17. Hukuk Dairesi 2015/10006 E. , 2015/9977 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Kars 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 09/05/2013
NUMARASI : 2012/42-2013/241
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili, davacı Ş.. K.."un işleteni,davalı şirkete kasko sigortası ile sigortalanmış aracın trafik kazasında pert olduğunu ve araç içinde yolcu olan davacının iki kızının da vefat ettiğini, araç kasko bedelinin 36.400,00 TL olduğunu, davalı tarafça 32.500,00 TL bedelde mutabık kalınmasına rağmen 22.500,00 TL hasar ödemesi yapıldığını belirterek 13.900,00 TL araç bedeli ve 10.000,00 TL ferdi kaza sigorta bedelinin temerrüt tarihinden işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili,rehin kaydı bulunduğundan dava açma ehliyeti bulunmadığını,araç üzerinde rehin ve haciz kayıtları bulunduğundan sovtaj değeri düşülerek rehinli alacaklıya ödeme yapıldığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna dayanılarak; davanın kısmen kabulü ile 12.500,00TL pert bedeli ve ve 5.000,00 TL olan ferdi kaza sigorta bedelinden iki kişi olması sebebi ile 10.000,00 TL ölüm tazminatının dava tarihinden işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1- Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere,dain mürtehin tarafından verilen 02.06.2015 tarihli muvafakatnameye ve kararın dayandığı geciktirici sebeplere göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir.
2-Dava, kasko sigorta sözleşmesi kapsamında ödenmeyen hasar bedeli ve ferdi kaza koltuk bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
Kasko sigortası poliçesi genel şartlarının 3.3.1.2.1 maddesi hükmü uyarınca "onarım masrafları, sigortalı taşıtın rizikonun gerçekleştiği tarihteki değerini aşar yada taşıt onarım kabul etmez ise taşıt tam hasara uğramış sayılır. Bu durumda değeri tamamen ödenen araç ve aksamı talep ettiği takdirde sigortacının malı olur".
Somut olayda, davacı aracı, davalı sigorta şirketine kasko sigorta poliçesi ile sigortalı iken 05.11.2011 tarihinde meydana gelen kazada hasarlanmış, taraflar arasında düzenlenen mutabakatname ve taahhütname tazminat makbuzu gereğince 32.500.-TL rayiç bedelde mutabık kalınmış, davalı sigortacı tarafından bildirilen hesaba 22.500,00 TL yatırılmıştır.
Davacı sigortalı, davalı sigorta şirketine verdiği 09.01.2012 tarihli tam hasar işlemleri taahhütnamesi ile aracının ağır şekilde hasarlanması nedeniyle 32.500,00.-TL üzerinden ağır hasarlı olarak işlem görmesini, aracın sovtajını alacak kişiye noterlikçe kesin satışını yapacağını, yapmadığı taktirde sorumluluğun tarafına ait olacağını, araç satışı sırasında haciz dolayısıyla satışa engel bir durum (ihtiyati tedbir, ihtiyati haciz, rehin vs.) oluşur ise sovtaj bedelini iade edeceğini, trafikten çekme belgeli ruhsat istenmesine karşılık hurda bedeli ruhsat gönderilmesi durumunda sovtaj gelirinden dolayı sigorta şirketinin uğrayacağı maddi zararı iade edeceğini beyan, kabul ve taahhüt etmiştir ve noter kanalı ile kesin satış için vekaletname vermiştir. Araca bu tarihten önce ve sonra konulmuş olan takyidatlar nedeni ile davalı taraf satışı yapamamıştır. Davacı vekili, aracın davalı şirketçe alındığını trafikten çekilip hurdasının satıldığını beyan etmiş, davalı vekili ise, vekaletname verildikten sonra ve önce bulunan rehin, haciz gibi takyidatlar nedeni ile satış devir gibi tasarruf yetkisi kullanılamayacağından araç hurdasının davacı tarafa bırakılarak sovtaj değeri düşülerek işlem yapıldığını belirterek, araç hurdasının davacı uhdesine ya da rehin hakkı sahibine bırakılmasını talep etmiştir. Öte yandan yukarıdaki açıklamalar ışığında aracın fiilen kimin uhdesinde bulunduğu araştırılmadan makine mühendisinden alınan raporda kaza tarihi itibari ile araç değerinin 35.000,00 TL, hurda bedelinin 10.000,00 TL olduğu belirtilme-
sine rağmen mahkemece aracın değeri 35.000,00 TL kabul edilmiş ve aracın vekaletname ile devredilmesine rağmen 22.500,00 TL ödendiğini belirterek 12.500,00 TL hurda bedeline hükmedilmiştir.
Hasarlı aracın resmi satış işlemi yapılamadığından hasarlı araç davacı sigortalının uhdesinde mi kaldığı yoksa davacıda mı bulunduğu kuşkuya yer vermeyecek biçimde tespit edildikten sonra araç hasarı konusunda uzman bilirkişiden tüm dosya kapsamına göre kasko sigortalı aracın, olay tarihi itibariyle sovtaj değerinin tesbiti, davacının sigortalıya yaptığı ödeme de değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu biçimde hüküm konulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile verilen hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 01.10.2015 gününde oybirliği ile karar verildi.