10. Hukuk Dairesi 2015/16976 E. , 2015/16998 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Bünyan Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
Tarihi :29.04.2015
No :2014/145-2015/152
Asıl dava hak sahibi konumunda yer alan davacıya bağlanan ölüm aylığının 5510 sayılı Kanun hükümleri gereğince kesilmesi yönündeki Kurum işleminin iptali ile kesilme tarihi itibarıyla aylığın yeniden bağlanması gerektiğinin tespiti ile birleşen dava yersiz ödenen aylıkların tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece, uyulan bozma ilamı sonrasında asıl davanın kabulüne, birleşen davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmün, SGK Başkanlığı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Hakkında verilen boşanma kararı kesinleşen davalıya, babası üzerinden hak sahibi kız çocuğu sıfatıyla bağlanan ölüm aylığının, boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşadığının belirlendiği gerekçesiyle 26.10.2008 tarihi itibarıyla kesilerek, 26.10.2008–25.04.2012 döneminde yersiz ödendiği ileri sürülen aylıklar yönünden borç tahakkuk ettirildiği anlaşılmaktadır.
Davanın yasal dayanağı olan 5510 sayılı Kanunun 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 56. maddesinin ikinci fıkrasında, eşinden boşandığı halde, boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşadığı belirlenen eş ve çocukların, bağlanmış olan gelir ve aylıklarının kesileceği, bu kişilere ödenmiş olan tutarların, 96. madde hükümlerine göre geri alınacağı yönünde düzenleme yapılmıştır.
İnceleme konusu davada; Sosyal Güvenlik Kontrol Memurluğu’nca yürütülen soruşturma sırasında, davacı ve boşandığı eşinin ifadeleri, aynı avlu içinde farklı odalarda kalmaları ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, davalı ile boşandığı eşinin fiili olarak birlikte yaşadıkları belirgindir.
Bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurularak, karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı biçimde karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O hâlde, SGK Başkanlığı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 15.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.