
Esas No: 2019/640
Karar No: 2021/2024
Karar Tarihi: 09.12.2021
BAM Hukuk Mahkemeleri Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2019/640 Esas 2021/2024 Karar Sayılı İlamı
T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ
...
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
...
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 17/10/2018
ESAS-KARAR NO ....
DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit
KARAR TARİHİ : 09/12/2021
YAZILDIĞI TARİH : 05/01/2022
Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili, müvekkili aleyhine davalı tarafından Ankara 19. İcra Müdürlüğü'nün 2001/17273 ve 2003/2124 Esas sayılı icra takiplerinin başlatıldığını, takibe dayanak bonolar altındaki imzanın müvekkiline ait olmadığını belirterek müvekkilinin icra takipleri nedeni ile davalıya borçlu olmadıklarının tespitine, kötüniyet tazminatının davalıdan alınmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı vekili, davacı tarafın iddialarının gerçeği yansıtmadığını, işleme konulan icra takibinin 2001 yılında açıldığını, davacının uzun bir süre takiple ilgilenmediğini, dava dışı ciranta... hakkkında takibin iptaline karar verilmiş olmasının davacının kesinleşen takibi etkileyecek nitelikte olmadığını, davanın kötü niyetli ve haksız olduğunu bildirerek davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ
Mahkemece, toplanan delillere ve tüm dosya kapsamına göre, takiplere dayanak bonolar altındaki imzaların davacıya ait olmadığı belirtilerek davanın kabulüne, koşulları oluşmadığından kötüniyet tazminatı isteminin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
İstinaf eden-davalı vekili tarafından;
Mahkemece harca esas değerin ve buna bağlı olarak müvekkiline karar ile birlikte yüklenen yükümlülüklerin hatalı belirlendiği, dava konusu bonoların ticari ilişki kapsamında düzenlenerek müvekkiline verilen bonolar olduğu, hükme esas alınan bilirkişi raporunun yeterli araştırma ve incelemeyi içermediği, müvekkilinin bonoların meşru hamili olduğu,
İstinaf eden- davacı vekili tarafından;
Müvekkili lehine kötüniyet tazminatına karar verilmemesinin doğru olmadığı bildirilerek başvurulmuştur.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Uyuşmazlık takiplere dayanak bonolar altındaki imzanın davacıya ait olup olmadığı ve definin davalıya karşı ileri sürülüp sürülemeyeceği ve kötüniyet tazminatı noktasında toplanmaktadır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, kambiyo senedindeki imza inkarına dayalı olarak açılan menfi tespit davasıdır.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Ankara 19. İcra Müdürlüğü'nün 2001/17273 E. sayılı icra dosyasının incelenmesinden; alacaklının .... Borçlunun ...... olduğu, toplam 8.976 USD alacak için takibi başlatıldığı, takip dayanağının 22/10/2001 vadeli 8.800 USD bedelli 05/09/2001 tanzim tarihli bono olduğu anlaşılmıştır.
Ankara 19. İcra Müdürlüğü'nün 2003/2124 esas sayılı icra dosyasının incelenmesinden; alacaklının .... Borçlunun ...... olduğu toplam 19.536 USD alacak için icra takibi başlatıldığı, takip dayanığının 22/11/2001, 22/12/2001 vadeli 8.800 USD bedelli 2 adet bono olduğu anlaşılmıştır.
Mahkemece harca esas değer ve buna bağlı yükümlülüklerin belirlenmesinde takiplerin USD üzerinden yapıldığı dikkate alınarak takiplerin toplam değerinin 28.512 USD olduğu ve bu değerin dava tarihindeki ... ile çarpımı sonucunda tespit edilen değer olduğu kabul edilerek hüküm tesis edildiği anlaşılmış olup, davalı vekilinin bu yöndeki istinaf itirazlarının yerinde olmadığı anlaşılmıştır.
Dava dilekçesinin ekinde yer alan 25.12.2014 tarihli uzman raporunda takiplere dayanak bonolar altındaki imzaların davacının eli ürünü olmadığı tespit edilmiştir. Söz konusu raporda karşılaştırma belgelerinden asıl olanların takiplere dayanak bonoların tanzim tarihlerinden sonra olduğu, bir kısım fotokopi belgelerinin ise tanzim tarihlerinden önce ve sonra olduğu tespit edilmiştir.
Mahkemece dosya kapsamında alınan bilirkişinin 02/10/2017 tarihli raporunda, tetkik konusu alacaklısı ... İnşaat Ltd.Şti borçlusu ... olan 05/09/2001 tanzim tarihli 22/11/2001 ve 22/12/2001 ödeme tarihli her biri 8.800 USD tutarında olan iki adet senette yer alan yazı ve rakamların davacı ... elinden çıkmadığı bildirilmiştir. Söz konusu raporda da karşılaştırma imzalarının takibe dayanak bonoların tanzim tarihinden sonra olduğu anlaşılmıştır.
Mahkemece dosya kapsamında... 26/09/2018 tarih ve ..... nolu raporda inceleme konusu alacaklısı ... İnş. Ltd Şti. Borçlusu ... olan 05.09.2001 tanzim 22.12.2001 ödeme tarihli 8.800 bedelli USD yine alacaklısı ... Ltd Şti borçlusu ... olan 05.09.2001 tanzim 22.11.2001 tarihli 8.800 bedelli USD senetler üzerinde ki imzaların teslim biçimi, işleklik derecesi, alışkanlıklar, istif, eğim, doğrultu, seyir, hız ve baskı derecesi bakımından yapılan incelemede inceleme konusu senetlerde ...'e atfen atılı imzalar ile ...'e mevcut mukayese imzaları arasında ilgi ve irtibat tespit edilemediğinin bildirildiği görülmüştür.
Mahkemece, yargılamanın HMK'da düzenlenen usul kurallarına uygun olarak yapılmış olmasına, kamu düzenine aykırılık hallerinin bulunmamasına, dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilip yasal düzenlemelere uygun isabetli, yeterli gerekçeyle karar verilmiş olmasına, ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılığın olmamasına ve özellikle dava konusu bono altındaki imzanın davacıya ait olmadığının belirlenmesi ve bu definin herkese karşı ileri sürülebilen mutlak defilerden olmasına, davacı ile davalının bonodaki sıfatlarına, dava tarihinden önce alınan bilirkişi raporundaki mukayese imzalarının yeterli olmaması karşısında davalının kötüniyetli olduğu hususunun davacı yanca ispat edilememiş olmasına göre taraf vekillerinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Taraf vekillerinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b.1.maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-a)Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 59,30TL istinaf karar ve ilam harcından, peşin alınan 35,90TL harcın mahsubu ile bakiye 23,40 TL harcın istinaf eden davacı alınarak Hazineye irat kaydına,
b)Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 5.611,19TL istinaf karar ve ilam harcı davalı tarafından peşin olarak yatırıldığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-İstinaf eden tarafından yapılan istinaf posta giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
5-HMK'nin 333.maddesi gereğince gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
6-Kararın tebliğinin Dairemizce yapılmasına,
HMK'nin 353/1-b-1 maddesi uyarınca dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda 361/1. maddesi gereğince kararın tebliği tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde kararı veren Bölge Adliye Mahkemesi ya da buraya gönderilmek üzere temyiz edenin bulunduğu yer Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi veya İlk Derece Mahkemesine verilecek dilekçe ile Yargıtay temyiz yasa yolu açık olmak üzere, 09/12/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.
....
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.