Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/2528
Karar No: 2019/3697
Karar Tarihi: 29.04.2019

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2018/2528 Esas 2019/3697 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davacılar, önalım hakkına dayalı olarak davalı adına kayıtlı payların tapu kaydının iptali ve davacılar adına tescili talep etmişlerdir. Davalı vekili ise davanın süresinden sonra açıldığını ileri sürerek davanın reddini savunmuştur. Mahkeme, davanın kabulüne karar vermiştir. Ancak davalı vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabul edilmesi sonucu, 16.07.2014 tarihli satış yönünden açılan davanın hak düşürücü sürenin geçirilmesi sebebiyle usulden reddine karar verilmiştir. Diğer satışlar yönünden davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararda, önalım hakkı paylı mülkiyet hükümlerinin detaylarına ve uygulanması gereken TMK 733/3 maddesine yer verilmiştir.
14. Hukuk Dairesi         2018/2528 E.  ,  2019/3697 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesi

    Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 10.03.2016 tarihinde verilen dilekçeyle önalım hakkından kaynaklanan tapu iptali ve tescil talep edilmesi üzerine yapılan duruşma sonunda davanın kabulüne dair verilen 08.05.2017 tarihli hükmün istinaf yoluyla incelenmesi davalı vekili tarafından talep edilmiştir. ...talya Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesi"nce istinaf talebinin kısmen kabulüne dair verilen kararın davacılar vekili ile davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içeriğindeki tüm kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü.
    KARAR
    Dava, önalım hakkına dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
    Davacılar vekili, davalının ... ili ... ilçesi ... Mahallesinde yer alan 4461 ada 3 parsel sayılı taşınmazda dava dışı paydaşlarından 13.05.2014, 16.07.2014 ve 08.06.2015 tarihlerinde pay satın aldığını, önalım hakkı nedeni ile davaya konu davalı adına kayıtlı payların tapu kaydının iptali ile davacılar adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı vekili, davanın süresinden sonra açıldığını ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkeme, davanın kabulüne karar vermiştir.
    Davalı vekilinin istinaf talebi üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesince yapılan inceleme sonucunda, ... . Asliye Hukuk Mahkemesinin 08/05/2017 tarih, 2016/82 Esas, 2017/165 sayılı Kararının kaldırılmasına, 16.07.2014 tarihli satışa ilişkin bildirimin yapıldığını ve bu satışa ilişkin davanın süresinde açılmadığını, davacı ..."nın iyiniyetli olmadığını, bu satış yönünden açılan davanın hak düşürücü sürenin geçirilmesi sebebiyle usulden reddine, diğer satışlar yönünden davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Hükmü, davacılar vekili ile davalı vekili temyiz etmiştir.
    Önalım hakkı paylı mülkiyet hükümlerine tabi taşınmazlarda bir paydaşın taşınmaz üzerindeki payını kısmen veya tamamen üçüncü bir kişiye satması halinde diğer paydaşlara bu satılan payı öncelikle satın alma yetkisi veren bir haktır. Bu hak paylı mülkiyet ilişkisi kurulduğu anda doğar ve satışın yapılmasıyla kullanılabilir hale gelir.
    TMK"nın 733. maddesi gereğince yapılan satışın alıcı veya satıcı tarafından diğer paydaşlara noter aracılığıyla bildirilmesi zorunludur.
    Önalım hakkı, satışın hak sahibine bildirdiği tarihin üzerinden üç ay ve herhalde satışın üzerinden iki yıl geçmekle düşer.
    Bu süre hak düşürücü süre olup mahkemece kendiliğinden göz önünde bulundurulması gerekir.
    TMK’nın 733/3 maddesi gereğince üç aylık hak düşürücü sürenin başlaması için öğrenme yeterli olmayıp yapılan satışın, alıcı veya satıcı tarafından diğer paydaşlara noter aracılığıyla bildirilmesi gerekir. Noter aracılılığıyla bildirimde bulunulmamışsa iki yıllık hak düşürücü süre içerisinde önalım hakkına dayanılarak tapu iptali ve tescil istenebilir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 21.09.2005 tarihli, 2005/6-358 E, 470 K. sayılı kararı da bu doğrultudadır.
    Somut olayda; dosya içerisindeki tapu kayıtlarının incelenmesinden dava konusu taşınmazda davacılar murisi ... ’nın paydaş olduğu, dolayısıyla davacıların dayandığı payın elbirliği mülkiyetine tabi olduğu anlaşılmaktadır.
    Dava konusu 4461 ada 3 parsel sayılı taşınmazda 13.05.2014, 16.07.2014 ve 08.06.2015 tarihlerinde yapılan pay satışları ile davalı taşınmazda pay sahibi olmuştur. 16.07.2014 tarihli pay satışından sonra davalı davacılar murisi Bünyamin Kaya’ya noterden 29.09.2014 tarihli ihtar gönderip satışı bildirmiş, ihtar 14.10.2014 tarihinde kayıt maliki ... mirasçısı davacılardan ...(...)’e “belirtilen adreste daimi oturan kızı ... ’nın imzasına” tebliğ edilmiştir.
    4461 ada 3 parsel sayılı taşınmazda tapu kayıt maliki ... ’nın 25.11.2013 tarihinde öldüğü dosyadaki mirasçılık belgesinden anlaşıldığına göre görülmekte olan davanın açıldığı tarihte terekenin elbirliği ortaklığına tabi olduğu göz önüne alındığında davalı tarafından 16.07.2014 tarihli pay satışına ilişkin noter aracılığıyla yapılan bildirim davacılar bakımından geçerli hukuki sonuç doğurmaz.
    Bu durumda, 13.05.2014, 16.07.2014 ve 08.06.2015 tarihli her üç satış bakımından davanın süresinde açıldığı kabul edilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle istinaf talebinin kısmen kabulü ile ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına, 16.07.2014 tarihli satış yönünden açılan davanın hak düşürücü sürenin geçirilmesi sebebiyle usulden reddine, diğer satışlar yönünden davanın kabulüne karar verilmiş olması doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle ve HMK 371. maddesi uyarınca ... Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesi kararının BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatıranlara iadesine, HMK 373/2. maddesi gereğince dosyanın ... Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 29.04.2019 tarihinde oy çokluğu ile kesin olarak karar verildi.
    K A R Ş I O Y
    Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre, temyiz olunan kararda yazılı gerekçelere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanması görüşünde olduğumuzdan sayın çoğunluğun bozma kararına katılmıyoruz.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi