Abaküs Yazılım
4. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/18428
Karar No: 2017/990
Karar Tarihi: 12.01.2017

Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2016/18428 Esas 2017/990 Karar Sayılı İlamı

4. Ceza Dairesi         2016/18428 E.  ,  2017/990 K.

    "İçtihat Metni"

    Tehdit suçundan sanıklar ... ve ... hakkında yapılan yargılama sonunda mahkumiyetlerine dair, Denizli 5. Asliye Ceza Mahkemesince verilen 27.12.2011 gün ve 2009/1084 esas, 2011/622 karar sayılı hükmün sanık ... müdafii ve sanık ... tarafından temyizi üzerine,
    Dairemizin 10.11.2016 gün ve 2014/8079 esas, 2016/14224 sayılı kararıyla;
    "Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
    A-Hakaret ve yaralama suçlarına ilişkin, kararda öngörülen cezaların nitelik ve niceliğine göre hükümlerin temyiz edilemez olduğu,
    Anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK"nın 317. maddeleri uyarınca sanık ... müdafi ve sanık ..."nin tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ İSTEKLERİNİN REDDİNE,
    B-Tehdit suçundan kurulan hükümlere yönelik temyize gelince;
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    1-Olay günü araç park etme meselesi nedeniyle, müşteki ile tartışan sanıkların ikisinin de birden müştekiye “senin leşini yere sereriz, seni köpeklere yem ederiz” diyerek tehdit ettiklerinin kabul edilmesi karşısında, bu sözleri kimin söylediğinin tespit edilmesi ve diğer sanığın bu eyleme ne şekilde iştirak ettiğinin ve iştirak iradesi olup olmadığının yöntemince tartışılmadan, yetersiz gerekçeyle sanıklar hakkında birden fazla kişiyle birlikte tehdit eyleminden ayrı ayrı mahkumiyet hükümleri kurulması,
    2-Sanıkların, evlerinin bahçe kapısını kapatır şekilde araç park eden müştekiyi “beyefendi aracınızı biraz öne alırmısınız” diye nazikçe uyardıklarını beyan ettikleri, müşteki ve onun arkadaşı olan tanık ... de bunu doğrulamaları karşısında, olayın tartışmaya dönüşme süreci üzerinde durularak, sanıklar hakkında haksız tahrik hükmünün uygulanıp uygulanmayacağının değerlendirilmemesi,
    3-Sanık ... müdafiinin ve sanık ..."in kovuşturma aşamasında lehe hükümlerin uygulanması talebinin, TCK"nın 62. maddesindeki takdiri indirim uygulanmasını da kapsaması karşısında, CMK"nın 230/1-d maddesi uyarınca, bu hususta kanuni dayanakları da gösterilerek bir karar verilmemesi,
    4-Anayasa Mahkemesi’nin karar tarihinden sonra 24/11/2015 günlü Resmi Gazete’de yayımlanan 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı, TCK"nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin kararın ve TCK"nın 53/1-c maddesinde düzenlenen hak yoksunluğunun uygulanma süresi ve şeklinin Kanunda öngörülen biçimde uygulanması zorunluluğu nedeniyle, HÜKÜMLERİN BOZULMASINA karar verilmiştir.
    I- İTİRAZ NEDENLERİ
    Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 12/12/2016 gün ve 2012/234163 sayılı yazısı ile;

