21. Hukuk Dairesi 2019/650 E. , 2019/7452 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:İş Mahkemesi
TÜRK MİLLETİ ADINA
Davacı, murisinin 01/02/1999-29/05/2007 tarihleri arasında Tarım Bağ-Kur sigoralısı olduğunun tespiti ile prim borçlarının 6111 sayılı Yasa"ya göre yapılandırılması gerektiğinin tespitine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme, bozmaya uyarak ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir.Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi.
K A R A R
Dava, davacı murisinin 01/02/1999- 29/05/2007 tarihleri arasında 2926 sayılı Yasa kapsamında Tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tespiti ve 6111 sayılı Yasadan yararlandırılması istemine ilişkindir. Mahkemece, Dairemizin bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde fatura aslına ulaşılamadığı, kesinti listesinin kurumda bulunmadığı gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmiştir. Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davacı murisi ..." in 01/07/1993 doğumlu olup 29/05/2007 tarihinde vefat ettiği, UYAP sorgulamasında sigorta tescil kaydının bulunmadığı, muris adına kayıtlı tarıma elverişli taşınmazların bulunduğu, 11/05/2001 tarihinden itibaren ziraat oda kaydı ve 19/01/1998 tarihli çiftçilik belgesinin bulunduğu, davacı murisinin köylüsü olan davacı tanıkları ile muhtarlık yazısına göre murisin sürekli tarımla uğraştığı, 25/01/1999 tarihli ... yaş sebze ve meyve komisyoncusu tarafından yapılan bağ-kur prim tevkifatı bulunan yine komisyoncu ... taarfından aslı gibidir yapılmış faturanın bulunduğu, davalı kurum tarafından ... tarafından kuruma intikal eden 1999/1. döneme ait tevkifat kesinti listelerine ulaşılamadığından geçmişe yönelik tarım bağ-kurluluk talebinin reddedildiği, davanın reddine dair verilen kararın davacı tarafından temyizi üzerine Dairemizin, 02/06/2015 tarih, 2014/23976 E. 2015/12664 K. sayılı kararı ile " Yapılacak iş; ... tarafından 1999 yılında yapılan kesintiye ilişkin 25/01/1999 tarihli fatura aslını sunması için davacıya süre vermek, ilgili faturanın davacı adına mı yoksa aynı isim ve soyisme sahip başka bir kişi adına mı düzenlendiğini araştırmak, davacının Tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğu süreyi yukarıda belirtilen ilkeler ışığında belirlemek, yine davacının 6111 sayılı yasadan istifade için kuruma başvurusu bulunup bulunmadığını, kuruma başvurusu var ise hangi tarihte başvurduğunu sormak, süresinde başvurusu bulunduğu takdirde davacının 6111 sayılı Yasadan yararlanması gerektiğinin tespitine karar vermekten ibarettir." gerekçesiyle bozma kararı verildiği, bozma sonrası yapılan yargılamada; davacının fatura aslını sunamadığı, ... komisyoncusuna ait murisin de adı bulunan 1999/1. aya ait tevkifat kesinti listesini sunduğu, temyiz dilekçesine ekli olarak da ... tarafından 1999/1. aya ilişkin yapılan tevkifat kesintilerinin davalı kurum hesabına yatırıldığına dair 22/02/1999 tarihli Vakıfbank dekontunu sunduğu anlaşılmıştır.Bozmaya uyulduğu halde, bozma gerekleri yerine getirilmemiştir. 09/05/1960 gün ve 21/9 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca bozma kararına uyan mahkeme artık bozma kararı gereğince işlem yapmak ve hüküm vermek zorundadır.Yargıtay"ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş kararları; Kurumun prim alacaklarını Bakanlar Kurulu kararı ile ürün bedellerinden tevkifat suretiyle tahsil etmesi halinde, Bağ-Kur’un prim ödenmesine rağmen, sigortalıyı re’sen kayıt ve tescil etmemesi, yasanın kendisine yüklediği re’sen tescil yükümlülüğüne aykırılık teşkil ettiğinden, prim tevkifatının yapıldığı tarihi izleyen aybaşından itibaren sigortalı olarak kabulü gerektiği yönündedir.İlk prim kesintisini izleyen yıllarda prim kesintisi veya ürün tesliminin gerçekleştiğinin belirlendiği durumlarda, bu yıllar için de tespit kararı verilmesi gerekmektedir.Tarım Bağ-Kur sigortalılığının temel koşulu 2926 sayılı Yasanın 2/1 ve 3/b maddelerinde belirtildiği gibi, tarımsal faaliyette bulunmaktır. Prim tevkifatına dayalı tespit davasında, salt ziraat odası ve kooperatif kaydı gibi belgelerin bulunması, davanın kabulü için yeterli değildir. Tarımsal faaliyetin sürdüğünün, faaliyete ilişkin olarak hangi tarımsal ürünlerin üretildiği, nereye satıldığı veya teslim edildiği gibi hususlar da somutlaştırılarak belirlenmelidir. Prim tevkifatı ve ürün tesliminin, iki yıla kadar olan süre dışında süreklilik arzettiği hallerde de, tarımsal faaliyetin sürekli olduğu kabul edilebilir.Öte yandan, 25/02/2011 tarihinde yayımlanan 13/02/2011 tarihli 6111 sayılı Yasa"nın 18. maddesinde bu kanunun ilgili bölümlerindeki başvuru ve ödeme süresine ilişkin hükümler saklı kalmak kaydıyla bu kanun hükümlerinden yararlanmak isteyen borçluların bu kanunun yayımlandığı tarihi izleyen ayın sonuna kadar ilgili idareye başvuruda bulunmalarının şart olduğu bildirilmiş, Bakanlar Kurulunun 2011/1713 sayılı 30/04/2011 tarihli R.G. yayımlanan kararı ile bu süre kanunda belirtilen sürelerin bitiminden itibaren bir ay uzatılmıştır.
Hal böyle olunca 6111 sayılı Yasa"dan yararlanmak için en geç 31/05/2011 tarihine kadar SGK."na müracaat etmek veya 31/05/2011 tarihine kadar 6111 sayılı Yasa"dan yararlanmak için dava açmak gerektiğinin kabulü gerekir.
Somut olayda, her ne kadar davacı murisi adına düzenlenen 25/01/1999 tarihli ... komisyoncusu tarafından düzenlenen fatura aslına ulaşılamamış ise de davacı murisinin tüm dosya kapsamına göre tarımla uğraştığının sabit olduğu, 25/01/1999 tarihli faturanın komisyoncu ... tarafından aslı gibidir yapılmış onaylı suretinin bulunduğu, davalı kurum tarafından ilgili faturanın sahteliğinin de ileri sürülmediği, kaldı ki temyiz dilekçesine ekli olarak ... tarafından 1999/1. aya ilişkin yapılan tevkifat kesintilerinin davalı kurum hesabına yatırıldığına dair 22/02/1999 tarihli Vakıfbank dekontunun da bulunduğu dikkate alınarak davacı murisinin 25/01/1999 tarihli tevkifatın yapıldığı ayı takip eden aybaşından aynı yılın sonuna kadar Tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tespitine karar vermek, davacının 6111 sayılı yasadan istifade talebi yönünden ise; kuruma başvurusu bulunup bulunmadığını, kuruma başvurusu var ise hangi tarihte başvurduğunu sormak, süresinde başvurusu bulunduğu takdirde davacının 6111 sayılı Yasadan yararlanması gerektiğinin tespitine karar vermek gerektiği halde hatalı değerlendirme ile davanın reddine dair karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.O halde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 03/12/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.