
Esas No: 2016/2139
Karar No: 2017/4023
Karar Tarihi: 20.11.2017
Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2016/2139 Esas 2017/4023 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye iş bedelinin tahsili istemiyle başlatılan icra takibine itirazın iptâli, takibin devamı, icra inkâr tazminatı istemine ilişkin olup mahkemece davanın reddine dair verilen karar, davacı vekilince süresi içinde temyiz edilmiştir.
Davacı vekili müvekkilinin taşeron olduğunu, davalının üstlendiği ... ... İlköğretim Okulu yapımı işinin mermer döşeme bölümünü, birim fiyatlı olarak 11.08.2011 tarihli sözleşme ile yapıp davalıya teslim ettiğini, iş bedeline karşılık düzenlediği birinci fatura ile ilgili açtığı itirazın iptâli davasının ... Asliye Ticaret Mahkemesi"nin 2013/77 Esas 267 Karar sayılı kararıyla kısmen kabul edilip kesinleştiğini, 28.175,83 TL bedelli ikinci faturanın da ödenmemesi üzerine yaptığı icra takibine itirazın iptâlini istemiştir.
Davalı vekili akdî ilişkiyi doğrulayıp müvekkilinin davacıya 21.12.2011 tarihinde 20.000,00 TL 26.03.2012 tarihinde 3.000,00 TL 16.04.2012 tarihinde 2.000,00 TL ödediğini, davacının edimini gereği gibi yerine getirmediğini, yarım bıraktığını, son faturadaki malzemeleri almadıklarını, takip dayanağı faturayı da iade ettiklerini beyanla, müvekkilinin davacıya borcunun kalmadığını savunmuştur.
Yerel mahkeme davalının ticari defter ve kayıtlarında yaptırdığı bilirkişi incelemesinde takip dayanağı faturanın kayıtlı olmadığı, davacı defterlerinde kayıtlı olsa da alacağın isbatına yeterli olmadığı, hatırlatılan yemin teklif etme hakkının da kullanılmadığı gerekçesiyle kanıtlanamadığından davanın reddine karar verilmiştir.
Taraflar arasındaki 11.08.2011 tarihli sözleşme inkâr edilmediğinden akdî ilişki sabit bulunmaktadır. Dayanak faturaya itiraz edildiğine göre içeriği kesinleşmediğinden,
mahallinde keşif yapılarak, sözleşme kapsamında olan faturada yazılı imalâtların yapılıp yapılmadığı araştırılıp, yapılmışsa davalı tarafça başkasına yaptırıldığı da ileri sürülmediğinden, davacının yaptığı kabul edilip, eksik ve kusurlarda dikkate alınıp birim fiyatlı sözleşme fiyatlarıyla bedeli hesaplattırılıp, varsa bu imalâtla ilgili kanıtlanan ödemeler düşülerek dava sonuçlandırılmalıdır.
Mahkemece açıklanan yönteme göre sonuca varılması gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış, kararın davalı yararına bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 20.11.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.