14. Hukuk Dairesi 2016/12600 E. , 2019/3575 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı-birleştirilen davada davalı vekili tarafından, davalılar-birleştirilen davada davacılar aleyhine 14.08.2013 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi, kal, maddi ve manevi tazminat, birleştirilen davada temliken tescil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; asıl davanın kısmen kabulüne birletirilen davanın kabulüne dair verilen 07.04.2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı-birleştirilen davada davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Asıl dava, mülkiyet hakkına dayalı elatmanın önlenmesi, kal, maddi ve manevi tazminat, birleştirilen dava TMK 724. maddesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
Davacı vekili, davacının ... İli, ... ilçesi, 108 ada 61 ve 60 parsel sayılı taşınmazların maliki olduğunu, bu taşınmazların eski 42 parsel sayılı taşınmazın ifrazından oluştuğunu, 42 parsel sayılı taşınmaza bina yapmak için inşaat ruhsatı alındığını, hafriyat çalışmalarına başlandığında davalıların paylı mülkiyetinde bulunan 108 ada 55 parsel sayılı taşınmazda bulunan binanın müvekkilinin parseline 2,02 m2 taşkın inşa edildiğinin anlaşıldığını, davacı tarafından tecavüzlü kısmın ifrazı için masraf yapılarak 2,02 mertekare yüzölçümünde 108 ada 60 parsel ile 72,98 metrekare yüzölçümünde 61 parsel sayılı taşınmazın oluşturulduğunu, bu defa 61 parsel sayılı taşınmaza bina inşa etmek için 2. kez inşaat ruhsatı alındığını, davalıların taşkın inşaatı nedeniyle davacının binasının olması gerekenden daha küçük inşa edilebildiğini, eksik inşaat nedeniyle değer kaybının oluştuğunu, davalıların gerekli dikkat ve özeni göstermeksizin bina inşa ettiklerini belirterek elatmanın önlenmesi, kal, maddi ve manevi tazminat talep etmiştir.
Davalılar-birleştirilen davada davacılar vekili, dava konusu binanın 42 parsel sayılı taşınmazda bulunan eski evin sınırına göre iyiniyetle inşa edildiğini belirterek asıl davanın reddini savunmuş, TMK"nin 724. maddesine dayalı tapu iptali ve tescil talebinde bulunmuştur.
Mahkemece; asıl davanın kısmen kabulü ile davacı - birleştirilen davada davalı tarafından yapılan 16.517,00TL masrafın davalı - birleştirilen davada davacı taraftan alınarak davacı- birleştirilen davada davalı tarafa ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, ... ili ... ilçesi ... mahallesi 108 ada 61 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki binanın %2,17"lik değer kaybı ve inşaat eksikliği bedeli olan 29.078,00TL"nin davalı-birleştirilen davada davacı taraftan alınarak davacı- birleştirilen davada davalı tarafa ödenmesine, davacıya ait taşınmaza tecavüzlü alanın yıkım ve kal edilerek eski hale getirme talebinin reddine, manevi tazminat talebinin şartları oluşmadığından reddine, Birleştirilen davanın kabulü ile ... ili, ... ilçesi, ... Mahallesi, 108 ada 60 parsel parsel sayılı 2,02 metrekare yüzölçümlü ve davalı Mevlüt kızı ... adına kayıtlı taşınmazın tapu kaydının iptali ile iptal edilen kısmın davalılar adına hisseleri oranında tapuya tesciline, iptal edilen kısmın bedeli olan 19.190,00 TL"nin dava tarihi olan 02/10/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan- birleştirilen davada davacılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı - birleştirilen davada davalıya ödenmesine karar verilmiştir.
Hükmü, davacı-birleştirilen davada davalı vekili temyiz etmiştir.
1-Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve tüm dosya içeriğine göre davacı-birleştirilen davada davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2- Davacı-birleştirilen davalı vekilinin faiz istemine ilişkin temyiz itirazlarına gelince;
Dava dilekçesinde, davacı-birleştirilen davada davalı vekili tarafından dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tazminat isteminde bulunulmuştur. Mahkemece, tazminat isteminin kısmen kabulüne karar verilmiş, davacı-birleştirilen davada davalı lehine dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz takdiri gerekirken bu hususta karar verilmemesi doğru görülmemiş ise de, bu husus kararın bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HUMK’nun 438/7 maddesi gereğince hüküm sonucunun aşağıdaki şekilde düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) No"lu bentte açıklanan nedenlerle; davacı-birleştirilen davada davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) No"lu bentte açıklanan nedenlerle; davacı-birleştirilen davada davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün A bendinin 1. maddesi 1. paragrafında yer alan "toplam 16.517,00TL yapılan masrafın" ve hükmün A bendinin 1. maddesi 2. paragrafında yer alan " inşaat eksikliği bedeli olan 29.078,00TL"nin" sözcüklerinden sonra gelmek üzere "dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte" sözcüklerinin yazılmasına, hükmün DÜZELTİLMİŞ ve değiştirilmiş bu şekli ile ONANMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 17.04.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.