
Esas No: 2019/5686
Karar No: 2021/9923
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2019/5686 Esas 2021/9923 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava, yersiz sağlık giderlerinin yasal faizi ile birlikte tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davacı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Somut olayda; davalı ... ...’a ait (1012400) sicil sayılı “tekstil ütü paketleme” işyerinden diğer davalılar adına yapılan bildirimlerinin Kurum kontrol memurunca yapılan denetim sonucunda, bildirimlerin fiilen çalışmaya dayanmadığı gerekçesiyle sigortalılığı iptal edilerek, davalı sigortalılara yapılan yersiz ödenen sağlık giderlerinin müşterek ve müteselsil tahsilini istenmiş, Mahkemece, bildirimlerin fiili bir çalışmaya dayalı olmadığı gerekçesiyle ödeme yapan davalılar yönünden karar verilmesine yer olmadığına diğer sigortalılar yönünden yersiz sağlık giderinin tahsili karar verildiği, işveren davalı ... ... yönünden her hangi bir karar verilmediği anlaşılmaktadır.
1-818 sayılı Borçlar Kanununun 50. maddesi (tam teselsül) ya da birden çok kimsenin değişik nedenlerle meydana getirdikleri aynı zarardan sorumluluklarını düzenleyen Borçlar Kanununun 51. maddesi (eksik teselsül) uyarınca ve aynı yasanın 142. maddesi hükmüne dayanarak davacı, zararının tümünü müteselsil sorumlulardan biri aleyhine açacağı tek bir dava ile isteyebileceği gibi sorumluların hepsi aleyhine açacağı tek bir dava ile de talep edebilir.
6098 sayılı Türk Borçlar Kanununda da, öğretideki eleştiriler doğrultusunda tam ve eksik teselsül ayırımı kaldırılmışsa da (61. madde gerekçesi), teselsül esasına dayanan sorumluluk ilkesine ilişkin düzenlemeler korunmuş ve anılan Kanunun birden çok kimsenin birlikte neden oldukları zarardan sorumluluklarını düzenleyen 61. maddesinde; “Birden çok kişi birlikte bir zarara sebebiyet verdikleri veya aynı zarardan çeşitli sebeplerden dolayı sorumlu oldukları takdirde, haklarında müteselsil sorumluluğa ilişkin hükümler uygulanır.” hükmü yer almıştır. Anılan Kanunun 163. maddesinde; davacının, zararının tümünü müteselsil sorumlulardan biri aleyhine açacağı tek bir dava ile isteyebileceği gibi, sorumluların hepsi aleyhine açacağı ayrı ayrı davalar ile de talep edebileceği öngörülmüştür.
Dava, siğortalı ve işverene karşı müşterek müteselsil sorumluluk esasına göre açılmış olup, teselsüle dayanan davalarda; Kurum, zararların tümünün tazminini, bütün sorumlulardan birlikte veya sorumluların her birinden, ayrı ayrı, yada, sadece, birinden istemek hakkına sahiptir.
Eldeki dosyada, Kurum, her bir yersiz sağlık giderinden işvereninde sigortalı ile birlikte sorumlu olduğunu gerekçesiyle istemin teselsüle dayalı olması nedeniyle, işveren ... ... yönünden olumlu veya olumsuz bir karar verilmemesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
2-Ayrıca davalılar ... ,... ve ... yönünden yersiz sağlık giderlerinin iadesinin davadan önce mi yoksa dava açıldıktan sonra mı davacı Kuruma ödemenin gerçekleştirildiği belirlenmeksizin yazılı şekilde karar verilmesi ve bunun sonucuna görede anılan üç davalının yargılama giderlerinden sorumluluğunun kapsamı tayin ve tespitin gözetilmemesi hatalı olup bozma nedenidir.
O halde, davacı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli hüküm bozulmalıdır
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 8.7.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.