Abaküs Yazılım
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/35
Karar No: 2019/84
Karar Tarihi: 24.01.2019

BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi 2019/35 Esas 2019/84 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davacı vekilinin ihtiyati haciz talebi, davalı borçlu ile yapılmış olan \"borç kabul ve ödeme taahhüdü\" başlıklı sözleşme ile desteklenmiştir. Ancak yerel mahkeme, talebi reddetmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi ise, delillerin incelenmesi sonucu, ihtiyati haciz talebiyle ilgili kararın doğru olmadığına hükmetmiştir. İcra ve İflâs Kanunu'nun 257. maddesi uyarınca, ihtiyati haciz, rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı tarafından yapılabilmektedir. Ayrıca, ihtiyati haciz koşullarının oluştuğunun yaklaşık ispatı ölçüsünde ispatlanması durumunda, ihtiyati haciz kararı verilebileceği İİK’nun 258’nci maddesinde düzenlenmiştir. Bu nedenle, mahkemece delillerin incelenmesi sonucu, ihtiyati haciz talebinin doğru olduğuna karar verilmiştir. İİK’nun 257 ve 258’nci maddeleri ihlal edildiği için, yerel mahkeme ara kararının kaldırılması kararı alınarak dosyanın yeniden incelenmesine karar verilmiştir. Kanun maddeleri açıklamalı olarak detaylı bir şekilde eklenmelidir.


T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/35
KARAR NO : 2019/84
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 05/10/2018 (istinaf incelemesine konu ara karar)
NUMARASI : 2018/270 Esas, (derdest)
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
TALEP KONUSU: İhtiyati haciz
KARAR TARİHİ : 24/01/2019
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı davacı vekilince süresinde istinaf yoluna başvurulmuş olup, duruşmasız olarak dosya üzerinde yapılan inceleme ve istinaf talepleriyle sınırlı olarak yapılan değerlendirme sonunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
Taraflar arasında görülmekte olan itirazın iptali davasında, davacı vekili 03/10/2018 tarihli dilekçesinde; "davalı tarafça davaya cevap verilmediği gibi, dilekçemiz ekinde ibraz ettiğimiz üzere, davalı borçlu ile "borç kabul ve ödeme taahhüdü" başlıklı yeni bir sözleşme akdedilmiş, davalı taraf işbu sözleşme ile borcunu tartışmasız bir şekilde kabul etmiştir. Davalı tarafın 23.05.2018 tarihinde imzaladığı sözleşmedeki hükümlerini yerine getirmemesi ve bugüne kadar herhangi bir ödeme yapmaması sebebi ile; yeniden ve bu kerre borçlunun borç kabul ve ödeme taahhüdü sözleşmesi nazara alınarak ihtiyati haciz talebimizin kabulüne, davalı yanın menkul, gayrimenkulleri ile 3. Şahıslardaki hak ve alacaklarının haczi için ihtiyati haciz kararı tesisine karar verilmesini" karar verilmesini talep etmiştir.Bu dilekçeye ekli "borç kabul ve ödeme taahhüdü" başlıklı belgenin incelenmesinde, her iki tarafın imza ve kaşelerinin bulunduğu, dayanak icra dosyasının belirtilerek borçlu tarafın 200.000,00-TL borcu olduğunu kabul ettiği görülmüştür.Davacı tarafın ihtiyati haciz talebi üzerine, yerel mahkeme istinaf incelemesine konu ara kararında talebin reddine karar vermiştir.Davacı vekili bu ara kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurmuştur.İcra ve İflâs Kanunu'nun (İİK’nun) 257’nci maddesinin 1’nci fıkrası uyarınca “Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklariyle diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir.” Bu hükme göre, bir para alacağının vadesinin gelmesi hâlinde alacaklı ihtiyati haciz talebinde bulunabilecektir. İİK'nun 258’nci maddenin 1’nci fıkrası uyarınca, “…Alacaklı alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek deliller göstermeğe mecburdur….” Bu hükme göre, ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için yaklaşık ispat yeterli olup, kesin bir ispat aranmamakta ise de özellikle hukukî bir işlem söz konusu olduğunda, alacağın varlığının ve muaccel olduğunun yazılı bir belgeye veya belgeler zincirine dayanması tercih edilmesi gereken bir seçenektir.Ayrıca, yukarıda açıklandığı üzere, ihtiyati haciz koşullarının oluştuğunun yaklaşık ispat ölçüsünde ispatlanması hâlinde ihtiyati haciz kararı verilebileceği İİK’nun 258’nci maddesinde düzenlenmiştir.Bu durumda mahkemece yapılacak iş, özellikle İİK’nun 257 ve 258’nci maddeleri gözetilip, ibraz edilen delillere göre alacağın varlığı ve muaccel olduğu konusunda kanaat edinilmesi hâlinde ihtiyati haciz isteminin kabul edilmesi, aksi hâlde istemin reddine karar verilmesinden ibarettir.Bu itibarla; davacı vekilinin ihtiyati haciz talebine dair 03/10/2018 tarihli dilekçesine ekli "borç kabul ve ödeme taahhüdü" başlıklı belge ile alacağın yaklaşık olarak ispatının kabulünün gerekeceği, belgenin içeriği de dikkate alınarak talep tarihi itibariyle yaklaşık olarak ispat ve talep edilebilecek miktarla sınırlı uygun bir teminatla ihtiyati haciz kararı verilmesi gerekirken, ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmesi doğru olmamış, bu nedenle yerel mahkeme ara kararının kaldırılarak mahal mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE,
2-İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 05/10/2018 tarih, 2018/270 Esas sayılı ara kararının KALDIRILMASINA,
3-Dosyanın Dairemiz kararına uygun şekilde inceleme yapılarak yeniden bir karar verilmek üzere yerel mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
4-Davacı tarafından yatırılan istinaf karar harcının istek halinde kendisine iadesine,
5-Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,
6-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından vekâlet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda KESİN olmak üzere 24/01/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.







Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi