
Esas No: 2013/6142
Karar No: 2013/7648
Karar Tarihi: 20.05.2013
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2013/6142 Esas 2013/7648 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Davacı tarafından, davalı aleyhine 31.05.2011 gününde verilen dilekçe ile Türk Medeni Kanunun 744. maddesi gereğince mecra irtifakı kurulması istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 11.12.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi dahili davalılardan ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, Türk Medeni Kanunun 744. maddesi gereğince mecra irtifakı kurulması isteğine ilişkindir.
Davacı, davalılardan bir kısmı adına tapuda kayıtlı olan 19 parsel sayılı taşınmazdan daha önce rızaları ile kendi adına tapuda kayıtlı olan 15 parsel sayılı taşınmazına sulama borusu geçirdiğini, daha sonra bir kısım davalıların müdahalede bulunduklarını, su alabilmesi için başka uygun bir yer olmadığını belirterek 19 parsel sayılı taşınmazdan su mecra irtifakı kurulmasını talep etmiştir. Davacı 04.05.2012 havale tarihli ıslah dilekçesi ile 18 parsel sayılı taşınmazın maliklerini de davaya dahil etmiştir.
Bir kısım davalılar, davanın reddini savunmuş diğer davalılar davaya cevap vermemişlerdir.
Mahkemece, davacıya ait parselin genel yola çıkmak için geçit hakkı kurulmasına ihtiyacı olduğu, geçit hakkı kurulması için en uygun güzergahın bilirkişi raporuna göre 18 parsel sayılı taşınmazdan geçen ve B ile gösterilen güzergah olduğu, bu nedenle dava konusu 17 parsel lehine 18 parselden 05.05.2012 tarihli bilirkişi raporu ve eki krokide B ile gösterilen güzergahtan geçit hakkı tesisine karar verilmiştir.
Hükmü, davalılardan ... temyiz etmiştir.
Dava dilekçesinin içeriği, davacının 05.07.2011 tarihli duruşmadaki beyanları ve iddianın ileri sürülüş biçimi itibari ile davacı 15 parsel sayılı taşınmazı lehine mecra irtifakı tesisi isteğinde bulunmuştur. 6100 sayılı HMK’nın 26. maddesi gereğince hakim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Aynı Yasanın “Hükmün kapsamı” başlıklı 297. maddesi “Hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir.” şeklinde düzenlenmiştir.
Mahkemece davacıya ait 15 sayılı parsel yararına mecra irtifakı kurulup kurulamayacağı araştırılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken talep olmadığı halde yanılgılı değerlendirme ile geçit irtifakına karar verilmesi doğru görülmemiş, bu sebeple hükmün bozulması gerekmiştir.
Kabule göre de, 17 parsel sayılı taşınmaz tapuda davacı adına kayıtlı olmadığı halde, bu parsel lehine karar verilmesi de doğru değildir.
SONUÇ: Yukarıda yazılı nedenlerle; temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine, 20.05.2013 tarihinde oybirliği ile karar verildi.