
Esas No: 2011/13892
Karar No: 2012/1512
Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2011/13892 Esas 2012/1512 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
K A R A R
Davacı kurum vekili, davalının Düzce İşletme Müdürlüğünde ... Servisi Şefi olarak görev yapmakta iken, 1999-2000-2001 tarihlerinde çeşitli abonelerden tahsil ettiği paraları zimmetine geçirdiğini 09/06/2004 tarihi itibariyle davacı kurumun 37.312,108.-TL toplam zararının bulunduğunu belirterek fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla 36.715,014.-TL.si ana para ve 2.685,824.-TL.si dava tarihine kadar işlemiş yasal faiz olmak üzere toplam 39.400,838.-TL.kurum alacağının anaparaya dava tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmak suretiyle davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı; davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, 31.620,89 TL nin (ana para tutarı olan 14.839,87 TL sine dava tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmak suretiyle) davalıdan alınıp davacıya verilmesine, 1.411,60 TL’lik kısım bakımından konusuz kalmakla bu miktar yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
1-4857 sayılı Kanunun 1.maddesinde kanunun kapsamı belirtilerek, “Bu Kanunun amacı işverenler ile bir iş sözleşmesine dayanarak çalıştırılan işçilerin çalışma şartları ve çalışma ortamına ilişkin hak ve sorumluluklarını düzenlemektir. Bu kanun, 4 üncü maddedeki istisnalar dışında kalan bütün işyerlerine, bu işyerlerinin işverenleri ile işveren vekillerine ve işçilerine faaliyet konularına bakılmaksızın uygulanır.” denilmektedir. 5521 sayılı İş 2011/13892 2012/512
Mahkemeleri Kanunun 1.maddesinde ise “İş Kanununa göre işçi sayılan kimselerle işveren veya işveren vekilleri arasında iş akdinden veya iş Kanununa dayanan her türlü hak iddialarından doğan hukuk uyuşmazlıklarının çözülmesi görevinin iş mahkemelerine ait olduğu” belirtilmiştir.
Dosya kapsamına göre; davalının dava dosyasına konu eylemlerin gerçekleştiği tarihte davacı kurum bünyesinde sözleşmeli personel olarak çalıştığı, anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca, taraflar arasındaki uyuşmazlığın niteliğine göre; uyuşmazlığın çözümünde İş Kanunu hükümlerinin uygulanması gerektiği anlaşılmaktadır. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında re’sen gözetilir. Görevle ilgili hususlarda kazanılmış hak da söz konusu olmaz. Bu durumda mahkemece görevsizlik kararı verilerek dosyanın iş mahkemesine gönderilmesi (müstakil iş mahkemesi yoksa iş mahkemesi sıfatıyla davaya bakılması gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırıdır.
2-Bozma nedenine göre davacının sair temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1.bentte açıklanan nedenler ile temyiz edilen hükmün BOZULMASINA, 2.bentte açıklanan nedenle ile davalının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gerek olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 30.01.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.