Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/1298
Karar No: 2014/4385
Karar Tarihi: 27.3.2014

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2014/1298 Esas 2014/4385 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2014/1298 E.  ,  2014/4385 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Bakırköy 9. Asliye Hukuk Mahkemesi
    TARİHİ : 24/11/2011
    NUMARASI : 2010/4-2011/439

    Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın davalılar arasındaki kat irtifakı kurulmasına ilişkin işlemin iptaline dair verilen hükmün süresi içinde davalılar İsmail, Naciye ve E.. S.. vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    -K A R A R-

    Davacı vekili davalılardan M.. S..’nin müvekkiline olan borcu nedeniyle hakkında yaptıkları icra takibi sırasında borcuna yetecek haczi kabil malının bulunmadığını ancak alacaklılardan mal kaçırmak amacı ile murisinden kendisine kalan taşınmazı diğer paydaşlarla yaptığı taksim sonucu daha az değerli taşınmazın kendisine kaldığını öne sürerek yapılan tasarrufun iptalini talep etmiştir.
    Davalı M.. S.. cevap vermemiş, diğer davalılar davanın reddini savunmuşlardır.
    Mahkemece davalılar arasındaki kat irtifakı kurulmasına ilişkin işlemin iptaline karar verilmiş, hüküm davalılar İsmail, Naciye ve E.. S.. vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava İİK.nın 277 ve devamı maddeleri uyarınca açılan tasarrufun iptali isteğine ilişkindir.İİK.nın 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun haciz yada iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "iyiniyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaktır. Davacı, iptal davası sabit olduğu takdirde, tasarruf konusu mal üzerinde cebri icra yolu ile hakkını almak yetkisini elde eder ve tasarruf konusu taşınmaz mal ise, davalı üçüncü şahıs üzerindeki kaydın düzeltilmesine gerek olmadan o taşınmazın haciz ve satışını isteyebilir (İİK.md.283/1 ). Bu yasal nedenle iptal davası, alacaklıya alacağını tahsil olanağını sağlayan, nisbi nitelikte yasadan doğan bir dava olup; tasarrufa konu malların aynı ile ilgili değildir.
    4721 Sayılı Türk Medeni Kanunun 676/son maddesi uyarınca mirasçılar arasındaki paylaşımın yazılı şekilde yapılması yeterlidir. Mirasçılar arasında yapılan rızai taksim bir sözleşme olup tarafların iradesi ne biçimde birleşmişse o biçimde gerçekleşir. Bu nedenle paylaşımda eşitlik şart değildir.
    Somut olayda davacı vekili, davalıların murisleri olan Ömer"den intikal eden 9130 sayılı parsel üzerindeki arsa ve binayı taksim ettiklerini ancak borçlu davalıya daha az değerli olan dükkanın isabet ettiğini öne sürerek davalılar arasında yapılan muvazaalı taksimin iptalini talep etmiştir. Dosya içeriğinden de dava konusu 9130 parsel sayılı arsa niteliğindeki taşınmazın Ömer Sürmeli"ye ait iken 06.05.1998 tarihinde ölümü ile mirasçıları olan davalılara intikal ettiği, davalıların kendi aralarında yaptıkları 14.05.2009 tarihli anlaşma ile taşınmazı taksim ettikleri bu taksim sonucu taşınmaz üzerindeki 1 nolu dükkanın borçlu davalı M.. S.."ye kaldığı ve davalıların kat irtifakı talep etmeleri sonucu sözü edilen dükkanın borçlu davalı adına tapuya tescil edildiği anlaşlımıştır. Bu durumda davalılar arasında yapılan rızai taksim sonucu mirasın taksim edildiği ve rızai taksimde mutlak eşitliK şart olmadığından mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekirken yanlış değerlendirme sonucu davanın kabulüne karar verilmiş olması doğru bulunmamıştır.
    SONUÇ : Yukarda açıklanan nedenlerle davalılar İsmail, Naciye ve E.. S.. vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalılar İsmail, Naciye ve E.. S.."ye geri verilmesine 27.3.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi