Tehdit suçundan sanıklar ..., ..., ... ve ... hakkında silahla tehdit suçundan yapılan yargılama sonunda mahkumiyetlerine dair, İzmir 16. Asliye Ceza Mahkemesince verilen 07.11.2013 gün ve 2012/190 esas, 2013/732 karar sayılı hükmün sanıklar ve sanık müdafii tarafından temyizi üzerine,
Dairemizin 13.10.2016 gün ve 2016/3657 esas, 2016/13429 sayılı kararıyla;
"Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
1-Sanıklar ..., ..., ..., ... hakkında tehdit eylemi nedeniyle verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair karara karşı yalnızca itiraz yolu açık ve dolayısıyla yapılan başvurunun bu doğrultuda değerlendirilmesinin gerekli bulunduğu,
Anlaşıldığından, sanık ... müdafii ve sanıklar ..., ..., ..."ın temyiz davası istekleri hakkında bir KARAR VERMEYE YER OLMADIĞINA,
2-Sanık ... hakkında mağdurlar ..., ..., ..."a yönelik yaralama eylemlerinden verilen kararlarda öngörülen cezaların nitelik ve niceliğine göre, verildiği tarih itibariyle hükümlerin temyiz edilemez olduğu anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddeleri uyarınca sanık ..."ın tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ İSTEĞİNİN REDDİNE,
3-Sanık ... hakkında mağdur ..."e yönelik yaralama eylemleri verilen karara yönelik temyize gelince;
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Sanığa yükletilen yaralama eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
Cezanın kanuni bağlamda uygulandığı,
Anlaşıldığından sanık ..."ın ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA, karar verilmiştir.

I- İTİRAZ NEDENLERİ
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 03/12/2016 gün ve 2016/392203 sayılı yazısı ile;
Yargıtay 4. Ceza Dairesinin 13/10/2016 gün ve 2016/3657 Esas, 2016/13429 Karar sayılı ilamında yer alan ve Sanıklar ..., ..., ..., ... hakkında silahla tehdit suçu nedeniyle mahkumiyet kararı verildiği ve sanıklardan Münir Öndeş dışında kalan tüm sanıklar hakkında CMK"nın 231/5. maddesince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmediği halde,
Yüksek Dairece, ilamın 1- nolu bölümünde, sanıklar, ..., ..., ..., ... hakkında, işlediği kabul edilen tehdit suçuyla ilgili olarak hükmün açıklanmasının geri bırakılması karar verildiği ve bu kararın itiraza tabi olduğu belirtilerek yapılan temyiz başvurularıyla ilgili herhangi bir karar verilmesine yer olmadığına ilişkin karar verildiği,
Bu bağlamda, Yüksek Dairece sanıklar ..., ..., ..., ... hakkında temyize konu silahla tehdit suçundan esastan inceleme yapılmadığı, ve bu suçla ilgili onama yada bozma kararı verilmediği adı geçen sanıklar yönünden hukuken maddi yanılgı sonucundan hatalı hüküm kurulduğu,
Bu itibarla; Yargıtay 4. Ceza Dairesinin 13/10/2016 gün ve 2016/3657 Esas, 2016/13429 Karar sayılı ilamının birinci bölümünde yer alan ve sanıklar, ..., ..., ..., ... hakkında, işlediği kabul edilen tehdit suçuyla ilgili olarak verilen mahkumiyet kararı C.M.K"nun 231/5 maddesince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmediği halde, maddi hata ve yanılgı sonucunda sanıklar hakkında silahla tehdit suçundan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği kabul edilerek sanıkların temyiz davasına ilişkin istekleriyle ilgili bir karar verilmesine yer olmadığına ilişkin kararın kaldırılarak sanıklar hakkında silahla tehdit suçundan esastan inceleme yapılarak onama kararı verilmesi istemiyle anılan karara itiraz edilmiştir.

SONUÇ VE İSTEK: Yukarıda yapılan açıklamalar çerçevesinde,
1-İtirazımızın KABULÜNE,
2-Sanıklar ..., ..., ..., ... hakkında tehdit eylemi nedeniyle verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair karara karşı yalnızca itiraz yolu açık ve dolayısıyla yapılan başvurunun bu doğrultuda değerlendirilmesinin gerekli bulunduğundan, sanık ... müdafii ve sanıklar ..., ..., ..."ın temyiz davası istekleri hakkında karar verilmesine yer olmadığına ilişkin kararın KALDIRILMASINA,
3-Sanıklar ..., ..., ..., ... hakkında tehdit eylemi nedeniyle verilen mahkumiyet kararının, ONANMASINA,
4-İtirazımız yerinde görülmediği takdirde dosyanın incelenmek üzere, Yüksek Yargıtay Ceza Genel Kuruluna gönderilmesine karar verilmesi talep olunur."isteminde bulunulması üzerine dosya Dairemize gönderilmekle, incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:
II- İTİRAZIN KAPSAMI
İtiraz, tehdit suçundan sanıklar ..., ..., ... ve ... hakkında verilen mahkumiyet hükümler ile ilgili karar vermeye yer olmadığına dair, Dairemizin 13.10.2016 tarihli kararına ilişkindir.
III- KARAR
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın itiraz gerekçeleri yerinde görülmekle, 6352 sayılı Kanunun 99. maddesiyle eklenen 5271 sayılı CMK"nın 308. maddesinin 3. fıkrası uyarınca İTİRAZIN KABULÜNE,
Dairemizce verilen 13.10.2016 gün ve 2016/3657 esas, 2016/13429 karar sayılı sanıklar ..., ..., ... ve ... hakkındaki siilahla tehdit suçundan "karar vermeye yer olmadığına" dair kararın KALDIRILMASINA,
İzmir16. Asliye Ceza Mahkemesince verilen 07.11.2013 gün ve 2012/190 esas, 2013/732 karar sayılı, sanıklar ..., ..., ... ve ... hakkında silahla tehdit suçundan verilen mahkumiyet hükümlerinin yeniden incelenmesi sonucu:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre, yapılan incelemede:
Sanıklar ..., ..., ... ve ..."a yükletilen tehdit eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemlerin sanıklar tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
Anayasa Mahkemesi’nin hükümden sonra 24/11/2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı ile TCK’nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendine yönelik olarak vermiş olduğu iptal kararlarının, kapsam ve içerik itibariyle infaz aşamasında mahallinde gözetilebileceği,
Anlaşıldığından, sanık ... müdafii ile sanıklar ..., ... ve ... "ın ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden, itiraz yazısına uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKÜMLERİN ONANMASINA, yeniden inceleme yapılanlar dışındaki kısımların olduğu gibi bırakılmasına, 12.01.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.