8. Hukuk Dairesi 2017/1609 E. , 2017/4522 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Kiralananın Tahliyesi
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.
K A R A R
Davacı alacaklı, 15.07.2009 başlangıç tarihli yazılı kira akdine dayanarak 30.11.2015 tarihinde haciz ve tahliye talepli olarak başlattığı icra takibi ile 2015 yılı kira alacağı 6.500 Euro karşılığı 19.877,65 TL’nin işlemiş faiziyle tahsilini talep etmiştir. Ödeme emri davalı borçluya 01.12.2015 tarihinde tebliğ edilmiş, davalı borçlunun takibe itiraz etmemesi üzerine takip kesinleşmiştir.
Davacı alacaklı İcra Mahkemesi"ne başvurarak otuz günlük yasal süre içerisinde kira borcu ödenmediğinden temerrüt nedeniyle kiralananın tahliyesine karar verilmesi isteminde bulunmuştur.
Davalı borçlu, ödenmemiş kira borcu olmadığını, kira bedelinin kira süresi dolduktan sonra ödendiğini, ancak davacının kira süresi dolmadan takip başlattığını, kendisinin o tarihte borcu olmadığını, kira süresinin bitmesinden sonra kira bedelini ödediğini, kira bedelinin de 1.500,00 TL olduğunu bildirerek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, borçlu hakkında haciz ve tahliye istemli takip yapıldığı, ödeme emrinin borçluya 01.12.2015 tarihinde tebliğ edildiği, davalı 13.10.2015 tarihli 1.500,00 TL’lik ödeme dekontunu dosyaya ibraz etmiş ise de, bunun kira borcuna karşılık olduğuna dair atıf olmadığından kabul edilmediği, kaldı ki kira borcunun tamamını karşılamadığı, borçlu takibe itiraz etmediği gibi 30 günlük yasal süre içerisinde takip konusu kira borcunun tamamını ödemediği, bu nedenle temerrüt şartlarının oluştuğu gerekçesi ile davanın kabulü ve tahliyeye karar verilmiş, karar davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kesinleşen icra takibi nedeniyle tahliye istemine ilişkindir.
Taraflar arasında 15.07.2009 başlangıç tarihli, 3 yıl süreli kira sözleşmesinin varlığı hususunda uyuşmazlık yoktur. Kira sözleşmesinde 2009 yılı kira bedeli 5.000 Euro, 2010 yılı kira bedeli 5.000 Euro ve 2011 yılı kira bedeli 6.000 Euro olarak belirlenmiş olup, bundan kira bedellerinin yıllık olarak ödeneceği anlaşılmaktadır. Ancak sözleşmede kiranın ne zaman ödeneceği belirtilmediğinden kiranın yıl sonuna kadar ödenebileceğinin kabulü gerekir. Bu durumda takip tarihi itibariyle takibe konu kira parası henüz muaccel olmadığından mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle kiralananın tahliyesine karar verilmesi doğru değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 sayılı Kanunla eklenen Geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nun 428.maddesi uyarınca kararın BOZULMASINA, taraflarca İİK"nun 366/3. maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve peşin harcın temyiz edene iadesine, 28/03/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.