Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/5878
Karar No: 2013/7561
Karar Tarihi: 16.05.2013

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2013/5878 Esas 2013/7561 Karar Sayılı İlamı

14. Hukuk Dairesi         2013/5878 E.  ,  2013/7561 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 23.10.2007 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 26.05.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
    Davalı, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 13/B-b maddesi uyarınca 10 yıllık zilyetlik süresinin dolmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
    Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Davacı, 144 ada 5 parsel sayılı taşınmazın 300 m2"lik kesimini kadastrodan önce üzerindeki bina ile birlikte 07.12.1979 tarihli satış vaadi sözleşmesi ile satın aldığını ileri sürerek tapu iptali ve tescil istemiştir.
    Dosya içinde bulunan belgeler ve tapulama tutanağının incelenmesinden dava konusu taşınmazın davalının murisi ...’a ait olduğu, 1962 yılında ölümü ile mirasçılarına intikal ettiği, mirasçıları...’nin paylarını haricen davalı ...’a devrettikleri belirtilmek suretiyle 29/32 payın davacı adına tescil edildiği ve kadastronun 31.05.2002 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.
    Davacının dayanağı 07. 12.1979 tarihli satış vaadi sözleşmesi uyarınca ise davalının murisi ... adına, 19.12.1960 tarihli 1 sıra numaralı tapu kaydı ile kayıtlı olan taşınmazın 300 m2"lik kesimini üzerindeki ev ile birlikte ... mirasçıları davalı ..., ...,
    ... ve ... tarafından satışının vaat edildiği, zilyetliğinin devredildiği anlaşılmıştır. Satışı vaat edilen taşınmaz ile dava konusu taşınmazın aynı taşınmaz olduğu hususunda taraflar arasında bir ihtilaf da bulunmamaktadır.
    Kaynağını Borçlar Kanununun 22. maddesinden alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, Borçlar Kanununun 213. maddesi ile Türk Medeni Kanununun 706. ve Noterlik Kanununun 89. maddesi hükümleri uyarınca noter önünde re’sen düzenlenmesi gereken, bir başka anlatımla geçerliliği resmi şekil şartına bağlı kılınan, tam iki tarafa borç yükleyen ve kişisel hak sağlayan sözleşme türüdür. Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanununun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir.
    Davacının dayanağı satış vaadi sözleşmesi yukarıda açıklanan tam iki tarafa borç yükleyen ve kişisel hak sağlayan geçerli bir sözleşme olup zilyetlik de sözleşme ile vaat alacaklısı davacıya devredilmiştir. Dava 3402 sayılı Kadastro Kanununun 12/3 maddesinde düzenlenen 10 yıllık hak düşürücü süre içinde açıldığından mahkemece anılan bu sözleşme uyarınca karar verilmesi gerekir.
    Bu durumda mahkemece kadastro sırasında satış vaadi sözleşmesinin vaat borçluları ......’tan davalı ...’a harici satış yolu ile devredilen pay ile muris ...’tan davalı ...’a intikal eden paydan satışı vaat olunan 300 m2"lik kesime isabet eden pay miktarı gerektiğinde 6100 sayılı HMK’nın 266 maddesi uyarınca uzman bilirkişi görüşüne de başvurulmak suretiyle belirlenmeli ve belirlenen bu pay yönünden davanın kabulüne karar verilmelidir.
    Açıklanan bu hususlar gözardı edilmek suretiyle ve olaya uygun düşmeyen gerekçe ile davanın reddi doğru görülmemiş, bu nedenle kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Temyiz itirazlarının yukarıda açıklanan nedenlerle kabulü ile kararın BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine, 16.05.2013 tarihinde oy birliği ile karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi