Abaküs Yazılım
4. Daire
Esas No: 2016/16632
Karar No: 2021/2733
Karar Tarihi: 21.05.2021

Danıştay 4. Daire 2016/16632 Esas 2021/2733 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2016/16632
Karar No : 2021/2733


TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : … Teknik Elektrik Elektronik Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi

İSTEMİN KONUSU : ... Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına, sahte fatura kullandığından bahisle düzenlenen vergi inceleme raporuna istinaden re'sen tarh edilen 2010/01, 02, 03, 04, 05, 07 dönemi vergi ziyaı cezalı katma değer vergisi ile 213 sayılı Kanunun 353/1. maddesi uyarınca kesilen özel usulsüzlük cezasının kaldırılması istenilmektedir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Vergi Mahkemesince verilen kararda; ihtilaflı dönemde davacının fatura aldığı Galata Vergi Dairesi mükellefi … Elektrik İnşaat Taah. San. Tic. Ltd. Şti. hakkında düzenlenen Vergi Tekniği Raporundaki tespitlerin bu firmanın tamamıyla sahte fatura düzenleme amacıyla kurulmuş olduğunu kabule yeterli olmadığı gibi firmanın faal olup olmadığı konusunda yoklama yapılmadığı, emtiasının bulunup bulunmadığı hususunun tespit edilmediği, davacıya faaliyet alanıyla ilgili fatura düzenlediği görülen bu firmanın birtakım vergisel yükümlülüklerini yerine getirmemesinin aksine bir tespitin bulunmadığı anlaşıldığından bahsi geçen firmadan alınan faturalar nedeniyle yapılan tarhiyatta ve kesilen özel usulsüzlük cezasında hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, davacı mükellefin sahte faturaları temin ettiği mükellef hakkında düzenlenen vergi tekniği raporunda faturaların sahte olduğu hususu yeterli ve hukuken geçerli tespitlerle ortaya konulduğundan bahisle dava konusu tarhiyatların ve kesilen özel usulsüzlük cezasının hukuka uygun olduğu belirtilerek söz konusu Mahkeme kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur.

TETKİK HÂKİMİ : …

DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Vergi Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin reddine,
2. Temyize konu … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Dosyanın anılan Vergi Mahkemesine gönderilmesine,
5. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş (15) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 21/05/2021 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.



