
Esas No: 2019/7166
Karar No: 2020/3504
Karar Tarihi: 28.09.2020
Çocuğun nitelikli cinsel istismarı - cinsel taciz - tehdit - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2019/7166 Esas 2020/3504 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇ : Çocuğun nitelikli cinsel istismarı, cinsel taciz, tehdit
HÜKÜM : Sanığın atılı suçlardan mahkumiyetine dair Silifke Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 01.02.2019 gün ve 2018/172 Esas, 2019/76 Karar sayılı hükümlere yönelik istinaf başvurusunun düzeltilerek esastan reddi, cinsel taciz ve tehdit suçlarından kurulan hükme ilişkin sanık müdafisinin temyiz isteminin reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm ile temyiz isteminin kısmen reddine dair ek karar temyiz edilmekle başvurunun muhtevası nazara alınarak dosya tetkik edildi.
Katılanlar vekili ile katılan Bakanlık vekilinin temyiz istemlerinin vekalet ücretiyle sınırlı olduğu anlaşılmakla gereği görüşüldü:
Katılanlar vekilinin temyiz isteminin incelenmesinde;
İlk derece mahkemesinde yapılan yargılama sonucunda verilip usulüne uygun şekilde tebliğ edilen kararla ilgili istinaf kanun yoluna başvurmayan katılanlar vekilinin söz konusu hükümleri aleyhe değiştirmeyen Bölge Adliye Mahkemesi kararını temyize hakkı bulunmadığı anlaşıldığından, vaki temyiz isteminin 5271 sayılı CMK"nın 298. maddesi gereğince REDDİNE,
Sanık müdafisinin Ek karara yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
Gerekçesi gösterilmek suretiyle temyiz isteminin reddine dair verilen ek
karar usul ve kanuna uygun olduğundan, sanık müdafisinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle ek kararın ONANMASINA,
Sanık müdafisi ile katılan Bakanlık vekilinin çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan kurulan hükme yönelik temyiz istemlerinin incelenmesince gelince;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, ilk derece mahkemesinin soruşturma ile kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdiriyle anılan hükme ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararı nazara alındığında yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Suç tarihinde 14 yıl 6 ay 10 günlük olan mağdurenin aşamalardaki çelişkili beyanları, tanık olarak dinlenen kız öğrencilerin mağdurenin sanıkla sevgili olduğunu, ondan hoşlandığını ve yaşadıkları ilişkiyi çevresine söylediğini belirten anlatımları, mağdurenin maruz kaldığı istismarı kız arkadaşları ile tanık öğretmen Ülkü’ye anlatırken herhangi bir zor iddiasında bulunmaması ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, ilk derece mahkemesince eylemin cebir veya tehditle gerçekleşmediği gözetilmeden 5237 sayılı TCK’nın 103/2. maddesi ile belirlenen temel cezanın aynı Kanunun 103/4.maddesi ile artırılması suretiyle sonuç cezanın fazla tayini karşısında, anılan hükme ilişkin istinaf başvurusunun kabulü yerine vekalet ücreti yönünden düzeltilerek esastan reddedilmesi,
Kabule göre de;
İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda kurulan hükümle ilgili sanık müdafisinin istinaf dilekçesinde katılan Bakanlık vekili lehine vekalet ücreti hükmedilmesinin hatalı olduğuna dair münhasır bir bozma sebebi gösterilmemesi karşısında, vekalet ücretinin şahsi hakka ilişkin olmasından dolayı ilgili tarafça bu husus bozma nedeni olarak gösterilmediği takdirde istinaf incelemesinde re"sen nazara alınamayacağı gözetilerek anılan hükme yönelik istinaf başvurusunun esastan reddedilmesi gerekirken vekalet ücretine dair bölümün ilk derece mahkemesi kararından çıkarılması suretiyle vaki başvurunun düzeltilerek esastan reddedilmesi,
Kanuna aykırı, sanık müdafisi ile katılan Bakanlık vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, Adana Bölge Adliye Mahkemesi 8. Ceza Dairesinin 29.04.2019 gün ve 2019/1238 Esas, 2019/983 Karar sayılı vaki istinaf başvurusunun düzeltilerek esastan reddine yönelik hükmünün 5271 sayılı CMK"nın 302/2-4. madde ve fıkrası gereğince BOZULMASINA, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin Adana Bölge Adliye Mahkemesi 8. Ceza Dairesine gönderilmesine, 28.09.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.