3. Hukuk Dairesi 2012/21613 E. , 2012/25953 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK(AİLE) MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen yoksulluk nafakasının kaldırılması davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı vekili dava dilekçesinde; davacı ile davalının boşandıklarını, davalının Sigortalı olarak çalıştığını, yoksulluk nafakasının hukuki dayanağının bulunmadığını belirterek aylık 200 TL olan yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.Davalı vekili beyanında; asgari ücretle çalışan kişilere de yoksulluk nafakası verilebileceğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.TMK.176/3.maddesinde yoksulluğun ortadan kalkması halinde mahkeme kararıyla nafakanın kaldırılacağı, 176/4.maddesinde ise tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde irad biçiminde ödenmesine karar verilen nafakanın artırılması ya da azaltılmasına karar verilebileceği düzenlenmiştir. Anılan maddede yoksulluğun hukuksal kavramı tanımlanmamış ise de; Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 07.10.1998 tarih ve 2-656 E. - 688 K.sayılı kararında yeme, giyinme, barınma, sağlık, ulaşım, kültür gibi bireyin maddi varlığını geliştirmek için zorunlu ve gerekli görülen harcamaları karşılayacak düzeyde geliri olmayanların yoksul kabul edileceği belirtilmiştir. Hemen belirtmek gerekir ki; Hukuk Genel Kurulunun yerleşik kararlarında; “Asgari ücretle çalışılmakta bulunulması” yoksulluk nafakası bağlanmasını imkansız kılan bir olgu olarak kabul edilmediği gibi, yoksulluğu ortadan kaldıracak bir gelir seviyesi olarak da kabul edilmemektedir. ( HGK 07.10.1998 gün 1998/2-656 E.-688 K, HGK 28.02.2007 gün ve 2007/3-84 E. 95 K.sayılı kararları)
Somut olayda davalı lehine aylık 200 TL yoksulluk nafakası bağlanmıştır. Günümüz ekonomik koşullarına göre davalının aldığı nafaka ile geçinmesi mümkün değildir, işe girip çalışması zorunluluk arzetmektedir. Taraflar arasındaki boşanma davasına ait dosyadan da; kadının o dönemde de çalıştığı, SGK kaydı bulunduğu, davacı tanığının beyanından özel bir hastanede çalıştığının anlaşıldığı, boşanma kararı ile birlikte takdir edilen aylık 200 TL yoksulluk nafakası yönünden de kararın temyiz edildiği, kararın onanarak kesinleştiği anlaşılmaktadır. TMK. 176/4.maddesi anlamında da davalının mali durumunda bir değişiklik olmamıştır; boşanma sürecinde de çalışan davalı çalışmaya devam etmektedir.Mahkemece; davalının mali durumunun değişmediğini, yoksulluğunun devam ettiği dikkate alınarak yoksulluk nafakasının kaldırılmasına ilişkin davanın reddine karar verilmesi gerekir iken davanın kabulü yönünden hüküm tesisi doğru görülmemiş, kararın bozulması gerekmiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 17.12.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.