(X) KARŞI OY :
Dosyanın incelenmesinden, davacının 2010 takvim yılı hesap ve işlemlerinin sahte fatura kullanma yönünden incelenmesinin istenildiği, düzenlenen vergi inceleme raporuyla davacının bir kısım alışlarının sahte veya muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belgelere dayandığının tespit edilmesi üzerine bu belgelerdeki katma değer vergisi indirimlerinin reddedilerek 2010/01, 02, 03, 04, 05, 07 dönemleri için vergi ziyaı cezalı katma değer vergisi ile 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 353/1 maddesi uyarınca 2010/01-12 dönemi için özel usulsüzlük cezası kesilmesi üzerine davanın açıldığı anlaşılmıştır.
213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 3/B maddesinde, vergilendirmede vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin esas olduğu, 134. maddesinin 1. fıkrasında, vergi incelemesinden maksadın, ödenmesi gereken vergilerin doğruluğunu araştırmak, tespit etmek ve sağlamak olduğu kurala bağlanmış, 359. maddesinin (b) bendinde ise gerçek bir muamele veya durum olmadığı halde bunlar varmış gibi düzenlenen belgeler, sahte belge olarak tanımlanmıştır.
3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu'nun 29. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinde; mükelleflerin, yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan katma değer vergisinden, bu Kanunda aksine hüküm olmadıkça faaliyetlerine ilişkin olarak, kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen katma değer vergisinin indirilebileceği hükme bağlanmıştır.
Buna göre, alış belgelerinde yer alan katma değer vergisinin indirim konusu yapılabilmesi için, alış faturası ya da benzeri vesikalarda ayrıca gösterilmesi ve bu vesikaların kanuni defterlere kaydedildiğinin tevsik edilmesinin yanında, söz konusu belgelerin gerçeği yansıtması da gerekmektedir.
Yukarıda aktarılan mevzuat hükümlerine göre, uyuşmazlığın esasını, davacıya anılan faturaları düzenleyen firmanın düzenlediği faturaların, gerçek bir mal ve hizmet satışını içerip içermediği, dolayısıyla sahte olup olmadığı hususlarının tespiti oluşturmakta olup, uyuşmazlığın çözümü için söz konusu belgelerin hukuki mahiyetinin anlaşılabilmesi bakımından, bu belgeleri tanzim eden mükellef hakkında yapılan incelemeler sonucunda tespit edilen hususların irdelenmesi gerekmektedir.
Davacı adına fatura düzenleyen Galata Vergi Dairesi mükellefi … Elektrik İnşaat Taahhüt San. Ve Tic. Ltd. Şti. hakkında düzenlenen … tarih ve … sayılı Vergi Tekniği Raporunun incelenmesinden; 09/06/2009 tarihinde mükellefiyet tesis ettirdiği, mükellef hakkında sahte belge kullanmaktan 47 adet inceleme emri düzenlenmesi üzerine 2010, 2011 ve 2012 yılları defter ve belgelerinin incelemeye ibrazının istendiği, şirkete ve kanuni temsilcisine defter belge ibraz yazısının tebliğ edilemediği, muhtasar beyannamelerine göre 1 ilâ 8 işçi çalıştırdığı, 2010 yılındaki Ba bildiriminin 13.992.070,00-TL olduğu, alışlarının %85'i, hakkında sahte fatura düzenlemekten vergi tekniği raporu bulunan mükelleflerden olduğu, bu oranın hakkında olumsuz tespitler bulunan mükellefler de eklendiği zaman %99 olduğu, buna karşılık mükellefe mal satanların bildiriminin 5.656.467,00-TL olduğu, 2011 yılındaki Ba bildiriminin 14.144.391,00-TL olduğu, alışlarının %70'i, hakkında sahte fatura düzenlemekten vergi tekniği raporu bulunan mükelleflerden olduğu, bu oranın hakkında olumsuz tespitler bulunan mükellefler de eklendiği zaman %95 olduğu, buna karşılık mükellefe mal satanların bildiriminin 3.868.061,00-TL olduğu, 2012 yılındaki Ba bildiriminin 3.133.225,90-TL olduğu, alışlarının %81'i, hakkında sahte fatura düzenlemekten vergi tekniği raporu bulunan mükelleflerden olduğu, bu oranın hakkında olumsuz tespitler bulunan mükellefler de eklendiği zaman %90 olduğu, buna karşılık mükellefe mal satanların bildiriminin 220.927,00-TL olduğu, 2010 Bs bildiriminin 14.168.179,00-TL olduğu, buna karşılık mükelleften mal alanların bildiriminin 13.108.792,00-TL olduğu, 2011 Bs bildiriminin 14.262.551,00-TL olduğu, 2012 Bs bildiriminin 3.204.490,00-TL olduğu, buna karşılık mükelleften mal alanların bildiriminin 2.901.242,00-TL olduğu,
tahakkuk eden 8.917.474,09-TL vergi aslının 220.397,53-TL'sinin ödendiği, mükellefin herhangi bir araç ve taşınmazının olmadığı tespitlerine yer verilmiştir.
Yukarıda belirtilen tespitlerin bir bütün olarak değerlendirilmesinden, anılan mükellef tarafından yapılan alımların büyük bir kısmının sahte fatura düzenleyicisi şirketlerden yapıldığı, Ba-Bs bildirimleri arasında uyumsuzluk olduğu, tahakkuk eden vergilerin büyük bir kısmının ödenmediği göz önüne alındığında, anılan mükellef tarafından düzenlenen faturaların gerçek bir mal veya hizmet teslimi karşılığında düzenlenmediği sonucuna ulaşıldığından davacı adına yapılan vergi ziyaı cezalı tarhiyatlarda hukuka aykırılık bulunmadığı, Mahkeme kararının bozulması gerektiği görüşüyle kararın buna ilişkin kısmına katılmıyoruz.



Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi