
Esas No: 2013/7673
Karar No: 2013/8050
Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2013/7673 Esas 2013/8050 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Yargıtay bozma ilamında özetle; çekişme konusu taşınmazların davacının babasından kaldığı ve davacı tarafından kullanıldığı ancak davacıya intikal konusunda mahalli bilirkişiler ve tanıklarca bir açıklama yapılmadığı, davacının murisi ..."nin başka mirasçılarınında olması nedeniyle mirasçıların terekeye elbirliği ile sahip bulundukları, davalı Hazinenin üçüncü kişi durumunda olduğu ve davacının tek başına davayı açma ehliyetinin olmadığı" hususlarına değinilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın dava şartı yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ... tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, ham toprak vasfı ile Hazine adına tespit ve tescil edilen taşınmazların kendi zilyetliğinde olduğu iddiası ile dava açmıştır. Keşif sırasında dinlenen yerel bilirkişi ve tanıklar da taşınmazların davacıya ait olduğunu ve ona da babası ..."den kaldığını beyan etmişlerdir. Mahkemece davanın kabulüne ilişkin verilen karar her ne kadar Yargıtay 8. Hukuk Dairesi"nin 07.05.2012 tarih ve 2012/1562-3862 sayılı ilamı ile yukarıda açıklanan gerekçelerle bozulmuş ise de; Yargıtay bozma ilamından sonra yeniden yapılan yargılama aşamasında davacı; Yargıtay bozma kararına direnilmesini aksi takdirde delillerini bildirmek için süre verilmesini talep etmiştir. Mahkemece davacının, taşınmazda diğer mirasçıların hak sahibi olmadıkları yönünde yeniden delil bildirme yönündeki bu talebi değerlendirilmeksizin karar verilmesi isabetsiz olduğu gibi, davacının ve keşif sırasında beyanına başvurulan yerel bilirkişi ve tanıkların kesinlik ifade etmeyen ve açıklattırılmaya muhtaç beyanları ile yetinilerek karar verilmesi de isabetsizdir. Bilindiği gibi 6100 sayılı HMK"nın 31. maddesi hakime davayı aydınlatma görevi vermiş olup, anılan yasa maddesi aynen "hakim maddi veya hukuki açıdan belirsiz yahut çelişkili gördüğü hususlar hakkında, taraflara açıklama yaptırabilir; soru sorabilir; delil gösterilmesini isteyebilir." hükmünü içermektedir. Hal böyle olunca mahkemece davacı tarafa dava dilekçesi açıklattırılarak taksim olgusuna ya da taşınmazın murisin sağlığında kendisine devredildiği iddiasına dayanıp dayanmadığı sorulmalı, bu iddialara dayanması halinde yerel bilirkişi ve tanıklar tekrar dinlenerek çekişme konusu taşınmazların ne şekilde davacıya intikal ettiği araştırılmalı, davacının bu konuda göstereceği yeni deliller de değerlendirilmelidir. Bu şekilde yapılacak araştırma sonunda çekişmeli taşınmazın murisin terekesine dahil olduğu ve taksim edilmediği sonucuna varılması halinde bozma ilamında açıklanan şekilde hüküm kurulmalı, aksi takdirde tüm deliller birlikte değerlendirilerek işin esası hakkında bir karar verilmelidir. Davacının temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde davacıya iadesine, 13.09.2013 günü oybirliği ile karar verildi.