    İTİRAZ NEDENLERİ : "İtiraza konu uyuşmazlığın, sanıklar ... ve ... ikisinin de birden katılan sanık ... yönelik “senin leşini yere sereriz, seni köpeklere yem ederiz” diyerek tehdit ettiklerinin kabul edilmesi karşısında, eylemin TCK 106/2-c maddesinde yazılı suçu oluşturup oluşturmadığına yöneliktir.
    Madde 106- (1) Bir başkasını, kendisinin veya yakınının hayatına, vücut veya cinsel dokunulmazlığına yönelik bir saldırı gerçekleştireceğinden bahisle tehdit eden kişi, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Malvarlığı itibarıyla büyük bir zarara uğratacağından veya sair bir kötülük edeceğinden bahisle tehditte ise, mağdurun şikayeti üzerine, altı aya kadar hapis veya adlî para cezasına hükmolunur."
    (2) Tehdidin;
    a) Silahla,
    b) Kişinin kendisini tanınmayacak bir hale koyması suretiyle, imzasız mektupla veya özel işaretlerle,
    c) Birden fazla kişi tarafından birlikte,
    d) Var olan veya var sayılan suç örgütlerinin oluşturdukları korkutucu güçten yararlanılarak,
    İşlenmesi halinde, fail hakkında iki yıldan beş yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.
    (3) Tehdit amacıyla kasten öldürme, kasten yaralama veya malvarlığına zarar verme suçunun işlenmesi halinde, ayrıca bu suçlardan dolayı ceza verilir
    hükmünü içermektedir.
    Tehdit fiili, kişinin ruh dinginliğini bozan, iç huzurunu, bilinç ve irade özgürlüğünü ihlal eden bir olgudur. Fiilin mağdur üzerinde ciddi bir korku yaratabilmesi açısından sonuç almaya objektif olarak elverişli, yeterli ve uygun olması gerekir. Ayrıca tehdidin somut olayda muhatap üzerinde etkili olması şart değildir. Bu nedenle mağdurun korkup korkmadığının araştırılması gerekmez.
    Tehdit suçunun manevi öğesi genel kasttan ibaret olup suçun yasal tanımındaki unsurlarının bilerek ve istenerek işlenmesini ifade eder. Olayda tasarlamanın varlığı aranmadığı gibi, saikin de önemi yoktur.
    TCK 106/2-c maddesinde yazılı suçun birden fazla kişiyle işlenmesi halinde, sanıkların daha önceden fikir ve irade birliği içinde ve birlikte tehdit kastıyla hareket etmeleri gerekmektedir. Bu durumda bir yandan mağdura yönelik tehditin yoğunluğu artarken diğer yandan mağdurun kendini savunma olanağının ortadan kalkması nedeniyle kanun koyucu tarafından nitelikli hal olarak kabul edilmiştir. Madde de geçen birden fazla kişi teriminden anlaşılması gereken iki veya daha fazla kişidir. Bu nitelikli halin uygulanması için birden fazla kişinin suçun icrai hareketlerini müşterek fail olarak sorumluluğu gerektirecek şekilde işlemiş olması
    gerekmektedir. Suçu birlikte işleme ifadesi her iki failin suça asli olarak katılmasını birlikte olmanın yarattığı korkutuculuk gücünü mağdura yansıtmış olmaları gerekir. Yüze karşı tehditte birlikteliğin gerçekleşmesi için her iki failin bizzat suç yerinde olması ve birlikte hareket etmeleri gerekmektedir.
    Bu açıklamalar çerçevesinde; maddi olayda, katılan sanık ..."nin olay günü saat:19.30 sıralarında yanında arkadaşı tanık ... ve çocukları olduğu halde ... ... AVM"yi gezmek amacıyla sevk ve idaresindeki... plakalı araç ile ... sayılı yerdeki binanın önüne gelerek park ettiği, araçtan çıktığında park ettiği binada oturan sanık ... ile yanındaki katılan sanık ..."nin aracı bulunduğu yerden kaldırması için uyarıda bulundukları, bu nedenle aralarında tartışma çıktığı, tartışma sırasında sanıklar ... ve ... katılan sanık ..."a küfür edip tartakladıkları, .... raporda belirtilen şekilde yaralandığı, ayrıca kavga sırasında leşini yere sereriz köpeklere yem olursun seni geberteceğiz, şeklinde sözler sarf ederek birlikte ... tehdit ettikleri, bu suretle sanıkların üzerine atılı suçları işledikleri tanık ..."ın aşamalardaki anlatımları, rapor bulguları ve bu anlatım ve raporlara uygun düşen sanık savunmaları ve dosya kapsamındaki delillerden anlaşıldığından sanıkların üzerine atılı bulunan suçları işlediği dosya kapsamından anlaşıldığı,
    Katılan sanık .... ifadesinde, sanıkların her ikisi de bana sürekli hakaret etti. İkisi de sürekli gelip beni ittirdikleri için arabaya çarptım vurma anında alkollü olduklarını anladığım için karşılık vermedim aşırı şekilde hakaretlerine devam ettiler. Senin leşini sereriz köpeklere yem ederiz, sen kendini ne zannettin gibi sözlerle tehdit ettiler köpeklerini göstererek bu şekilde söylediler. ... koşarak gelip babamı rahat bırak diye söyledi bu kez alkollü olan ... çocuklara tekme savurdu, emine hanıma saldırdı onlara da hakaret etti...." şeklinde beyanlarda bulunduğu,
    Tanık .. soruşturma ve kovuşturma aşamasındaki ifadelerinde, "...olay anında sanıkların ikisi de ... tehdit ettiler, senin leşini yere sereriz, köpeklere yem olursun seni geberteceğiz şeklinde tehdit ettiler, ancak ... alkolün etkisiyle daha agresifti, olay yerine polis gelince olayın yatışacağını sandık ancak olay daha da büyüdü, sanıkların evlerindeki bütün akrabaları dışarı çıktı, polise de direnmeye başladılar..." şeklindeki açıklamaları gözönüne alındığında,
    Her iki sanığın fikir ve eylem birliği içinde hakaret ederek tehdit suçunu işlediği, heri iki sanığın suçun icrai hareketlerini gerçekleştirdiği, kaldıki, sanıkların birinin tehdit suçu işlemesi ve diğer sanığın onun yanında korkutucu güç olarak bulunmasının suçu oluşması için yeterli olduğu, diğer sanığın, herhangi bir şekilde tehdit içeren söz sarf etmesi yada etmemesinin bir öneminin bulunmadığı ve suçun önceden anlaşmayı gerektiren bir nitelikte olmayıp o anda kendiliğinden gelişen ve sonuçlanın bir olay olduğu, ayrıca meydana gelen sözlü tartışma sonrasında her iki sanığın birlikte katılan sanık ... etkili eylemde bulunarak yaralama suçunu işlediklerinin anlaşılması karşısında,Yüksek Dairece verilen sanıklar hakkında, "bu sözleri kimin söylediğinin tespit edilmesi ve diğer sanığın bu eyleme ne şekilde iştirak ettiğinin ve iştirak iradesi olup olmadığının yöntemince tartışılmadan yetersiz gerekçeyle yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı görüldüğünden bozulmasına ilişkin bir nolu bozma kararının hukuka aykırı nitelikte olduğu nedenle, Yargıtay 4. Ceza Dairesinin 10/11/2016 gün ve 2014/8079 Esas, 2016/14224 Karar sayılı bir nolu bozma kararına itiraz edilmiştir.

