
Esas No: 2014/6583
Karar No: 2014/7397
Karar Tarihi: 09.05.2014
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2014/6583 Esas 2014/7397 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul 20. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 24/12/2013
NUMARASI : 2011/466-2013/548
Taraflar arasındaki rücuan tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı İ.. M.. vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili müvekkili tarafından kasko sigorta poliçesi ile sigortalanan aracın, davalıların sorumluluğundaki rögar kapağına çarpması sonucunda hasar gördüğünü, hasar bedelinin sigortalıya ödendiğini ileri sürerek, 5.025,00 TL"nin davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekilleri davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece iddia, savunma ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davalı Belediye Başkanlığı aleyhine açılan davanın kapağın davalı sorumluluk bölgesinde olmadığı gerekçesi ile reddine, davalı İSKİ yönünden davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı İ.. M.. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle geıekiıricı sebeplere ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı İ.. M.. vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Davalı Belediye Başkanlığı aleyhindeki dava, sorumluluğundaki yol üzerinde bulunan rögar kapağı ile ilgili bakım çalışması nedeniyle ve gerekli işaretlemeleri yapmaması sebebine (hizmet kusuruna) dayanılarak açılan rucüen tazminat istemine ilişkindir.Yargı yolu kavramı, bir hukuk sisteminde, herhangi bir davanın o hukuk sistemine dahil yargı haklarından hangisinde bakılacağını ifade eder. Uyuşmazlığın hangi yargı kolunda bakılacağı hususu, davanın genel şartlarından olup mahkemece resen dikkate alınması gerekir.
Bir kamu hizmeti görmekle yükümlü davalı idareye 2018 sayılı KTK"nun 7/a maddesinde; karayollarında mal ve can güvenliği yönünden gerekli işaretlemeleri yaparak önlemleri almak ve aldırma görevleri verilmiş bulunmaktadır. Bu görevin 2018 sayılı yasada verilmiş olması bunun ihlali nedeniyle oluşacak zarardan dolayı idarenin Özel Hukuk hükümlerine tabi olacağı sonucunu doğurmaz. Hizmet kusurundan kaynaklanan zararlar yönünden idare aleyhine tam yargı davasının idari yargı yerinde açılması gereklidir. Esasen 2018 Sayılı Yasanın hukuki sorumluluğa ilişkin 85. v.d. maddelerinde araç işletenin sorumluluğu bu yasa kapsamı dışında tutulmuştur.
Bu durumda mahkemece, davalı Büyükşehir Belediye Başkanlığı yönünden yargı yolu bakımından görevsizlik kararı verilmesi gerekirken işin esasına girilerek yazılı olduğu gibi davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1 numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı İ.. M.. vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine, 2 numaralı bentte açıklanan nedenlerle hükmün davalı Büyükşehir Belediyesi yönünden BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı İ.. M.."ne geri verilmesine 09.05.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.