
Esas No: 2016/12023
Karar No: 2021/2589
Karar Tarihi: 25.05.2021
Danıştay 10. Daire 2016/12023 Esas 2021/2589 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2016/12023
Karar No : 2021/2589
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : … Bankası Anonim Şirketi (Eski unvanı … A.Ş. … A.Ş.ye izatfeten)
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı … Vergi Dairesi Müdürlüğü … / …
İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesince davanın reddi yolunda verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: ... Anonim Şirketi Balıkesir Şubesince tahsil edilen paraların yasal süresi içinde T.C. Merkez Bankası hesabına aktarılmadığından bahisle 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un 41. maddesi uyarınca tahsil edilen 7.889,24 TL gecikme zammının iadesi istemiyle yapılan başvurunun reddine ilişkin 21/04/2008 tarih ve 26133 sayılı işlemin iptali ile ödenmiş olan söz konusu gecikme zammının ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte iadesine karar verilmesi istenilmektedir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Danıştay Onuncu Dairesinin 18/03/2014 tarih ve E:2010/4586, K:2014/1590 sayılı kısmen onama, kısmen bozma kararının bozmaya ilişkin kısmına uyan … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla, Maliye Bakanlığı ile ... A.Ş. arasında 6183 sayılı Kanun'un 41. maddesi uyarınca yapılan protokole göre; Pazartesi günü yapılan tahsilatın Perşembe günü; Salı ve Çarşamba günü yapılan tahsilatın Cuma günü; Perşembe ve Cuma günü yapılan tahsilatın Salı günü akşamına kadar Merkez Bankası hesabına aktarılacağının belirlendiği, davacı bankanın Balıkesir Şubesi tarafından, 20/04/2001 tarihinde (Cuma günü) yapılan tahsilatın 24/04/2001 tarihinde (Salı günü) aktarılması gerekirken 18/05/2001 tarihinde aktarıldığının tespit edildiği, 6183 sayılı Kanun'un 41. maddesi uyarınca geç aktarılan amme alacağı tutarı 78.892,45 TL nin %10' nu oranında olmak üzere 7.889,24 TL gecikme zammının ödenmesinin istenilmesi üzerine, işlemin iptali ve yürütülmesinin durdurulması istemiyle ... İdare Mahkemesinin E:… esasında açılan dava sonucunda, yürütmenin durdurulması isteminin reddi üzerine söz konusu tutarın 19/06/2001 tarihinde ödendiği, daha sonra İdare Mahkemesinin … tarih ve K:… sayılı kararıyla, davalı banka tarafından tahsil edilen meblağın süresi geçtikten sonra ilgili hesaba aktarılması nedeniyle gecikme zammının davacı banka şubesinden istenilmesine ilişkin işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verildiği, bu kararın davacı banka tarafından temyiz edilmesi üzerine, Danıştay Onuncu Dairesinin 11/06/2003 tarih ve E:2002/3726, K:2003/2406 sayılı kararı ile bozulması üzerine bozma kararına uyularak, … tarih ve E:…, K:… sayılı kararla, dava devam ederken, 27/02/2003 tarih ve 25033 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 4811 sayılı Vergi Barışı Kanunu'nun 15. maddesinin 4. fıkrasında getirilen düzenleme ile dava konusu işleme konu 6183 sayılı Kanun'un 41. maddesinden doğan gecikme zammının ve cezanın tahsilinden vazgeçildiğinden, konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verildiği, bu kararın 11/04/2007 tarihinde kesinleştiği, davacı banka tarafından 19/06/2001 tarihinde ödenen 7.889,24 TL gecikme zammının iadesi istemiyle yapılan başvurunun reddi üzerine anılan miktarın işlemiş ticari faiziyle birlikte ödenmesi istemiyle bakılmakta olan davanın açıldığı, 4811 sayılı Vergi Barışı Kanununda, kanunun yürürlüğe girmesinden önce ödenen gecikme zammının iadesine ilişkin bir düzenleme yapılmadığından, kanunun yürürlüğe girdiği 27/02/2003 tarihinden önce 19/06/2001 tarihinde ödenen gecikme zammının iadesine olanak bulunmadığı, davacının bu davaya dayanak yaptığı ... İdare Mahkemesinin yukarıda belirtilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı davacı banka ile vergi dairesi arasındaki uyuşmazlığın 4811 sayılı Vergi Barışı Kanunu kapsamına girdiğinin tesbitine yönelik bir karar olup, ödenen paranın iadesine dayanak oluşturmadığı ve dava konusu işlemde hukuka aykırılık, davacının iade talebinde ise hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, davaya konu alacağın cebri takip tehdidi altında ödendiği, alacağın 4811 sayılı Kanun'un 3. maddesinde yer alan "kesinleşmemiş veya dava safhasında bulunan alacak" niteliğinde olduğundan dolayı iade isteminin hukuka uygun olduğu, bu nedenle davanın reddi yolundaki Mahkeme kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, haksız ve hukuki dayanağı bulunmayan temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile bozma kararına uyulmak suretiyle verilen İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın reddi yolundaki … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararının ONANMASINA,
3. 2577 sayılı Kanun'un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren 15 (on beş) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 25/05/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.