MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi


Taraflar arasındaki ayıplı mal davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı mahkemenin görevsizliğine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR
Davacı, davalı ...."den 97.000,00TL bedelli ..... model binek araç satın aldığını, araç henüz 25.487 km de iken motor arıza lambasının yanması üzerine servise götürdüğünü, onarılıp iade edildikten sonra da araçtaki sorunların devam ettiğini bu nedenle aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesini, mümkün olmaması halinde araç bedelinin faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesi talep etmiştir.
Davalı.... Görev itirazı ve zamanaşımı definde bulunmuş, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davacının hem hissedar hem de gerçek kişi tacir olarak ticaret siciline kayıtlı olduğu, davaya konu ayıplı olduğu iddia edilen aracın şirket adına kullanıldığı, bu durumda 4822 sayılı Yasa ile değişik 4077 sayılı Yasaya göre davacının tüketici tanımına girmediği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiş, karar davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Somut uyuşmazlıkta, davacı ile davalı arasında 4822 sayılı Yasa ile değişik 4077 sayılı Yasa kapsamında satım ilişkisi bulunduğu, davacının da yine aynı yasanın 3/e maddesinde tanımlanan “tüketici” sıfatını haiz olduğu, dava konusu ayıplı olduğu iddia edilen aracın ruhsatının davacı adına ve kullanımının “hususi” olduğu anlaşılmaktadır. Şu
halde, davaya bakmaya Tüketici Mahkemesi görevlidir. Mahkemece işin esasına girilip sonucu hakkında hüküm kurulması gerekirken, görevsizlik kararı verilerek yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün BOZULMASINA, HUMK’nun 440/III-2 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 25.11.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.