
Esas No: 2018/4684
Karar No: 2019/1849
Karar Tarihi: 28.03.2019
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2018/4684 Esas 2019/1849 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 21/01/2015 gününde verilen dilekçe ile yersiz ödenen evde bakım ücretinin iadesi istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 14/09/2015 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
Dava, yersiz ödemelerin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı vekili; davalının evde bakım hizmetlerinden yararlandırılan engelli ..."e bakması için bakım ücreti ödenmesine karar verildiğini, kurum tarafından daha sonra yapılan inceleme sırasında engelli ..."in 10/03/2010 tarihli rapordaki ağır engelli kısmının "Hayır" şeklinde işaretlenmesi nedeniyle 10/03/2010-01/10/2013 tarihleri arasında davalıya yapılan yersiz ödemelerin tahsili isteminde bulunmuştur.
Davalı vekili, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, idare mahkemesince söz konusu kararın iptaline karar verildiği ancak, kararın henüz kesinleşmediği, tüm dosyadan davalının oğlu için verilen ilk raporun süresiz olduğu, sonraki raporun alınmasında zorunluluk bulunmadığı, davacı tarafından davalının oğlunun ağır özürlü olmadığının kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Dosyadaki bilgi ve belgelerden; davalının tarafına ödenen evde bakım ücretinin iptal edilmesi ve ücretin geri istenmesinin haksız ve hukuka aykırı olduğu gerekçesiyle işlemin iptali için ...1. İdare Mahkemesinin 2014/1843 esas sayılı dosya ile dava açtığı, bu davada 24/05/2015 tarihinde verilen kararla; engelli çocuğun %52 oranında ağır engelli olduğu, ancak sonraki tarihlerde alınan rapora göre engel oranı %70 olup ağır engelli kısmında ise hayır işaretli olduğu, özür oranına göre yapılan değrelendirmede hayır ibaresinin sehven yazıldığı, ayrıca ilk alınan raporunda sürekli olduğu, buna rağmen gereksiz yere alınan ikinci rapora dayalı olarak işlemin iptal edildiği, Danıştay İçtihadı Birleştirme Kurulu kararına göre idarenin açık hata ve hile gibi hallerde süre aranmaksızın hatalı ödediği meblağı geri isteyebileceği, bunun dışındaki hallerde ise geri ödemenin, hatalı ödemenin yapıldığı tarihten itibaren dava açma süresi içinde olanaklı olduğu, mevzuata uygun olmayan raporun bir an için doğru olduğu kabul edilse dahi idarenin 2010 tarihli rapora dayalı olarak çok sonra 2014 tarihinde ödemelerin iadesini isteme hakkının bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verildiği, kararın temyiz edilmesi üzerine dosyanın Danıştay"a gönderildiği ve kararın henüz kesinleşmediği anlaşılmaktadır.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun (HMK) 165. maddesinde; bir davada hüküm verilmesinin, başka bir davaya, idari makamın tespitine yahut dava konusuyla ilgili bir hukuki ilişkinin mevcut olup olmadığına kısmen veya tamamen bağlı ise mahkemece o davanın sonuçlanmasına veya idari makamın kararına kadar yargılamanın bekletilebileceği düzenlenmiştir.
Şu halde, mahkemece idare mahkemesinde açılan dava sonucunun eldeki davayı etkileyecek nitelikte olması da gözetilerek, bekletici mesele yapılması ve oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA 28/03/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.