    SONUÇ VE İSTEM: Yukarıda açıklanan nedenler ve tüm dosya kapsamına göre,
    1-İtirazımızın KABULÜNE,
    2-Yargıtay 4. Ceza Dairesinin 10/11/2016 gün ve 2014/8079 Esas, 2016/14224 Karar sayılı ilamın bir nolu bozma kararının KALDIRILMASINA,
    3-Denizli 5 Asliye Ceza Mahkemesinin 27/12/2011 tarih ve 2009/1084 Esas 2011/622 Karar sayılı ilamında sanıkların, birden fazla kişiyle tehdit suçunu işlediklerinin kabulüne ve bir nolu bozma kararının ilamdan çıkartılması suretiyle diğer nedenlerle hükmün BOZULMASINA,
    4-İtirazımız yerinde görülmediği takdirde, dosyanın incelenmek üzere, Yüksek Yargıtay Ceza Genel Kuruluna gönderilmesine karar verilmesi, itirazen arz ve talep olunur." isteminde bulunulması üzerine dosya Dairemize gönderilmekle, incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:

    II- İTİRAZIN KAPSAMI
    İtiraz, tehdit suçundan sanıklar ... ve ... hakkında verilen, Dairemizin 10.11.2016 tarihli bozma kararındaki 1 nolu bozma nedenine ilişkindir.

    III- KARAR
    Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın itiraz gerekçeleri yerinde görülmekle, 6352 sayılı Kanunun 99. maddesiyle eklenen 5271 sayılı CMK"nın 308. maddesinin 3. fıkrası uyarınca İTİRAZIN KABULÜNE,
    Dairemizce verilen 10.11.2016 gün ve 2014/8079 esas, 2016/14224 karar sayılı bozma ilamındaki B-1 maddesinde yer alan bozma nedeninin KALDIRILMASINA,
    Denizli 5. Asliye Ceza Mahkemesince verilen 27.12.2011 gün ve 2009/1084 esas, 2011/622 karar sayılı hükmün yeniden incelenmesi sonucu:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    1-Sanıkların, evlerinin bahçe kapısını kapatır şekilde araç park eden müştekiyi “beyefendi aracınızı biraz öne alırmısınız” diye nazikçe uyardıklarını beyan ettikleri, müşteki ve onun arkadaşı olan tanık ... de bunu doğrulamaları karşısında, olayın tartışmaya dönüşme süreci üzerinde durularak, sanıklar hakkında haksız tahrik hükmünün uygulanıp uygulanmayacağının değerlendirilmemesi,
    2-Sanık ... müdafiinin ve sanık ..."in kovuşturma aşamasında lehe hükümlerin uygulanması talebinin, TCK"nın 62. maddesindeki takdiri indirim uygulanmasını da kapsaması karşısında, CMK"nın 230/1-d maddesi uyarınca, bu hususta kanuni dayanakları da gösterilerek bir karar verilmemesi,
    3-Anayasa Mahkemesi’nin karar tarihinden sonra 24/11/2015 günlü Resmi Gazete’de yayımlanan 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı, TCK"nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin kararın ve TCK"nın 53/1-c maddesinde düzenlenen hak yoksunluğunun uygulanma süresi ve şeklinin Kanunda öngörülen biçimde uygulanması zorunluluğu
    Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafii ve sanık ..."nin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden itiraz yazısına uygun olarak, HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine,12/01/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.














    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi