Abaküs Yazılım
9. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/5614
Karar No: 2013/8889
Karar Tarihi: 14.03.2013

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2013/5614 Esas 2013/8889 Karar Sayılı İlamı

9. Hukuk Dairesi         2013/5614 E.  ,  2013/8889 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ... ASLİYE (İŞ) HUKUK MAHKEMESİ

    DAVA :Davacı, TİS"den doğan üyelik, dayanışma aidatına ilişkin ek dava alacağından ve faiz alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
    Yerel mahkeme, isteği hüküm altına almıştır.
    Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
    Y A R G I T A Y K A R A R I
    A) Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili 17.01.2011 tarihli dava dilekçesinde müvekkili İle dava arasında 01.03.1984-31.12.2009 tarihleri arası dönemler için TİS imzalandığını, davalıya bağlı işyerinde çalışmakta olan işçilerin isim listesinin üyelik ve danışma aidatı kesinti yazıları ile birlikte davalıya gönderildiğini, dava konusu donem içerisinde TİS" den yararlanan işçilerin ücretlerinden kesilen üyelik ve dayanışma aidatı alacaklarının davalı işveren tarafından müvekkili sendikaya ödenmediğini, ... Asliye (İş) Mahkemesinin 2009/573 Esas sayılı dosyası ile 01.03.1984-28.07.2009 tarihleri arası dönem için fazlaya ilişkin talep ve hakları saklı kalmak kaydıyla 2.000,00 TL alacak talebiyle kısmi dava açıldığını, öncelikle bu ek dava ile asıl dava dosyası arasında bağlantı olması nedeniyle birleştirilmesinin gerektiğini, alacaklara (ilk dava tarihinden itibaren) temerrüt tarihlerinden itibaren en yüksek işletme kredisi faizi İşletilmesini, hesaplanacak faiz alacağından şimdilik 1.000,00 TL talep ettiklerini belirterek 70.000,00 TL aidat ve 1.000,00 TL faiz alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    B) Davalı Cevabının özeti:
    Davalı vekili, açılan davayı ve daha önce aldırılan bilirkişi raporunu kabul etmediklerini, yeniden rapor aldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini beyan etmiştir.
    C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
    Dava dilekçesi, davacı vekili ile davalı vekilinin duruşmadaki beyanları, mahkemenin 2009/573 Esas sayılı dava dosyası, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamından; mahkemenin 2009/573 Esas sayılı dosyasının kısmi dava olduğu, bu dava sırasında bilirkişi raporunda alacak miktarı olarak 122.618,92 TL hesaplanması üzerine davacı tarafın iş bu dava dosyasını açtığı ve bu davanın ek dava niteliğinde bulunduğu, bu sebeple kısmi davada verilen hükmün ek dava İçin kesin delil teşkil edeceği, davacının talebinin asıl dava dosyası olarak nitelendirilen 2009/573 Esas sayılı dosyada hesaplanan 122.618,92 TL" nin hüküm altına alınmayan 70.000,00 TL" sine ilişkin olduğu, rapora göre daha önce hüküm tesis edildiğinden ve açılan iş bu davanın ek dava olması sebebiyle bilirkişice de yeniden hesaplama yapılmamış olup ; daha önceden hazırlanan rapor doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmiştir.
    D) Temyiz:
    Kararı davalı temyiz etmiştir.
    E) Gerekçe:
    1-Dava, 2821 Sendikalar Kanunun 61. Maddesi uyarınca sendika üyelik aidatı alacağı isteğine ilişkindir.
    Sendikalar Kanunu"nun 61. maddesinin birinci fıkrasında: "İşyerinde uygulanan Toplu İş Sözleşmesini tarafı olan işçi sendikasının, toplu iş sözleşmesi yapılmamışsa veya sona ermişse yetki alan işçi sendikasının yazılı talebi ve aidatı kesilecek sendika üyesi işçilerin listesini vermesi üzerine, işveren sendika tüzüğü uyarınca üyelerin sendikaya ödemeyi kabul ettikleri üyelik aidatını ve Toplu iş Sözleşmesi Grev ve Lokavt Kanunu gereğince Sendikaya ödenmesi gerekli dayanışma aidatını, işçilere yapacağı ücret ödemesinden kesmeye ve kestiği aidatın nevini belirterek tutarını ilgili sendikaya göndermeye mecburdur." Aynı maddenin ikinci fıkrasında ise, "Yukarıdaki fıkra gereğince sendika tüzüğüne uygun olarak kesilmesi istenen aidatı kesmeyen işveren ilgili sendikaya karşı kesmediği veya kesmesine rağmen bir ay içinde ilgili kuruluşa göndermediği miktar tutarınca genel hükümlere göre sorumlu olduktan başka aidatı sendikaya verinceye kadar bankalarca işletme kredilerini uygulanan en yüksek faizi ödemek zorundadır" denilmektedir.
    O halde; 2821 sayılı Sendikalar Kanunu"nun 61/1.maddesine göre bir işyerinde veya işletmede toplu iş sözleşmesi yapmak için 2822 Sayılı Toplu İş Sözleşmesi Grev ve Lokavt Kanununun 16. Maddesi uyarınca yetki belgesi alan işçi sendikası, yetki belgesine konu işyeri veya işletmede çalışan üyesi işçilerin listesini, sendika tüzüğüne göre üyelerin sendikaya ödemeyi kabul ettikleri üyelik aidatını ve sendikanın banka hesap numarasını işverene bildirmesi ve bu listeye göre üyelik aidatını kesilmesini ve sendikanın banka hesabına yatırmasını istemesi gerekir.
