
Esas No: 2021/2235
Karar No: 2022/322
Karar Tarihi: 17.02.2022
BAM Hukuk Mahkemeleri İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2021/2235 Esas 2022/322 Karar Sayılı İlamı
T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO : 2021/2235
KARAR NO : 2022/322
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 01/10/2021
NUMARASI : 2020/350 Esas, 2021/712 Davalı
DAVA : KONKORDATONUN TAMAMEN FESHİ
KARAR TARİHİ : 17/02/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 17/02/2022
İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2020/350 Esas ve 2021/712 Karar sayılı dava dosyasından yapılan yargılama sonucunda konkordatonun feshi talebinin reddine dair verilen karara karşı davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya, Dairemize gönderilmiş olmakla HMK'nın 353. maddesi uyarınca dosya üzerinden inceleme yapıldı.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı borçlu hakkında İzmir 3 ATM'nin 2018/1136 Esas sayılı dava dosyasında 06/12/2019 tarihli kararla konkordatonun tasdikine karar verildiğini, kesin mühlet içerisinde alacaklılara çağrı yapılması üzerine 724.436,33-TL nakdi, 74.130,00-TL gayri nakdi olmak üzere toplam 798.566,33-TL alacaklarını bildirdiklerini ancak bildirdikleri alacağın tamamının borçlu tarafından kabul edilmediğini, borçlunun ticari defterler ve kayıtlarına göre alacaklarının 533.622,91-TL olarak gösterildiğini, böylelikle çekişmeli alacağın ortaya çıktığını, davalı borçlu şirketin bildirdikleri alacağı kabul etmemekte kötü niyetli olduğunu ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 724.436,33-TL nakdi, 74.130,00-TL gayri nakdi olmak üzere 798.566,33-TL alacaklarının alacaklılar listesine eklenmesine, İİK 308/f maddesi uyarınca kötü niyetli borçlunun konkordatosunun feshine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın dava dilekçesinde 724.436,33-TL nakdi alacağı olduğu iddiası söz konusu ise de alacaklılar toplantısında alacak bakiyesinin 934.964,44-TL olarak bildirdiğini, bankanın alacak iddialarının kendi içerisinde çelişkili ve kötü niyetli olduğunu, müvekkilinin konkordatonun feshini gerektirir kötü niyetli davranışının bulunmadığını, konkordatonun feshine karar verilebilmesi için tasdik kararının kesinleşmesinin zorunlu olduğunu, ancak davacı tarafından tasdik kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurulduğunu, bu aşamada davacının bu davayı açmakta hukuki yararının bulunmadığını ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI :
Mahkemece yapılan yargılama sonunda; ''...Davacının nizalı alacakla ilgili talebinin alacak davası niteliğinde olduğu, arabuluculuk dava şartına tabi olduğu anlaşılmakla, alacak davası bu davadan tefrik edilerek mahkememizin ayrı bir esas sırasına kaydolunmuş, İİK 308/f maddesine dayalı konkordatonun feshi davasına mahkememizin 2020/350 esas sayılı davası üzerinden devam olunmuştur.
Davacı vekili 21/10/2019 tarihli ve 27/11/2020 tarihli dilekçelerinde; davalı şirketin kötü niyetli olarak alacaklarını eksik kaydettirmesi nedeniyle ve ayrıca süreç içerisinde borcu ödeme gayretinde olduğunu gösterir davranışta bulunmaması sebebiyle konkordatonun feshini istediklerini bildirmiştir. Davalı vekili 13/11/2020 tarihli duruşmada; bu davanın başlangıçta konkordatonun tamamen feshi talebine ilişkin olduğunu, dava dilekçesinden sonra ileri sürülen konkordatonun kısmen feshi talebinin bu davanın konusu olmadığını, iddianın genişletilmesine muvafakat etmediklerini beyan etmiştir.
Dava başlangıçta borçlunun alacaklı tarafından bildirilen alacağın tamamını kabul etmediğinden dolayı kötü niyetli olduğu ileri sürülerek İİK 308/f maddesine dayalı konkordatonun tamamen feshi davası açılmış, cevap dilekçesinin sunulmasından sonra borçlunun kabul ettiği ve konkordato projesine dahil edilen alacağın da ödenmediği ileri sürülerek kısmen feshi talep edilmişse de, davalının iddianın genişletilmesine muvafakat etmemesi gözönünde bulundurularak bu davaya İİK 308/f maddesi kapsamında konkordatonun tamamen feshi davası olarak devam edilmiş ve değerlendirme yapılmıştır.
Davalı şirket hakkındaki konkordatonun feshine dair İzmir 3 ATM'nin 2018/1136 esas 2019/1146 karar sayılı kararının istinaf ve temyiz yolları tüketilerek temyiz aşamasında düzeltilerek onanması ile 23/06/2021 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.
Mahkememizin 2018/1136 esas sayılı dosyasına projesi kapsamında borcun ödenip ödenmediği konusunda kayyım ... tarafından sunulan raporların ilgili bölümden örnekleri dosyamıza eklenmiştir.
Davamız, İİK 308/f maddesine dayalı konkordatonun tamamen feshi talebine ilişkindir.
İİK 308/f-1 maddesinde "her alacaklı kötü niyetli sakatlanmış konkordatonun feshini tasdik kararını vermiş olan mahkemeden isteyebilir" hükmüne yer verilmiştir.
Davacı kesin mühlet içerisinde alacak bildirimine çağrı üzerine bildirdikleri alacaklarının tamamının borçlu tarafından kabul edilmediğini ve bu konudaki borçlu şirket kayıtlarıyla bankalarının talebinin örtüşmediğini bildirdikleri alacağın tamamını kabul etmeyen borçlunun kötü niyetli olduğunu ileri sürerek, İİK 308/f maddesi uyarınca konkordatonun tamamının feshini talep etmiş ise de alacaklının bildirdiği alacağın tamamını kabul etmeyen alacaklının sırf bu nedenle kötü niyetli olduğunu kabule olanak bulunmadığı bunun aksinin kabulü halinde alacaklılara üstünlük sağlayan, İİK'daki nizalı alacakla ilgili hükümleri manasız kılan bir durumun ortaya çıkacağı, davacının konkordatonun feshini gerektirir başkaca bir kötü niyet iddiasında bulunmadığı...'' gerekçesi ile Davacının İİK 308/f maddesine dayalı konkordatonun feshi talebinin reddine, karar verilmiş, verilen bu karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ:
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkili bankanın yerel mahkemenin 2018/1136 Esas sayılı dosyasına süresi içerisinde alacak miktarını ve dayanak belgelerini ilettiğini, 04.04.2019 tarihi itibari ile fazlaya ve yanlış hesaplamaya ilişkin hakları saklı tutularak nakdi 724.436,33.TL ve gayrinakdi 74.130.TL olmak üzere toplam 798.566,33.TL alacaklarını olduğunu bildirdiklerini ancak alacaklılar toplantısındaki borçlu şirket defter kayıtlarına göre alacaklarının 533.622,91.TL olarak gösterildiğini, itirazlarına rağmen 06/12/2019 tarihinde konkordatonun tasdikine karar verildiğini ve bu kararın 16.12.2019 tarihinde ilan edildiğini, konkordato tasdik kararının kesinleştiğini, konkordato projesindeki taksitleri ödemeyen ve sadece kendi defter ve kayıtlarıyla alacaklarını belirleyen firmanın kötüniyetli olduğunun açık olduğunu ileri sürerek yerel mahkeme kararının kaldırılması istemiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI, HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE:
Dava, İİK.'nun 308/f madde ve fıkrasına dayalı kötüniyet nedeniyle konkordatonun tamamen feshi istemine ilişkindir.
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır.
İİK.'nun ''Konkordatonun tamamen feshi:'' başlıklı 308/f-(Ek: 28/2/2018-7101/37 md.) maddesine göre; Her alacaklı, kötü niyetle sakatlanmış konkordatonun feshini tasdik kararını vermiş olan mahkemeden isteyebilir. Konkordatonun tamamen feshi kararı kesinleştiğinde durum 288 inci madde uyarınca ilân edilir ve ilgili yerlere bildirilir. 308 inci madde hükmü bu hâlde de uygulanır.
Dosyadaki belgelere, kararın dayandığı delillerle, usul ve yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle davalı hakkında verilen ve kesinleşen konkordatonun kötü niyetle sakatlandığı iddiasının davacı tarafından ispatlanamamasına, kararda kamu düzenine ilişkin bir aykırılık bulunmamasına göre; kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, ihtilafın doğru olarak tanımlandığı, inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından, davacı vekilinin yerinde bulunmayan istinaf kanun yolu başvurusunun 6100 sayılı HMK'nın 353/(1)-b-1. maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 01/10/2021 tarih ve 2020/350 Esas ve 2021/712 Karar sayılı hükmü usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğundan davacı vekilinin istinaf kanun yolu başvurusunun 6100 sayılı HMK'nın 353/(1)-b-1. maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-İstinaf başvurusu sırasında alınması gereken 80,70.TL maktu harçtan peşin alınan 59.30.TL harcın mahsubu ile bakiye 21.40.TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-İstinaf başvurusu sırasında davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından davalı lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Kararın kesinleştirme, harç ikmali ve gider avansı iadesi işlemlerinin yerel mahkemece yerine getirilmesine,
6-Kararın Dairemizce taraf vekillerine tebliğine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde HMK'nın 361. maddesi uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 10 günlük süre içerisinde Yargıtay’a temyiz yolu açık olmak üzere 17.02.2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.