki tarihe ilişkin olduğu beyan edilmekle tüm markaların görülmekte olan davadan önce dava dışı kişiye devredildiği sübuta ermiştir. Davacı dava açtığı tarih itibariyle markaların maliki ve hak sahibi olmadığından, her dava davanın açıldığı tarihteki koşullara göre değerlendirileceğinden, marka hakkına tecavüzün ve haksız rekabetin men'i davası açma hakkı mevcut değil ise de; dava tarihinden önceki tecavüz ve haksız rekabeti kanıtlamak koşulu ile tazminat talep edebilir. Dosya içerisinde davacının markayı dava dışı, ...'a devrine ilişkin sözleşme mevcut olmadığı gibi, davadan önce devir edildiğine dair beyan dışında, devir tarihine ilişkin davacı beyanı da olmadığından, kesin devir tarihinin tespiti mümkün olmamıştır. Markanın devrine ilişkin hükümler 3. kişiler yönünden tescil ve ilandan itibaren hüküm ifade ederse de, herkesin haklarını kullanırken iyi niyetle davranması gerektiğine ilişkin karine uyarınca, davacının devir sözleşmesi tarihinden itibaren bu markaya dayalı hak talep edemez. Değişik iş tespit dosyasında mahallinde inceleme 20/09/2016 tarihinde, C. Savcılığınca mahallinde inceleme 23/09/2016 tarihinde yapıldığından, davacı tarafın bu tarihlerden öncesine ilişkin marka hakkına tecavüz ve haksız rekabete ilişkin delili bulunmamaktadır. Değişik iş dosyasında davacıya ait ... markasının sadece 01/04/2016 tarihli sözleşmedeki adresteki işyeri tabelası üzerinde olduğu tespit edildiğinden, izin dahilinde olduğu, ... markasının 15/08/2017 tarihli tescil ile ... tescil numarası ile 28/03/2016 tarihinden itibaren davalı taraf adına koruma altında olduğu tespit edilmiştir. Ceza yargılamasında da bu deliler kapsamında karar verilmesi gerektiğinden, bu delillerin aksini gösterir belge ibraz edilmediğinden, davacının marka devir tarihinin kesin tespiti ve ceza davasının sonucunun beklenmesi verilecek karara etkili olmadığından, mahkemelerin dava ekonomisi ilkesi uyarınca davaları en az masrafla ve en kısa sürede sonuçlandırma yükümlülüğü bulunduğundan, davacı vekilinin ceza davasının sonucunun beklenmesine ilişkin istinaf sebebinin reddine karar verilmesi gerekmiştir. 4-Ceza dosyasındaki eylem ve hukuk mahkemesine dayanak yapılan eylem aynı olması sebebiyle raporlar arasında aykırılık olması halinde giderilmesi gerekir ise de, şikayetçi ve şikayet edilen arasında 01/04/2016 tarihli anlaşma olduğu, markaların rapor tarihi itibariyle şikayetçi tarafından devredildiği, ... markasının tescil sürecinin devam ettiği belirtilmek suretiyle hukuki değerlendirmenin C. Savcılğı'na ait olduğu beyan edildiğinden, mahkemece alınan raporda ... markasının tescilli olması sebebiyle, tescilli marka için marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet oluşmayacağı belirtildiğinden, raporlar arasında aykırılık bulunmadığından, istinaf sebebinin reddi gerekmiştir. 5-Dosya kapsamından davacıya ait ... markasının sadece ... AVM Karşıyaka İZMiR" adresli mağazada, işyeri tabelasında ... yazısının yer aldığı, bu kullanımın verilen muvafakat kapsamında olduğu, diğer kullanımların ... markası olduğu sübuta ermiştir. Dosya kapsamında davacının davalı tarafa kendi markasını oluşturması konusunda yardım etmeyi kabul ettiği sabittir. Davalı tarafın markasının başvuru tarihi, davacının muvafakat verdiği 01/04/2016 tarihinden önceki tarih olan 28/03/2016 tarihi olup, bu hali ile davacının muvafakat tarihi itibariyle davalı tarafın markasından haberdar olduğu anlaşılmaktadır. Davalı tarafın ... markasını kullandığından muvafakat tarihi itibariyle haberdar olduğu halde kullanımına izin veren davacının, marka tescil edildikten sonra kötüniyet iddiasında bulunması hakkın kötüye kullanılması olup, hiçbir hukuk düzeninde hakkın kötüye kullanımı korunamayacağından istinaf sebebinin reddine karar verilmiştir. 6-Davalı taraf, adına tescilli ... markasını kullanmakta olup, tescilli markanın, hükümsüzlük kararı verilip sicilden terkin edilinceye kadar sahibi tarafından kullanımı yasaklanamayacağından, davada marka hükümsüzlüğüne ilişkin talep bulunmadığından, davacı vekilinin müvekkiline ait marka bir bütün olarak dikkate alındığında, davalı tarafın aynı şekildeki kullanımının tüm tüketiciler üzerinde karıştırma ihtimali doğuracağı, soyut bir anlatım ile aksinin iddia edilmesinin kabul edilemeyeceğine ilişkin istinaf sebebinin reddine karar verilmesi gerekmiştir. Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dosyadaki tespitlere ve uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kurallarına göre, 6100 Sayılı HMK'nın 355. maddesi gereğince istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda ilk derece mahkemesi kararında esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, davacı vekilinin istinaf talebinin, 6100 Sayılı HMK'nın 353/1-b/1. maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaat ve sonucuna varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- Usûl ve yasaya uygun İstanbul 1. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi'nin 27/02/2018 tarih ve 2016/218 E. 2018/54 K. Sayılı kararına karşı davacı vekili tarafından yapılan istinaf talebinin 6100 Sayılı HMK'nın 353/1-b/1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2- 492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 80,70 TL maktu istinaf karar ve ilam harcından peşin yatırılan 35,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 44,80 TL harcın davacıdan tahsiliyle Hazineye gelir kaydedilmesine, 3- Davacı tarafça istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, 4- İncelemenin duruşmasız olarak yapılması sebebiyle taraflar yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, 5- Taraflarca yatırılan gider avansından harcanmayan kısmın karar kesinleştiğinde iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 20/07/2017 tarih ve 7035 Sayılı Kanunun 31. maddesiyle değişik 6100 Sayılı HMK'nın 361/1. maddesi gereğince, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Yargıtay'a temyiz başvurusunda bulunma yolu açık olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi. 03/03/2022



Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi