
Esas No: 2015/6508
Karar No: 2021/1834
Karar Tarihi: 20.05.2021
Danıştay 13. Daire 2015/6508 Esas 2021/1834 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2015/6508
Karar No:2021/1834
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : .. Yapım Radyo ve Televizyon Yayıncılığı A.Ş.
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Kurulu
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : ... İdare Mahkemesi'nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Ulusal radyo yayını yapmak üzere süresinde (R1) lisans müracatı olan ve 1992 yılından itibaren İstanbul İlinde "…" çağrı işareti ile 92.0 MHz frekansından karasal radyo yayını yapan davacı şirket tarafından; "Radyo …" ünvanlı kuruluşa 92.1 MHz frekansından yayın izni verilmesine ilişkin 24/04/2013 tarih ve 2013/25 sayılı toplantıda alınan 5 numaralı Üst Kurul kararının kaldırılması istemiyle yapılan başvurunun reddine ilişkin Radyo ve Televizyon Üst Kurulu'nun … tarih ve … sayılı toplantısında alınan … numaralı kararın iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesi'nce verilen kararda; Mahkemece yapılan 29/05/2015 tarihli ara kararı ile; davacı tarafından radyolardan bazılarının frekansları kaydırıldığında radyo yayın frekansları arasında 200 kHz aralık kalacak şekilde ayarlama yapılabileceği ileri sürüldüğünden, bu şekilde enterfereye yol açmayacak bir frekans planı yapılıp yapılmayacağını ayrıntılı bir şekilde gösteren bilgi ve belgelerin istenilmesine ve davacının ilk başvuru tarihi olan 27/05/2013 tarihi itibari ile yayın yapılan radyolar ve frekanslarını gösteren İstanbul frekans planının ve bu yayınların dayanağı lisans tarihleri ile hangi tarihten itibaren yayına başlandığını gösteren listenin ve frekans listesinin bildirilmesinin istenilmesine karar verildiği, davalı idare tarafından gönderilen frekans listelerinin incelenmesinden; radyo yayın frekansları arasında 200 kHz aralıktan fazla mesafe olan frekans aralığının bulunmadığı ve davalı idare tarafından, usulüne uygun bir sıralama ihalesi yapılıp Kanun'a uygun kanal ve frekans tahsisleri yapılıncaya kadar teknik imkansızlıkların devam edeceğinin bildirildiğinin görüldüğü,
Bu durumda, her ne kadar davacı tarafından radyo yayın frekansları arasında 200 kHz aralıklarla kaydırma yapılarak ayarlama yapılabileceği ileri sürülmüş ise de 14/01/2013 tarihli listede ve 2013 Haziran ayı frekans listesinde 200 MHz den daha fazla yayın aralığının bulunmadığı ve davacının başvurusunun 2013 yılı Mayıs ayı olduğu gözetildiğinde ve davacı şirketin yayınlarının enterfere olmasına neden olduğunu iddia ettiği … Radyo ve Televizyon Yayıncılık A.Ş. adlı kuruluşa 92,1 MHz frekansı tahsisinin, ... İdare Mahkemesi'nin E:…, K:… sayılı iptal kararı gereğince yapıldığı dikkate alındığında, anılan şirkete yapılan 92,1 MHz frekans tahsis kararının geri alınması istemiyle davacı tarafından yapılan başvurunun reddine ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, Mahkeme kararında belirtilen "teknik imkânsızlık” iddiasının tamamen gerçek dışı olduğu, kendisinin yayın yetkisinin varlığı, İstanbul ilinde 92.0 frekansını kullanmasına bizzat davalının izin verdiği, sonradan bu frekansın sadece 100 kHz uzağına başka bir radyonun yerleştirilmesinin enterferansa neden olacağı ve bu durumda her iki radyonun yayınlarının da dinlenemeyeceği hususlarında taraflar hemfikir oldukları gibi Mahkeme kararında da bu durumların kabul edildiği, Mahkemenin tespit ve değerlendirmelerinin maddi gerçeğe aykırı olup davalının birinci cevap dilekçesinde verdiği bilgilere de açıkça aykırı olduğu, dört radyo arasında iki ayrı aralıkta 300’er kHz bosluk bulunduğunun bizzat davalı tarafından Mahkemeye bildirildiği, iki tane 300 kHz’lik boşluğun radyo frekansları arasında kaydırma yapılarak 200’er kHz’ye düşürüldüğünde oluşacak 400 kHz’lik boşluğun ortasına bir radyonun rahatça yerleştirilebileceği, böylelikle bütün radyolar arasında 200 kHz boşluk kalacağı ve hiçbir radyonun bir diğerini enterfere etmeyeceği, İstanbul ilinde kendisine en yakın frekanstan yayın yapan radyo ile arasında 300 kHz frekans aralığı bulunan, …’den başka üç adet radyonun daha bulunduğu, başka seçenekler varken yıllardan beri en fazla dinlenen radyo olan …’in enterfere edileceği şekilde karar oluşturulmasının hem kamu yararına, hem de dinleyici tercihlerine aykırı olduğu, söz konusu enterferans sebebiyle, kamu yararının zedelenmesi yanında, şirketlerinin de çok büyük maddi ve manevi zararlara maruz kalacağı ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, İstanbul ilinden bölgesel radyo lisans (R2) tipinde radyo yayını yapmak üzere müracaatı bulunan "… Radyo ve Televizyon Yay. A.