17. Hukuk Dairesi 2015/1127 E. , 2015/9792 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Ankara 21. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 11/09/2014
NUMARASI : 2013/286-2014/473
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili, davalı ..... Sigorta A.Ş. vekili ve davalı S.K. (Şirin) tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-KARAR-
Davacı vekili, davalıların ..."si, işleteni ve sürücüsü oldukları aracın çarpması sonucu müvekkilinin yaralanarak daimi maluliyete uğradığını ve 14 ay boyunca çalışamadığını belirterek 1.000 TL maaşını alamadığı 1/3"lük kısmı, 2.000 TL işten çıkarılma nedeniyle uğradığı zarar, 6.000 TL isteğe bağlı erken emeklilik için ödediği primler ve geç emekli olması nedeniyle uğradığı 5.000 TL mahrum kalınan zarar olmak üzere toplam 15.000 TL maddi tazminat ile 15.000 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı sigorta şirketi vekili cevap dilekçesinde, müvekkilinin sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında ve poliçe limitleri dahilinde sorumlu olduğunu ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
Davalı Hikmet vekili, kusur oranını kabul etmediklerini, talep edilen tazminatların fahiş olduğunu ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
Davalı S.. Ş.. K.ise aracın işleteni olmadığını ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yeniden yapılan yargılama sonucuna göre; davanın kısmen kabulü ile 821,39 TL tedavi gideri, 665,02 TL işten çıkarılma nedeniyle mahrum kalınan gelirin, 498,75 TL isteğe bağlı sigortalılık nedeniyle ödenen primin, 3.708,19 TL geç emekli olunması nedeniyle mahrum kalınan kazanç kaybının kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tüm davalılardan,
15.000 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılar H.. G.. ve S.. Ş.. Karadağ"dan müteselsilen alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili, davalı .....Sigorta A.Ş. vekili ve davalı S. K. (Şirin) tarafından temyiz edilmiştir.
1-Mahkeme hükmü davalı ....Sigorta A.Ş. vekiline 25.11.2014 tarihinde tebliğ edilmiş, temyiz dilekçesi, H.U.M.K.nun 432.maddesinde öngörülen 15 günlük yasal süre geçirildikten sonra 11.12.2014 tarihinde temyiz defterine kaydedilmiş, harcı da aynı gün yatırılmıştır. Süresinden sonra yapılan temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 01.06.1990 gün ve 3/4 Sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca, Yargıtayca da bu yolda karar verilebileceğinden, süresinden sonra yapılan temyiz isteminin reddi gerekmiştir.
2-Davacılar vekili ise temyize cevap dilekçesinde hükme ilişkin itirazlarını da ileri sürmüş ise de, sözkonusu dilekçe temyiz defterine kaydedilmemiş olduğu gibi, harcının da yatırılmadığı anlaşıldığından, davacılar temyiz isteminin bu nedenle reddi gerekmektedir.
3-Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre, davalı S.. Ş.."in yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı .... Sigorta A.Ş. vekilinin, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz isteminin reddine, (3) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı S.. Ş.."in temyiz isteminin reddi ile hükmün ONANMASINA, aşağıda dökümü yazılı 1.060,16 TL kalan onama harcının temyiz eden davalı S.. Ş.."den alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı .... Sigorta A.Ş"ne geri verilmesine 29.9.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.