8. Hukuk Dairesi 2016/19903 E. , 2017/5692 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Ölüme Bağlı Mal Rejiminin Tasfiyesi ile Katılma Alacağı
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kısmen kabulüne ve kısmen reddine karar verilmiş olup, hükmün duruşma yapılması suretiyle Yargıtay"ca incelenmesi davacı vekili ve davalı ... vekili taraflarından istenilmiştir. Dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 11.04.2017 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü temyiz eden davacı vekili Avukat ..., ... vekili Avukat ... ve karşı taraftan ... vekili ve ... kayyımı Avukat ....t geldiler. Duruşmaya başlanarak temyiz isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan ve hazır bulunanların sözlü açıklaması dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek; dosya incelendi, gereği düşünüldü:
... A R A R
Davacı ... vekili, davacı ile muris ..."ın 1983"te evlendiklerini, murisin 2007 yılında vefatı ile geriye mirasçıları olarak davacı ile müşterek çocuk olan davalılar ..., murisin önceki evliliğinden olma çocuğu davalı ..."in kaldığını, muris ve davacının doktor olarak evlilik birliği içinde çalıştıklarını, ortak kazandıkları birikimler ile yatırımlar yaptıklarını belirterek fazlaya dair ve katkı payı alacağına ilişkin haklarını saklı tutarak evlilik birliği içinde 01.01.2002 tarihinden sonra edinilen mallar yönünden müvekkilinin 1/2 katılma alacağının tespiti ile şimdilik 200.000.00 TL"nin ödenmesine, bu mümkün olmazsa davalıların miras payına mahsup edilmesine, TMK 240/3 gereği aile konutu ve ev eşyası üzerinde davacı lehine mülkiyet hakkı tesisi ve tescilinin sağlanmasına, ayrıca bu ev içindeki muris eşine ait olan ve hatıra değeri bulunan menkul eşyaların da aynen davacıya verilmesi talep edilmiştir. 28.01.2011 tarihli dilekçe ile talepleri; edinilmiş mallarının tasfiyesi ile davacının katılma alacağının tespiti fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 200.000,00 TL"nin ödenmesi, bu mümkün olmazsa davalıların miras payına mahsup edilmesi, TMK"nun 240/3 gereği 876 ada 21 parselde kayıtlı taşınmazın aile konutu olduğunun tespiti olarak ıslah edilmiştir.
Davacı vekili, mahkemece verilen süre içinde sundukları 24.04.2012 havale tarihli davaya konu edilen malvarlıkları ve talep miktarları yönünden açıklama dilekçesinde fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak 876 ada 21 parselde kayıtlı ev yönünden 20.000,00 TL, 737 ada 1 parselde kayıtlı daire yönünden 20.000,00 TL, 319. 614 ve 1092 parsele kayıtı taşınmazlar yönünden 20.000. 00"er TL,..... dan ihale ile alınan ve henüz tescili yapılmayan taşınmaz yönünden 20.000. 00 TL. menkuller yönünden 20.000,00 TL. murisin İş Bankası YTL hesabı yönünden 2.000. 00 TL, USD hesabı yönünden 1.000,00 TL, EURO hesabı yönünden 1.000,00 TL,...... Değerler A.Ş hisse senetleri ve fonlar yönünden 35.000,00 TL, ...... döviz mevduatı yönünden 21.000.00 TL alacak talep ettiklerini bildirmiştir.
Davalı ... vekili, murisin kişisel malları ile davaya konu mal varlığının edinildiğini, davacının hiçbir katkısının bulunmadığını ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
Davalılar... taşınmazın aile konutu olduğunu, davacı tarafın katılma alacağı isteğine ilişkin olarak ise dosyadaki eksikliklerin giderilmesi gerektiğini bildirmiştir.
Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre, inşaat bilirkişileri ve mülk bilirkişisi tarafından düzenlenen 18/07/2013 tarihli rapordaki değerler, 27/03/2013 tarihli hesap raporu ile 17/04/2014 ek rapordaki hususlar dikkate alınarak, muris ..."na ....2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2001/723 Esas sayılı dosyasında yapılan yargılama sonucunda ödenmesine karar verilen ecrimisil tazminatının 876 Ada 21 Parsel 34 nolu meskenin satın alınmasında kullanıldığı, Urfa" daki taşınmaz ile ilgili ödenen kamulaştırma bedelinin ise, dava konusu taşınmazların edinilmesinden çok önce tahsil edilmesi sebebi ile alınmasında kullanıldığını gösteren başkaca bir belgede ibraz edilmediğinden edinilmiş mal karinesinin aksinin ispat edilemediği, Silivri"de bulunan muris adına kayıtlı 161 ada 1 parsel 12 nolu bağımsız bölümün 11/07/2005 tarihinde 42.000.00 TL bedelle 3. kişiye satılması sebebiyle bu taşınmazın satış bedelinin ..." da bulunan 34 nolu mesken niteliğindeki taşınmazın alım tarihi dikkate alındığında taşınmazın alıntında kullanıldığı kanaatine varıldığı, dava konusu 876 ada 21 parsel 34 nolu gayrimenkulun murisin ölüm tarihi itibariyle tarafların aile konutları olduğunun anlaşıldığı, davacı vekilinin ıslah dilekçesi, 11/03/2010 havale tarihli dava konusu malları açıkladıkları dilekçeleri, 24/04/2012 tarihli dilekçelerindeki dava konusu yaptıkları mallarla ilgili talepleri dikkate alınarak, 876 Ada 21 Parsel yönünden 20.000.00 TL, 737 ada 1 parsel yönünden 20.000,00 TL, 319 Parsel yönünden 20.000.00 TL. 641 parsel yönünden 20.000.00 TL, 1092 parsel yönünden 20.000.00 TL ve bankadaki hesaplar yönünden toplam 60.000,00 TL katılma alacağının murisin veraset ilanındaki hisselerinin oranında davalılardan alınarak davacıya verilmesine, 876 ada 21 parsel 34 nolu gayrimenkulun aile konutu olduğunun tespit edilmesine, dava konusu yapılan...."daki gayrimenkullerin dava tarihi itibariyle murise intikali yapılmadığından bu gayrimenkuller ile ilgili talebin reddine, menkul mallarla ile ilgili talebin feragat sebebiyle reddine karar verilmiştir. Hüküm, süresi içerisinde usuli yönlere ilişkin olarak davacı vekili, esas yönünden davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1- Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına ve mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verildiğine, takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2- Davalı vekilinin 737 ada 1 parsel 8 nolu dubleks meskene yönelik temyiz itirazlarına gelince,
Somut uyuşmazık incelendiğinde tasfiyeye konu edilen 8 nolu taşınmazın eşler arasında edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu 20.09.2006 tarihinde tahsis yolu ile muris adına tapuya tescil edildiği anlaşılmaktadır. Mahkemece, taşınmaz edinilmiş mal kabul edilerek alacak hesaplanmış ise de eksikten getirtilen kooperatife ilişkin kayıtlar incelendiğinde; taşınmazın ..........Konut Yapı Kooperatifi tarafından inşa edildiği, murisin bu kooperatife üyelik tarihinin eşler arasında 743 sayılı TKM hükümleri gereği mal ayrılığı rejiminin geçerli olduğu 03.03.1988 olduğu, kooperatife yapılan ödemeler yine mal ayrılığı rejimi geçerli iken 1991 ile 2000 yılları arasında olup, kooperatife başkaca ödeme yapılmadığı anlaşıldığından, davaya konu taşınmazın murisin kişisel malı olduğunun kabulü gerekmektedir. Mahkemece, davanın katılma alacağı isteğine ilişkin olduğu katkı payı alacağı talep edilmediği gözetilerek bu talebin reddi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma konusu edilmiştir.