    Borçlar Kanunu"nun "Borçlunun temerrüdü" başlıklı 101. maddesinin birinci fıkrasında "Muaccel bir borcun borçlusu alacaklının İhtarı ile mütemerrit olur." İkinci fıkrasında ise "Borcun ifa edileceği gün müttefikan tayin edilmiş veya muhafaza edilen bir hakka istinaden iki taraftan birisi bunu usulen İhbarda bulunmak suretiyle tespit etmiş ise, mücerret bu günün hitamı ife borçlu mütemerrit olur." hükümleri yer almaktadır.
    Ayrıca 2821 sayılı Sendikalar Kanunu"nun 61/2. fıkrasında sendika üyelik aidatının bir ay İçerisinde sendikaya gönderilmesi öngörülmüş ise de; yukarıda açıklandığı şeklide kanunda işverene bir aylık ödeme süresi öngörülmesi temerrüt İçin yeterli görülmemiş, işverenin ayrıca temerrüde düşürülmesi gerektiği kabul edilmiştir.
    Toplu İş Sözleşmelerinde kesilen aidatın ne zaman sendikaya yatırılacağı hususu düzenlenmiş ise ( 2822 Sayılı Toplu İş Sözleşmesi Grev ve Lokavt Kanununun 16. Maddesi uyarınca yetki belgesi alan işçi sendikası, her yetki döneminde yetki belgesine konu işyeri veya işletmede çalışan üyesi işçilerin listesini, sendika tüzüğüne göre üyelerin sendikaya ödemeyi kabul ettikleri üyelik aidatını ve sendikanın banka hesap numarasını işverene bildirmesi koşulu ile } ayrıca ihtara gerek kalmadan bu tarihlerden itibaren faize karar verilmeli, düzenlenmemiş ise taraf sendikanın işvereni temerrüde düşürmesi gerekir. Dava tarihinden önce sendika tarafından işverenin temerrüde düşürülmesi söz konusu değil İse dava ve ıslah tarihi temerrüt tarihini oluşturmaktadır.
    Somut olayda, sendika île işveren arasında imzalanan Toplu İş Sözleşmesinde sendika aidatlarının ne şekilde ve hangi sürede davacı Sendika adına yatırılacağı ayrıntılı ve açık şekilde düzenlenmiş ise de. Sendikanın toplu iş sözleşmesi döneminde yetki belgesine konu işyeri/işletmede çalışan üyesi işçilerin listesini, sendika tüzüğüne göre üyelerin sendikaya ödemeyi kabul ettikleri üyelik aidatı miktarını ve sendikanın banka hesap numarasına dair her üç bilgiyi birlikte içeren bildirimi davalı işverene gönderip göndermediği dosya kapsamı ile anlaşılamamıştır. Mahkemece hükme esas alındığı açıklanan 2009/573 Esas sayılı dosyaya ait rapor incelendiğinde ; bilirkişi tarafından davalı ... ile davacı sendika arasında üye sayıları ve aidat tutarları konusunda ihtilafın bulunduğu, davacı sendikanın bildirdiği üye sayıları ile davalı ... başkanlığının bildirdiği üye
    sayıları arasında fahiş farkın bulunduğu, davacı sendika tarafından sunulan bir kısım işçilerin davalı aleyhine ikame ettiği davalarda tesis olunan bilirkişi raporları ile, davacı üyelerin dönemsel yevmiyelerinin tespit edildiği, yapılan tespitlere göre, davalı ... kayıtları ile raporlarda saptanan yevmiyelerin örtüşmediği saptanmış, bu nedenle tespit ve hesaplamalarda söz konusu davacı üyelerin dönemsel yevmiyelerine göre üye aidat tutarlarının saptanması gerektiği değerlendirilerek davacı sendikaca 2821 sayılı yasanın 61. maddesinde belirtilen İki ön şartın gerçekleştiği yönünde mahkemede de kanaat oluşması durumunda, T.İ.S."ler gereği saptanan asıl alacak tutarlarının yanı sıra bu alacaklar yönünden oluşan temerrüt tarihleri tablolar halinde gösterilerek temerrüt tarihlerinin belirlenmesinde kanunun aradığı iki kriterin (İşletmede çalışan üyesi işçilerin listesini, sendika tüzüğüne göre üyelerin sendikaya ödemeyi kabul ettikleri üyelik aidatının İş verene bildirilmesi) sağlanıp sağlanmadığının şüpheye yer bırakmayacak şekilde dönemler itibariyle değerlendirilemediği, talep konusu döneme ait evrakın tamamının bulunmadığı açıklanarak takdir mahkemeye bırakılmıştır.
    Bu değerlendirmeler ışığında hükme esas alınan bilirkişi raporu yukarıdaki ilkeler doğrultusunda yeterli değildir. Yıllara göre aidat miktarını ve üye sayılarını gösteren yazılar arasındaki çelişki giderilerek, 15.07.2004-14.07.2009 arası dönem üyelik ve dayanışma aidatı konusunda yukarıda belirtilen kriterlere uygun denetime elverişli bilirkişi raporu alınarak infaza elverişli hüküm kurulması gerekirken eksik incelemeyle kurulan hüküm hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
    F) Sonuç:
    Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeptan dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 14.03.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi