
Esas No: 2015/17801
Karar No: 2015/20438
Karar Tarihi: 24.11.2015
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2015/17801 Esas 2015/20438 Karar Sayılı İlamı
- KURUMUN BİRDEN FAZLA DOSYA İLE YAPTIĞI TAKİPDE YAPILAN ÖDEMELERİN MAHSUBU
- KURUM İŞLEMİNİN İPTALİ
- AMME ALACAKLARININ TAHSİL USULÜ HAKKINDA KANUN (6183) Madde 54
- AMME ALACAKLARININ TAHSİL USULÜ HAKKINDA KANUN (6183) Madde 55
- AMME ALACAKLARININ TAHSİL USULÜ HAKKINDA KANUN (6183) Madde 58
"İçtihat Metni"
İcra takip dosyalarının ayrılması ve menfi tespit davasının, bozma ilamına uyulduktan sonra yapılan yargılaması sonunda; davanın reddine ilişkin verilen kararın yasal süresi içinde temyizen incelenmesini davacının avukatının istemesi ve duruşma talep etmesi üzerine dosya incelenerek, işin duruşmaya tâbi olduğu anlaşılıp, duruşma için 24.11.2015 günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderildi. Duruşma günü davacı adına Av. T.. K.. ile karşı taraf adına Av. A. B. geldiler. Duruşmaya başlandı. Hazır bulunanların sözlü açıklamaları dinlenip duruşmaya son verilerek aynı günde, Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin taktirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre sair temyiz itirazlarının REDDİNE;
6183 sayılı Kanunun “Ödeme emri” başlıklı 55. maddesinin ilk fıkrasında, kamu alacağını vadesinde ödemeyenlere, yedi gün içinde borçlarını ödemeleri veya mal bildiriminde bulunmaları gereğinin bir ödeme emri ile tebliğ olunacağı; “Ödeme emrine itiraz” başlığını taşıyan 58. maddesinin birinci fıkrasında; kendisine ödeme emri tebliğ olunan kişinin, böyle bir borcu olmadığı veya kısmen ödediği veya zamanaşımına uğradığı hakkında tebliğ tarihinden itibaren yedi gün içinde itirazda bulunabileceği belirtilmiştir.
Diğer taraftan 6183 sayılı Kanunun 54. maddesi hükmü uyarınca da süresinde ödenmeyen amme alacağı tahsil dairesince cebren tahsil olunur. Amme borçlusunun borcuna yetecek miktarda mallarının haczedilerek paraya çevrilmesi de maddede belirtilen cebren tahsil şekillerinden birisidir. Bu bağlamda, borçtan dolayı cebren tahsile geçmeden önce anılan Kanunun 55. maddesi hükmünde öngörülen bilgilerin tümünü içeren bir ödemeye çağrı yazısının “ödeme emri” nin tebliğ edilmesi yasal zorunluluktur. Bir başka ifade ile kamu alacağı için “ödeme emri” çıkarılmadan ve icra takibi kesinleştirilmeden haciz uygulanması ve diğer cebren tahsil yollarına başvurulması kanuna aykırıdır.
Bu yasal çerçevede; davacının yaptığı/yapacağı ödemelerin hakkında kesinleşen 2003/14, 15 ve 18 takip sayılı icra dosya borçlarına mahsubunun yapılması mümkün olup; davacı hakkında kesinleşmediği anlaşılan 2007/332(10248), 2007/331(10247), 2009/13575 ve 2009/13576 takip sayılı icra dosyalarının borçlarına mahsup yapılmasının ve bu dosyaların borçlarından davacının sorumlu tutulmasının mümkün olmadığı gözetilerek, buna ilişkin Kurum işleminin iptaline karar verilmesi gerektiği gözetilmeksizin, yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O halde, davacının avukatının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, davacı avukatı yararına takdir edilen 1.100,00 TL duruşma avukatlık parasının davalıya yükletilmesine, temyiz harcının istem halinde davacıya iadesine, 24.11.2015 gününde oy birliğiyle karar verildi.