11. Hukuk Dairesi 2018/4363 E. , 2019/3514 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada Milas 3. Asliye Hukuk Mahkemesince bozmaya uyularak verilen 12/02/2018 tarih ve 2016/415-2018/86 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davacılar vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava konusu meblağ 26.647 TL"nin altında bulunduğundan 6100 sayılı Kanun"un geçici 3/2. maddesi delaletiyle uygulanması gereken HUMK 3156 sayılı Kanunla değişik 438. maddesi gereğince duruşma isteğinin reddiyle incelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra
dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacılar vekili, müvekkillerinin murisi ..."in davalı şirketin tıbbi kötü uygulamaya ilişkin zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi kapsamında sigortalamış olduğu ... ...’in gerektiği gibi muayene etmemesi nedeniyle vefat ettiğini, bu nedenle müvekkillerinin maddi ve manevi zarara uğradığını, sigortalının verdiği zararlardan sigortanın sorumlu olduğunu ileri sürerek davacı ... için 5.000 TL, diğer davalılar için ayrı ayrı 2.500 TL destekten yoksun kalma tazminatının tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili, sigortalı hekimin 657 sayılı Devlet Memurları Kanuna tabi sağlık personeli olduğunu, dolayısıyla dava konusu olay nevinden tazminat talepleri bakımından ilgili kanun hükümleri uyarınca hekime karşı değil, personelin bağlı olduğu kamu tüzel kişiliğini haiz kuruma karşı dava açılması gerektiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istermiştir.
Mahkemece, bozma ilamı ve tüm dosya kapsamına göre, Adli Tıp Kurumu 1. İhtisas Kurulunun 26/04/2017 tarihli raporunda sigortalı doktorun, hastanın şikayetlerine ve klinik bulgulara uygun tedavisine başladığı, tanıya uygun reçete düzenlendiği, yapılan tüm işlemlerinin tıp kurallarına uygun olduğuna dair görüş bildirildiği, işbu rapora itibar edilmesi gerektiği, sigortalı doktorun herhangi bir kusurunun bulunmadığı, bu durumda sigortanın da bir sorumluluğunun bulunmayacağı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacılar vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacılar vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacılar vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 8,50 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacılardan alınmasına, 08/05/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.