
Esas No: 2017/28000
Karar No: 2017/28000
Karar Tarihi: 18/7/2019
Anayasa Mahkemesinin bu kararı bireysel başvuru kararı olup kişisel veri içerme ihtimali bulunmaktadır. Her ne kadar yayınlamakta yasal bir sakınca bulunmasa da bunun kişilere zarar verme ihtimali karşısında bu kararı yayınlamıyoruz.
TÜRKİYE CUMHURİYETİ |
ANAYASA MAHKEMESİ |
|
|
BİRİNCİ BÖLÜM |
|
KARAR |
|
AHMET SEVİM BAŞVURUSU |
(Başvuru Numarası: 2017/28000) |
|
Karar Tarihi:18/7/2019 |
|
BİRİNCİ BÖLÜM |
|
KARAR |
|
Başkan |
: |
Hasan Tahsin
GÖKCAN |
Üyeler |
: |
Serdar
ÖZGÜLDÜR |
|
|
Hicabi DURSUN |
|
|
Kadir ÖZKAYA |
|
|
Yusuf Şevki
HAKYEMEZ |
Raportör |
: |
Cafiye Ece YALIM |
Başvurucu |
: |
Ahmet SEVİM |
Vekili |
: |
Av. Recep
HACIEYÜPOĞLU |
I. BAŞVURUNUN KONUSU
1. Başvuru, tutuklama tedbirinin hukuki olmaması nedeniyle kişi
hürriyeti ve güvenliği hakkının; yargılamanın makul sürede sonuçlandırılmaması
nedeniyle adil yargılanma hakkının ihlal edildiği iddialarına ilişkindir.
II. BAŞVURU SÜRECİ
2. Başvuru 12/6/2017 tarihinde yapılmıştır.
3. Başvuru, başvuru formu ve eklerinin idari yönden yapılan ön
incelemesinden sonra Komisyona sunulmuştur.
4. Komisyonca başvurunun kabul edilebilirlik incelemesinin Bölüm
tarafından yapılmasına karar verilmiştir.
5. Bölüm Başkanı tarafından başvurunun kabul edilebilirlik ve
esas incelemesinin birlikte yapılmasına karar verilmiştir.
III. OLAY VE OLGULAR
6. Başvuru formu ve eklerinde ifade edildiği şekliyle ilgili
olaylar özetle şöyledir:
7. Başvurucu hakkında hırsızlık suçunu işlediği iddiasıyla
Hendek Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından adli soruşturma başlatılmıştır.
8. Yapılan adli soruşturma kapsamında bir gün gözaltında kalan
başvurucu Sulh Ceza Mahkemesince 19/10/2003 tarihinde tutuklanmıştır.
9. Hendek Cumhuriyet Başsavcılığının 21/10/2003 tarihli
iddianamesi ile başvurucunun hırsızlık suçundan cezalandırılması talebiyle kamu
davası açılmıştır.
10. Hendek Asliye Ceza Mahkemesince (Mahkeme) yapılan yargılama
sırasında başvurucunun tutukluluk hâli değerlendirilerek 12/1/2004 tarihinde
tahliyesine karar verilmiştir.
11. Mahkemenin 12/9/2007 tarihli kararı ile başvurucunun atılı
suçtan 1 yıl 10 ay 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına hükmedilmiştir.
Yargıtay 22. Ceza Dairesinin 4/4/2016 tarihli kararı ile hüküm bozulmuştur.
12. Bozma kararına uyularak devam edilen yargılama sonunda
Mahkemenin 11/5/2017 tarihli kararı ile başvurucu hakkında beraat kararı
verilmiştir. Hüküm temyiz edilmeksizin kesinleşmiştir.
IV. İNCELEME VE GEREKÇE
13. Mahkemenin 18/7/2019 tarihinde yapmış olduğu toplantıda
başvuru incelenip gereği düşünüldü:
A. Kişi Hürriyeti ve
Güvenliği Hakkının İhlal Edildiğine İlişkin İddia
1. Başvurucunun İddiaları
14. Başvurucu, tutuklamanın hukuka aykırı olduğunu belirterek
kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlal edildiğini ileri sürmüştür.
2. Değerlendirme
15. Anayasa Mahkemesi 23/9/2012 tarihinden sonra kesinleşen
nihai işlem ve kararlar aleyhine yapılacak bireysel başvuruları inceler.
Dolayısıyla Anayasa Mahkemesinin zaman bakımından yetkisi ancak bu tarihten
sonra kesinleşen nihai işlem ve kararlar aleyhine yapılan bireysel başvurularla
sınırlıdır. Kamu düzenine ilişkin bu düzenleme karşısında anılan tarihten önce
kesinleşmiş nihai işlem ve kararları da içerecek şekilde yetki kapsamının
genişletilmesi mümkün değildir (G.S., B.
No: 2012/832, 12/2/2013, § 14).
16. Başvurucu 19/10/2003 tarihinde tutuklanmış, 12/1/2004
tarihinde tahliye edilmiştir.
17. Bu itibarla başvurucunun mezkûr şikâyetine konu sürecin
Anayasa Mahkemesinin zaman bakımından yetkisinin başladığı 23/9/2012 tarihinden
önce gerçekleştiği ve sona erdiği anlaşıldığından başvurunun bu kısmının zaman bakımından yetkisizlik nedeniyle
kabul edilemez olduğuna karar verilmesi gerekir.
B. Adil Yargılanma
Hakkının İhlal Edildiğine İlişkin İddia
1. Başvurucunun İddiaları
18. Başvurucu, yargılamanın makul sürede sonuçlandırılmadığını
belirterek adil yargılanma hakkının ihlal edildiğini ileri sürmüştür.
2. Değerlendirme
19. Bireysel başvuru sonrasında, 31/7/2018 tarihli ve 30495
sayılı Resmî Gazete"de yayımlanan 25/7/2018 tarihli
ve 7145 sayılı Kanun"un 20. maddesiyle 9/1/2013 tarihli ve 6384 sayılı Avrupa
İnsan Hakları Mahkemesine Yapılmış Bazı Başvuruların Tazminat Ödenmek Suretiyle
Çözümüne Dair Kanun"a geçici madde eklenmiştir.
20. 6384 sayılı Kanun"a eklenen geçici maddeye göre
yargılamaların uzun sürmesi ve yargı kararlarının geç veya eksik icra edilmesi
ya da icra edilmemesi şikâyetiyle Anayasa Mahkemesine yapılan ve bu maddenin
yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla Anayasa Mahkemesi önünde derdest olan bireysel
başvuruların başvuru yollarının tüketilmemesi nedeniyle verilen kabul
edilemezlik kararının tebliğinden itibaren üç ay içinde yapılacak müracaat
üzerine Adalet Bakanlığı İnsan Hakları Tazminat Komisyonu Başkanlığı (Komisyon)
tarafından incelenmesi öngörülmüştür.
21. Anayasa Mahkemesi Ferat Yüksel (B. No: 2014/13828, 12/9/2018, §§ 26-36) kararında
yargılamaların makul sürede sonuçlandırılmadığı ya da yargı kararlarının geç
veya eksik icra edildiği ya da hiç icra edilmediği iddiasıyla 31/7/2018
tarihinden önce gerçekleştirilen bireysel başvurulara ilişkin olarak Adalet
Bakanlığı İnsan Hakları Tazminat Komisyonuna (Tazminat Komisyonu) başvuru
imkânının getirilmesine ilişkin yolu ulaşılabilir olma, başarı şansı sunma ve
yeterli giderim sağlama kapasitesinin bulunup bulunmadığı yönlerinden
inceleyerek bu yolun etkililiğini tartışmıştır.
22. Ferat Yüksel kararında özetle anılan başvuru
yolunun kişileri mali külfet altına sokmaması ve başvuruda kolaylık sağlaması
nedenleriyle ulaşılabilir olduğu, düzenleniş şekli itibarıyla ihlal iddialarına
makul bir başarı şansı sunma kapasitesinden mahrum olmadığı ve tazminat
ödenmesine imkân tanıması ve/veya bu mümkün olmadığında başka türlü telafi
olanakları sunması nedenleriyle potansiyel olarak yeterli giderim sağlama imkânına
sahip olduğu hususunda değerlendirmelerde bulunulmuştur (Ferat Yüksel, §§ 27-36). Bu gerekçeler doğrultusunda Anayasa
Mahkemesi, ilk bakışta ulaşılabilir olan ve ihlal iddialarıyla ilgili başarı
şansı sunma ve yeterli giderim sağlama kapasitesi olduğu görülen Tazminat
Komisyonuna başvuru yolu tüketilmeden yapılan başvurunun incelenmesinin
bireysel başvurunun ikincil niteliği ile bağdaşmayacağı sonucuna vararak
başvuru yollarının tüketilmemiş olması nedeniyle kabul edilemezlik kararı
vermiştir (Ferat Yüksel, §§ 35, 36).
23. Somut başvuru yönünden de söz konusu karardan ayrılmayı
gerektiren bir durum bulunmamaktadır.
24. Açıklanan gerekçelerle başvurunun bu kısmının diğer kabul
edilebilirlik koşulları yönünden incelenmeksizin başvuru yollarının tüketilmemesi nedeniyle kabul edilemez
olduğuna karar verilmesi gerekir.
V. HÜKÜM
Açıklanan gerekçelerle;
A. 1. Kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlal edildiğine
ilişkin iddianın zaman bakımından
yetkisizlik nedeniyle KABUL EDİLEMEZ OLDUĞUNA,
2. Adil yargılanma hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddianın başvuru yollarının tüketilmemesi nedeniyle
KABUL EDİLEMEZ OLDUĞUNA,
B. Yargılama giderlerinin başvurucu üzerinde BIRAKILMASINA
18/7/2019 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.