3- Davalı vekilinin muris tarafından...."den satın alınan 614, 319 ve 1092 parsellere kayıtlı taşınmazlar yönünden temyiz itirazları incelendiğinde,
Tasfiyeye konu edilen üç adet arsa niteliğinde taşınmazın muris ile Toki arasında 15.09.2006 tarihinde akdedilen sözleşme ile edinildiği, murisin ölümünden sonra kalan borçların mirasçılar tarafından ... ödendiği ve taşınmazların 08.06.2009 tarihinde
mirasçılar adına tapuda tescilinin yapıldığı, bu taşınmazlardan 1092 parselin mirasçılar tarafından 22.02.2013 tarihinde dava dışı üçüncü şahsa satıldığı dosya kapsamından sabittir.
Hükme esas alınan bilirkişi raporu incelendiğinde davacının katılma alacağı hesaplanırken, bu taşınmazlara ait borç olarak mirasçılar tarafından ...ye ödenen paraların hesaplamada dikkate alınması yerinde ise de söz konusu borçların ödendiği tarihindeki değerlerinin taşınmazların güncel değerinden düşüm yapılması ile artık değerin bulunması hatalı olmuştur.
Mahkemece yapılacak iş, murisin ve mirasçıların ödediği borç miktarları yönünden oranlama ve aktüerya hesabı yapılarak; 1092 parselin....ye ödenen borçlarının 22.02.2013 tarihindeki güncel karşılığı bulunarak taraflar üzerinde anlaştıkları için aynı tarihteki dava dışı üçüncü şahsa satım bedelinden, 614 ve 319 parseller yönünden ...."ye ödenen borçların tasfiye tarihi (karara en yakın tarihteki) itibariyle hesaplanacak değerinin, bu taşınmazların (bozma nedeniyle güncelliğini yitireceğinden) tespit edilecek tasfiye tarihi itibariyle sürüm (rayiç) değerlerinden düşümü yapılarak artık değerin bulunması ve sonucuna göre davacının bu taşınmazlar yönünden katılma alacağının hesaplanmasıdır. Açıklanan eksiklikler giderilmek üzere hükmün bozulması gerekmiştir.
4- Davalı vekilinin murisin İşbankası vadesiz TL hesabı yönünden temyiz itirazları incelendiğinde.
Mal rejiminin sona erdiği sırada mevcut olan edinilmiş mallar tasfiye edilir (4721 s.lı TMK"nun 235/1. m). Eşlere ait kişisel ve edinilmiş mallar, mal rejiminin sonra ermesi anındaki durumlarına (nitelik, seviye, aşama vs) göre değerlendirilir (TMK"nun 228/1. m). Bu malların, kural olarak tasfiye anındaki (TMK"nun 227/1 ve 235/1. m), sürüm (rayiç) değerleri (TMK"nun 232, 239/1. m) hesaba katılır.
Somut uyuşmazlığa gelince, davacı taraf mahkemeye sunmuş olduğu 24.04.2012 tarihli açıklama dilekçesinde murisin İşbankası vadesiz TL hesabı yönünden 2.000,00 TL"si talep ettiğini belirtilmiştir. Mahkemece, dosyaya getirtilen banka kayıtlarına göre mal rejiminin sona erdiği tarih itibariyle İşbankası vadesiz TL hesap bakiyesinin -775,27 TL olduğu dolayısıyla tasfiyeye konu edilecek bir değer bulunmadığı gözetilerek, bu banka hesabına ilişkin alacak talebinin reddi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda (2), (3) ve (4) nolu bentte gösterilen nedenlerle davalı vekilinin yazılı temyiz itirazları yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün 6100 sayılı HMK"nun Geçici 3. maddesi yollaması ile HUMK"nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, davacının diğer temyiz itirazlarının yukarıda (1). bentte gösterilen nedenle reddine, bozma nedenine göre davacı vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, taraflarca HUMK"nun 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, Yargıtay duruşmasının yapıldığı tarihte yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri uyarınca 1.480,00 TL Avukatlık Ücreti"nin davacıdan alınarak Yargıtay duruşmasında avukat marifetiyle temsil olunan davalı ..."na verilmesine, peşin harcın da temyiz edenlere ayrı ayrı iadesine, 18.04.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.