Ş." (Eski unvanı: … Radyo ve Televizyon Yay. A.Ş.) unvanlı kuruluşun mülga 3984 sayılı Kanun'un Geçici 6. maddesi kapsamındaki yayın izninin Üst Kurulca iptal edildiği söz konusu kararın … İdare Mahkemesinin E:…, K:… sayılı kararı ile iptali üzerine "… Radyo ve Televizyon Yay. A.Ş." unvanlı kuruluşun yayın izni iptal edilmeden önce yayın yapmış olduğu 91.6 MHz frekansının, İstanbul Üsküdar-Çamlıca'dan yayın yapmak üzere adı geçen kuruluşun kullanımına verilmesine" karar verildiği ve mahkeme kararı saklı kalmak ve müktesep hak teşkil etmemek kaydıyla, İstanbul iline yönelik 91.6 MHz frekansından radyo yayınına başlaması hususunun kuruluşa bildirildiği, ancak kuruluş tarafından kendilerine izin verilen 91.6 MHz frekansında İstanbul ilinde "…" çağrı işareti ile radyo yayını yapıldığının, bu nedenle bu frekansın kullanılamadığınının bildirmesi üzerine "... İdare Mahkemesinin … Esas … Karar sayılı kararı ile …. İcra Müdürlüğünün … tarih ve … E sayılı yazısı gereğince; a) İstanbul'da (Üsküdar Çamlıcada) 91.6 MHz frekansından yayın yapmakta olan "… İlet. Yay. Rek. ve Hiz. Tic. A.Ş." unvanlı ve"Radyo 24 İstanbul" çağrı işaretli kuruluşun, bu radyo yayınını durdurması yönünde ihtaratlı olarak uyarılmasına, b) İstanbul'da (Üsküdar Çamlıcada) 91.6 MHz frekansının, "… Radyo ve Televizyon Yay. A.Ş." kullanımına tahsis edilmesine, İstanbul'da (Üsküdar Çamlıcada) 91.6 MHz frekansındaki radyo yayını durdurulması ihtarı yapılan "Radyo … İlet. Yay. Rek. ve Hiz Tic. A.Ş." unvanlı ve "Radyo … İstanbul" çağrı işaretli kuruluşa tahsis edilecek yeni frekans çalışmalarının yapılmasına ve konunun Hukuk Müşavirliği görüşü ile beraber Üst Kurul gündemine getirilmesine" karar verildiği, söz konusu kararın 2. maddesinin gereğini yerine getirmek üzere; İstanbul il merkezine yönelik radyo yayını yapmak üzere "Radyo … İlet. Yay. Rek. ve Hiz Tic. A.Ş." unvanlı kuruluşa tahsis edilecek frekans ile ilgili olarak Üst Kurul İzin ve Teknik Hizmetler Dairesi Başkanlığı teknik personelince çalışma yapıldığı ve İstanbul merkezde Çamlıca emisyon noktasından yapılan radyo yayınlarının durumunun; İstanbul-Çamlıca'da yayın yapan radyo yayınlarından 2 adeti 300 kHz aralıklarla; - 92.0 MHz'de … (R1) - 92.3 MHz'de … (R2),- 95.3 MHz'de … (R1) - 95.6 MHz'de … (R1), diğer radyo yayınları ise 200 KHz aralıklarla yayın yapılmakta olduğu ve bu radyo yayınları arasında bir tarafı 100 kHz diğer tarafı 200 kHz olacak şekilde (87.9 MHz, 92.1 MHz veya 95.4 MHz) bir kuruluşa yayın yapma imkanı sağlanacak şekilde frekans verilmesi durumunda ise 100 kHz aralıklı iki radyo yayınının birbirlerini enterfere etmesinin kaçınılmaz olup, teknik olarak bu enterferansı ortadan kaldırmanın mümkün olmayacağı hususlarının tespit edildiği, Üst Kurul'un 24/04/2013 tarih ve 2013/25 sayılı toplantısında alınan 5 nolu karar ile "Radyo … İlet. Yay. Rek. ve Hiz. Tic. A. Ş." unvanlı kuruluşa 92.1 MHz frekansının tahsis edilmesi yönünde karar verildiği, yayın kuruluşlarına frekans tahsisinde yargıya taşınan ve bunun sonucunda verilen yargı kararlarının teknik imkanlar zorlanarak uygulandığı belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi'nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddi yolundaki ... İdare Mahkemesi'nin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından anılan Mahkeme kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Dosyanın anılan Mahkeme'ye gönderilmesine,
5. 2577 sayılı Kanun'un Geçici 8. maddesi uyarınca, bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (on beş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 20/05/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.